2014 İnsani Gelişme Raporu Tanıtım Programı

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, "Türkiye önümüzdeki şanslı bir döneme giriyor. 2015 ile 2019 arası hiçbir seçim yok. Siyasi olarak reformlara yoğunlaşma anlamında uygun bir dönem olduğunu rahatlıkla ifade edebilirim" dedi.

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfında (TEPAV), "İnsani İlerlemeyi Sürdürmek: Kırılganlıkları Azaltmak ve Dayanıklılık Oluşturmak" başlıklı 2014 İnsani Gelişme Raporu, Kalkınma Bakanı Yılmaz ile Birleşmiş Milletler Türkiye Mukim Koordinatörü ve UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Kamal Malhotra'nın katılımıyla TEPAV'da tanıtıldı.

Türkiye bir taraftan istikrarını devam ettirirken, bir taraftan da reform iradesini güçlü bir şekilde ortaya koyduğunu belirten Bakan Yılmaz, şunları aktardı:

"Hükümet programımıza baktığımız zaman 10. Planda yer alan 25 dönüşüm programının ismen sıralandığını görebilirsiniz. Bu bence çok önemli bir siyasi sahiplenmedir. 10. Planda 25 tane kritik reform alanı belirlemiştik. Bütün bu reform alanları hükümet programımızın ekonomi bölümünde ifade edilmiş durumdadır. Türkiye bir taraftan istikrarını devam ettirirken, bir taraftan da reform iradesini güçlü bir şekilde ortaya koymaktadır. Bir taraftan küresel krizin etkileri devam ediyor ama bunlar artık bir şekilde daha hafifleyecek diye düşünüyoruz. Bir taraftan da bölgemizde son dönemde yaşanan çalkantıların nispi olarak azalacağını ön görebiliriz. Türkiye biraz daha olumlu bir uluslararası kondüktör de bu yapısal reformlarını gerçekleştirecek. Bunu sadece başlık olarak da bırakmayacağız. Hükümet programında açıkça ifade edildiği gibi her bir alanla ilgili eylem planlarını şuan da belirli bir noktaya getirmiş durumdayız. Bu eylem planlarımızı en son çalışmalarla olgunlaştırarak kamuoyu ile paylaşacağız. Türkiye önümüzdeki şanslı bir döneme giriyor. 2015 ile 2019 arası hiçbir seçim yok. Siyasi olarak reformlara yoğunlaşma anlamında uygun bir dönem olduğunu rahatlıkla ifade edebilirim."

İkinci bir atılımın döneminin başlayacağını ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti:

"İlk 12 yılda birinci atılımı gerçekleştirdik. İkinci bir atılım dönemi gerçekleştireceğiz. Bu kavram bile tek başına yapısal dönüşüme verilen önemi değişim iradesinin devam ettiğini gösteriyor. Orta vadeli program hazırlıklarımız başlamış durumdadır. Teknik bazda çalışmalarımız devam ediyor. Bir taraftan bunu bakanlar düzeyinde zaman zaman ele alıp konuşuyoruz. Üç temel mesele gündeme geliyor. Bir tanesi makroekonomik rakamlarımızın güncellenmesidir. İkincisi hazırlayacağımız bütçenin çerçevesini oluşturmuş oluyoruz. Bütçe 17 Ekim'de meclisimize gidecek. Bütçenin politika çerçevesini, makroekonomik çerçevesini orta vadeli program dokümanımızda çizmiş oluyoruz. Üçüncü boyuta alınması gereken bir tedbir varsa, atılması gereken yeni bir adım varsa onun da çerçevesini ortaya koymuş oluyoruz. Makroekonomik rakamlarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Her sene olduğu gibi bu yılda belli revizyonlar mutlaka olacaktır."

Hükümet olarak 12 yılda 2,2 trilyon dolar yatırım gerçekleştirdiklerini belirten Yılmaz, şunları kaydetti:

"Yüksek gelir düzeyine 13-14 bin dolar 10'uncu plan çerçevesinde ortaya koyduğumuz bir hedeftir. 2018 yılına kadar olan bir dönemdir. Bir taraftan da 2013 hedeflerimiz var. Daha üst noktalara çıkmak istiyoruz. Sadece bu eşiği geçmek yetmez. En alttan yüksek gruba adım atmış olacağız. Kalıcı hale gelmek istiyorsak 2023 çerçevesinde 20-25 bin dolarları yakalamak zorundayız. Yatırımlar konusunda hükümet programında yer verdik. Geçtiğimiz 12 yılda 450 milyar dolar civarında kamu yatırımı yaptık. 1.8 trilyon dolar civarında da özel yatırım yaptık. Topladığınızda 2.2 trilyon dolara aşan bir yatırım gerçekleştirdik. Kamu açısından baktığımızda 5 yıl içerisinde 250 milyar dolar normal kaynaklardan 100 milyar doları da kamu özel iş bilirliği modeliyle 350 milyar dolar civarında kamu yatırımı ön görüyoruz."

Bakan Yılmaz, yatırım alanlarını şu şekilde sıraladı:

"Kamu olarak baktığımızda ulaştırma başta geliyor. Ulaştırma yüzde 35-40 civarında bir paya sahiptir. Bunları tarım sektöründeki yatırımlar devam edecektir. Eğitim ve sağlık yatırımları geliyor. Beşinci sırada üniversitelere yapacağımız yatırımlar geliyor."

Türkiye'nin daha fazla tasarrufa ihtiyacı olduğunu söyleyen Yılmaz, "Tasarruf oranları bizde yüzde 13'ün biraz üzerindedir. Bizim daha yüksek tasarruf oranlarına ulaşmamız gerekiyor. Tasarruf demek yatırım demektir. Dış tasarrufları azaltmamız gerekiyor. İçeri de tasarruflarımızı yükseltmemiz gerekiyor" dedi.

Yoksulluğun sadece parasal bir hadise olmadığını belirten Yılmaz, "Çok boyutlu yoksulluk sadece parasal bir hadise değildir. Sosyal boyutları olan daha çok ölçütle hesaplanması gereken bir husustur. TUİK bunun içeriğini tam şekillendirebilmiş değil. Uluslararası kuruluşlarla buna çalışıyor. Teknik çalışmalar devam ediyor. Bu teknik çalışmalar bittiğinde detayları paylaşırsak daha sağlıklı olur" şeklinde konuştu. - ANKARA