Kültür ve Turizm Bakanı Topçu Açıklaması

Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu, "Bölücü terörle mücadelemiz var. Devlet hiçbir dönemde olmadığı kadar kararlı. Yılanın beli kırıldı. Başı ayrı, kuyruğu ayrı hareket ediyor. Başıyla kuyruğunu ezmek için de 1 Kasım'da siyasi istikrar gerekiyor" dedi.

Topçu, Yerli Düşünce Derneği tarafından Karabük'te bir restoranda düzenlenen "Terör ve İstikrar" konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin her 10 yılda bir süngülerle ve tüfeklerle meşgul edildiğini söyledi.

Bölücü terörün 33 yıldır ülkenin başına musallat edildiğini anlatan Topçu, " Çanakkale'de dedelerimiz, Kürt'ü, Türkmen'i, Çerkez'i, Arap'ı, Alevi'si ve Sünni'siyle onları geldikleri yere gönderdi. Şimdi ikinci bir Çanakkale, bu da siyasetin Çanakkalesi. Ben bu seçimleri onun için 'siyasetin istiklal savaşı' diye adlandırıyorum" diye konuştu.

Bakan Topçu, her şeyden evvel ülkenin bir vatandaşı olduğunu, bundan dolayı da ülkeyle alakalı kaygı, dert ve sevda taşıdığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Onun için 1 Kasım seçimleri siyaseten İstiklal Savaşı'nın aynısıdır. Dedelerimiz o gün Çanakkale'de bunlara karşı bunu yapmışlar. Şimdi sıra onların torunlarında. Onlar da inşallah 7 Haziran'dan itibaren siyaseten Çanakkale'de olanların oyunlarını görüyor, gördü. Türkiye'yi nasıl bir siyasi istikrarsızlığa mahkum ettiklerini gördü. İnşallah şimdi önümüzdeki seçimlerde bu istiklal savaşını kazanacak. Bölücü terörle mücadelemiz var. Devlet hiçbir dönemde olmadığı kadar kararlı. Yılanın beli kırıldı. Başı ayrı, kuyruğu ayrı hareket ediyor. Başıyla kuyruğunu ezmek için de 1 Kasım'da siyasi istikrar gerekiyor. Siyasi istikrar çıktığı zaman bu terörün kökünün inşallah tekne kazır gibi nasıl kazınacağını hep birlikte görürüz."

"Vatan-millet meselesi"

Çözüm Süreci'ne değinen Topçu, "Devletin tepesinden tırnağına bir kararlılık var. Yılan ininde vurularak beli kırıldı. Bu işin adı 'siyaset' değil 'vatan-millet' meselesidir. Dün dedelerimiz Çanakkale'de topa tüfeğe karşı yapmışlar, bugün de siyasi projelere karşı yapacağız" ifadelerini kullandı.

"Ülkeyi bir maceraya sürüklemenin anlamı var mı?" diye soran Topçu, şöyle devam etti:

"Kulağı zaten yeterince çektiniz. Hatta çekmekle kalmadınız, kopardınız. Kulağı yerine takalım inşallah. Siyasi istikrara fırsat verelim, ondan sonra denetimi ve eleştirimizi yine yapalım. Yanlış yaptıkları zaman yine yakalarına yapışalım. Siyasetçiyi de fazla boş bırakmaya gelmez, enselerinde olalım. Ülkemiz, bu dar ateş çemberinden geçmesi için etrafımızda bir ameliyat yapılırken, siyasi istikrara her zamankinden daha çok muhtaç. Eksiği de gediği de eleştirilecek yerleri de olsa tek başına bir iktidarın Türkiye'nin hayrına olduğuna inanıyor ve bunun için elimden gelen her şeyi yapıyorum."

Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu

Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla verilen resepsiyona da değinen Topçu, şunları kaydetti:

"Biz bundan evvel çok resepsiyonlara katıldık. Sakın içki kullananlar bu lafımdan alınmasın. Benim onlarla falan bir problemim yok. Ben inançlarım gereği onun haram olduğuyla ilgili problemim var. Biz Cumhuriyet Bayramı resepsiyonlarında oraya katılanların yarısından çoğunun sarhoş çıktığını da biliyoruz. Bizim her birimizin sülalesinin bir ucu mescitte, bir ucu meyhanede... Allah hepimizi iyi etsin. Bir vakadan bahsediyorum. Şimdi cumhurun evinde dinimiz, devletimiz, milletimiz, geleneğimiz, göreneğimiz, tarihimiz her rengi ve çeşidiyle bir ve beraber."

Konferansa AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, bazı kurum müdürleri, sivil toplum örgütü temsilcileri, iş adamları ve çok sayıda vatandaş katıldı.