ATO heyetinden Portekiz çıkarması

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, eylül ayında gerçekleştirecekleri "2'nci Uluslararası Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi"ne yönelik hazırlıklar kapsamında Portekiz'de temaslarda bulunduklarını belirterek, "Zirveye uluslararası düzeyde katılımın sağlanması için yoğun çalışma içindeyiz." ifadesini kullandı.

Baran, yazılı açıklamasında, 19-21 Eylül'de düzenlenecek "2'nci Uluslararası Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi" ile ilgili çalışmalarda bulunmak üzere, beraberindeki heyetle Portekiz'in başkenti Lizbon'a gittiklerini bildirdi. Burada, Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü (WIPO) ve Portekiz Sınai Mülkiyet Hakları Enstitüsü tarafından düzenlenen "Dünya Çapında Coğrafi İşaretli Ürünler Sempozyumu"na katılarak, bir dizi temasta bulunduklarını aktaran Baran, coğrafi işaretli ürünler konusunda önde gelen kurum ve kuruluşların temsilcilerine, 2'nci Uluslararası Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi hakkında bilgi verdiklerini belirtti.

Zirveye uluslararası düzeyde ilgi ve katılımın başkentin ekonomik ve ticari hayatına olumlu yansıyacağını vurgulayan Baran, şunları kaydetti:

"Ankara'yı, Anadolu'nun coğrafi işaretli ürünlerinin dünyaya açılan kapısı haline getirmek için çalışıyoruz. Zirveye uluslararası düzeyde katılımın sağlanması için yoğun çalışma içindeyiz. Portekiz'de, coğrafi işaretli ürünlerle ilgili dünyanın önde gelen kurum ve kuruluşlarıyla çok verimli görüşmelerimiz oldu. Farklı ülkelerden sempozyuma gelen katılımcıları eylül ayındaki zirve için Ankara'ya davet ettik."

" Türkiye, pastadan hak ettiği payı almalı"

Baran, dünyadaki 200 milyar dolarlık coğrafi işaretli ürün pazarından Türkiye ve özellikle başkentin hak ettiği payı alması için çalıştıklarının altını çizerek, "Bu pastadan 600'ün üzerinde tescilli coğrafi işaretli ürünü bulunan Fransa 18 milyar dolar, 500'ün üzerinde tescilli coğrafi işaretli ürünü bulunan İtalya ise 12 milyar dolarlık pay alıyor. Türkiye de 2 bin 500'ün üzerinde coğrafi işaret tescili alabilecek ürün potansiyeliyle bu pastadan hak ettiği payı almalıdır." değerlendirmesinde bulundu.