KEİPA'ın 36'ıncı Genel Kurulu Trabzon´da Yapıldı

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenterler Asamblesi (KEİPA) 36'ıncı Genel Kurul Toplantısı Trabzon'da başladı.

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Karadeniz Ekonomik İşbirliği'nin (KEİ) her şeyden önce bir barış projesi olduğuna ifade ederek, "Önyargılar ve husumet de en az güvenlik sorunları kadar dünyamızı tehdit etmektedir. Husumetin tahripkar rüzgarı dünyanın bir çok bölgesinde hala esmeye devam etmektedir. Bu rüzgar dünyada sözde bir medeniyetler çatışması bulunduğuna dair senaryoları da güçlendirmektedir. Son yıllarda sıkça rastladığımız bu iddialar, özellikle İslam dini ile Batı dünyasının değerleri arasında derin ve bağdaşmaz farklar bulunduğu şeklindeki ön yargılardan beslenmektedir. Çoğunluğu Müslüman olan bir nüfusu sahip, çağdaş, demokratik laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti medeniyetler çatışmasını savunanlara en güzel yanıtı vermektedir" dedi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise, "Eski anlayışları bir kenara bırakarak komşuluk ilişkilerimizde yeni sayfalar açmak için yoğun çaba gösterdik. Bunun bir kısım meyvelerinin ortaya çıkması bizi gelecek adına daha da teşvik etmektedir" diye konuştu.

Zorlu Grand Otel'deki toplantıya KEİPA Dönem Başkanı ve TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, dönem başkanlığını devralacak olan Ukrayna Meclis Başkanı Volodymyr Lytvyn, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile KEİPA üyesi ülkelerin parlamento heyetleri katıldı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve KEİPA Dönem Başkanı Yunanistan Dışişleri Bakanı'nın mesajlarının okunmasının ardından KEİPA Dönem Başkanı ve TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin açılış konuşmasını yaptı. Şahin, Karadeniz'in kültürleri ve medeniyetleri buluşturup harmanlayan bir bölge olduğunu vurgulayarak, "Trabzon da bu bölgenin kimliğini en güzel şekilde temsil eden illerimizin başında gelmektedir. Son 20 yılda küreselleşme ve bilgi iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişim sayesinde toplumlar daha da yakınlaştı. Uluslararası ve bölgesel işbirliği daha da önem kazandı. Bu çerçevede Karadeniz bölgesinde de barış, istikrar, ekonomik kalkınma ve demokrasinin temel ilkelerini paylaştıran ülkelerimiz 18 yıl önce Karadeniz Ekonomik İşbirliği'ni kurdular. İş dünyası, bankacılık ve akademik çalışmalar gibi çeşitli işbirliği alanlarında somut tasarılar uygulayan bir örgüte sahip olmak hepimiz için özel bir kıvanç kaynağıdır. KEİ her şeyden önce barış projesidir. Ekonomik işbirliği ve karşılıklı etkileşimin bölgesel barış ve istikrara ne denli katkı yapacağını izaha gerek görmüyorum. Kurulduğu günden bu yana KEİ ve KEİPA bu işlevi başarıyla üstlendi. İkili bölgesel ve çok taraflı işbirliğinin her alanda sağlam bir zemine kavuşturulması ülkelerin birbirlerini doğru şekilde tanıyıp yakınlaşmasına bağlıdır. Kültürlerin doğru şekilde anlaşılması anahtar rol oynamaktadır" dedi. Şahin sözlerini şöyle sürdürdü:

'TÜRKİYE EN GÜZEL ÖRNEK'

"Genel kurulun teması, bölgesel ve uluslararası işbirliğinin temeli, kültürler ve medeniyetler arası diyalogda parlamentoların rolü olarak belirlenmiştir. Önyargılar ve husumet de en az güvenlik sorunları kadar dünyamızı tehdit etmektedir. Tarihte bir çok üzücü dönem ve olay, bu tehlikeli potansiyelin günü geldiğinde en zararlı silahtan daha yıkıcı olabileceğinin örnekleriyle doludur. Husumetin tahripkar rüzgarı dünyanın bir çok bölgesinde hala esmeye devam etmektedir. Bu rüzgar, dünyada sözde bir medeniyetler çatışması bulunduğuna dair senaryoları da güçlendirmektedir. Son yıllarda sıkça rastladığımız bu iddialar, özellikle İslam dini ile Batı dünyasının değerleri arasında derin ve bağdaşmaz farklar bulunduğu şeklindeki ön yargılardan beslenmektedir. Çoğunluğu Müslüman olan bir nüfusu sahip, çağdaş, demokratik laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti medeniyetler çatışmasını savunanlara en güzel yanıtı vermektedir. Bu coğrafyadan geçen onlarca medeniyetin ektiği bir arada yaşama tohumları, başta Trabzon olmak üzere ülkemizin her köşesinde tüm canlılığıyla yaşamaktadır. Başta Hıristiyan alemi açısından büyük önem taşıyan Sumela Manastırı olmak üzere çeşitli kiliseleri, inanç ve kültür merkezlerini barındıran Trabzon, ülkemizin en eşsiz barış ve kültür merkezlerinden biridir. Özelikle 15 Ağustos'ta Sümela'da yapılan ayinle bu coğrafyadan tüm dünyaya çok anlamlı barış ve hoşgörü mesajı verildi. Türkiye dini inanç ve kültür temelinde insanlar arasında kategorik farklılıklar gözetilmesine ve böylece husumet tohumları ekilmesine şiddetle karşıdır."

Kültürler ve dinler arası diyalog konusunun Türk dış politikasının başlıca unsurları arasında yer aldığını da vurgulayan Mehmet Ali Şahin, "Türkiye ve İspanya tarafından 2005'te başlatılan ve Birleşmiş Milletler tarafından da desteklenen medeniyet ittifakının dostlar grubundaki üye sayısı 120'yi aştı. İttifak böylece BM'den sonra en fazla üyeye sahip oluşum haline geldi. Ülkelerin ve insanların aslında işbirliği ve uyum ortamını çatışma ve gerginliklere tercih ettiğinin yeni bir göstergesidir. Günümüz dünyasında karşı karşıya bulunduğumuz sorunlar dikkate alındığında, parlamentoların da asıl işlevleri olan yasama işlevinin ötesine geçmesi zaruret olmuştur. Parlamentoların küresel barış ve güvenliği ilgilendiren konulara ilgi göstermesi kaçınılmazdır. KEİ'nin başarısı ancak bölge halklarıyla bütünleştiği ve sokaktaki insanlarımızca da bilinir hale geldiği, onların sorunlarına çözümler ürettiği ölçüde artacaktır. Parlamentolarımız arasında gerçekleşen ziyaretlerde, ev sahibi ülke vatandaşlarıyla doğrudan temaslarda bulunulmasıyla ilgili etkinlikler de programlara dahil edilebilir. Bu çalışmanın seçilmiş temsilcilerle yaptığımız temasları bir adım daha ileri taşıyacağına inanıyorum" dedi.

Türkiye'den dönem başkanlığını devralacak olan Ukrayna Meclis Başkanı Volodymyr Lytvyn ise, KEİ'nin 20 yıldır etkinliğini ispat ettiğini belirterek, "Karadeniz, ülkeleri birleştiriyor, ayırmıyor. Karadeniz çevre otoyolu, ekolojik çalışmalar bizim için çok önemli. KEİPA çok sağlam bir temel üzerine kuruldu" diye konuştu.

ARINÇ:'KOMŞULUK İLİŞKİLERİMİZDEKİ GELİŞMELER UMUT VERİCİ

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise, Karadeniz Bölgesi'ne büyük önem verdiklerini ifade ederek, "Bu, komşularımızla sıfır problem politikasının bir yansımasıdır. Bu politikanın gerekleriyle KEİPA'nın kuruluş amaçlarının yüzde yüz uyuştuğunu söyleyebilirim. Bu politikamız çerçevesinde komşularımızla geliştirdiğimiz ilişkiler zannediyorum dikkatinizden kaçmamıştır. Eski anlayışları bir kenara bırakarak komşuluk ilişkilerimizde yeni sayfalar açmak için yoğun çaba gösterdik. Bunun bir kısım meyvelerinin ortaya çıkması bizi gelecek adına daha da teşvik etmektedir. Rusya Federasyonu ve Ukrayna ile son dönemdeki gelişmeler umut vericidir. Rusya ile vizelerin karşılıklı olarak kaldırılmasını tarihi bir adım olarak değerlendiriyorum. Bunun yanında Sırbistan ve Arnavutluk'la vizelerin karşılıklı olarak kaldırılmasına karar verilmiştir. Önümüzdeki dönemde KEİPA üyesi diğer ülkelerde de vizelerin kalktığına umarım şahit olacağız. Böylece insanların serbestçe dolaşacağı büyük bir alana sahip olacağız. KEİ'nin kurucu ülkelerinden Yunanistan'la ilişkilerimiz memnuniyet verici seviyeye ulaşmıştır. Yunanistan Schengen'e dahil olduğu için Türk vatandaşlarına vize muafiyeti getirememiştir. Ancak buna karşı günübirlik ziyaretlerde ve belli türdeki pasaportlara vize kolaylığı getirilmiştir. Yakın komşumuz Ermenistan'la sorunlarımızın çözülmesi ve ilişkilerin normalleşmesi konusunda yapılan çalışmalar sürmektedir. Bu sorunun da çözülmesi ve tüm Kafkaslara barış ve istikrarın gelmesi için kararlılığımızın devam ettiğini belirtmek isterim" dedi. Arınç sözlerini şöyle sürdürdü: "Bölgesel işbirliğinin genişlemesi için ülkeler arasındaki güven duygusunun gelişmesi ilk şarttır. KEİ çerçevesinde gerçekleştirdiğimiz işbirliği yeterli düzeyde değil. KEİ ve KEİPA'nın bölgede daha etkin olabilmesi için yapmamız gereken bir çok faaliyet var. AB ile ilişkiler önem arz etmektedir. AB tecrübesinden bölge olarak istifade edeceğimiz önemli noktalar bulunmaktadır. AB'nin Karadeniz bölgesine ilişkin yaklaşımlarında yapıcı bir tutum sergileyerek bölgenin kendi dinamikleri içinde gelişmesine katkı sağlayacağını umut ediyorum. Karadeniz bölgesinin dünya dengeleri arasında önemli bir yeri olduğunu burada geliştirdiğimiz işbirliğinin dünya barış ve istikrarına önemli katkılarda bulunacağını belirtmek isterim."

KEİPA Türk Grubu Başkanı AKP Trabzon Milletvekili Kemalettin Göktaş'ın konuşmasının ardından toplantıya katılan tüm ülkelerin temsilcileri aile fotoğrafında bir araya geldi. Toplantının öğleden sonraki bölümü basına kapalı olarak devam edecek.