Dsp Genel Başkanı Türker'den "Oecd Yaptırımları Gelebilir" Uyarısı

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Başkanı Nail Sanlı, yeni Türk Ticaret Kanunu bir reform gibi gördüklerini belirterek, "Ancak Türk Ticaret Kanunu'nu değiştiren 6335 sayılı yasa bir takım bazı kesimlerin talepleri ve itirazları üzerine ele alınırken Yeni Türk Ticaret Kanunu merkezinden oynatıldı ve amacından biraz uzaklaştırıldı" dedi DSP Genel Başkanı Masum Türker OECD bünyesinde çalışan terörle mücadele komitesinde tespit edilmiş 23 ülke olduğunu belirterek, bu grup içinde yer alan Türkiye'nin terör sorunu nedeniyle örgüt içinde bazı olumsuzluklarla karşılaşabileceğini bildirdi.

Sakarya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO) hizmet binası DSP Genel Başkanı Masum Türker, TÜRMOB Genel Başkanı Nail Sanlı, Sakarya SMMMO İl Başkanı Selahattin Çakırsoy ve çok sayıda bürokratın katılımıyla açıldı.

Açılışta konuşan, kendisi de bir Yeminli Mali Müşavir olan DSP Genel Başkanı Türker, OECD bünyesinde terör sorunu yaşayan ülkelerin yaptırımların hedefi olabildiklerini belirtti. Türker, "Türkiye de OECD üyesi olan bir ülke. Bu ülkelerden ikisiyle ilişkileri askıya aldılar. 1'inci ülke Kuzey Kore'ydi, 2'nci ülke ise İran, 3'üncü sırada Türkiye var. Diğer iki ülke askıya alındığı için Türkiye ilk sıraya yükseldi. Türkiye'nin askıya alınması ne demektir biliyor musunuz? Yaptığınız hiçbir ithalatınızın muadil banka görmeyecek, yaptığınız ihracatın bedeli bankalar sistemiyle gelmeyecek" dedi.

Denetim sisteminin kurulmasının, bir ülkenin dünyaya karşı kafa tutmasının en büyük silahı olduğunu söyleyen Türker, "Kurulmakta olan denetim düzeni eğer ulusal kimliğini kaybederse Başbakan'ın başındaki ikinci bela, derecelendirme kuruluşları, yanı sıra uluslararası olarak kabul edilmiş olan denetçilerdir. Türkiye'nin gelişmesini istemezlerse derhal Türkiye'deki denetimsizlikten dolayı OECD'deki sıralamayı dikkate alacaklardır ve bu nedenle derhal bu denetim olgusunun devreye girmesi gerekir" ifadelerini kullandı. Bu konuları uyarı mahiyetiyle dile getirdiğini ve art niyet aranmaması gerektiğini söyleyen Türker, "Tüm bunları niye söylüyorum; damdan düşen, damdan düşenin halinden anlar. Biliyorsunuz ki biz 2001, 2002 yılında iktidarken damdan düştük. Damdan nasıl düşürüldüğümüzü çok iyi biliyoruz ve bu damdan düşürülmenin faturasının ülkeye nasıl çıkarıldığını iyi biliyoruz. O nedenle Allah bizi tekrar damdan düşmekten korusun" dedi.

-TÜRMOB BAŞKANI SANLI: YENİ TİCARET KANUNU AMACINDAN UZAKLAŞTIRILDI-

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Başkanı Nail Sanlı ise yeni Türk Ticaret Kanunu bir reform gibi gördüklerini belirterek, "Ancak Türk Ticaret Kanunu'nu değiştiren 6335 sayılı yasa bir takım bazı kesimlerin talepleri ve itirazları üzerine ele alınırken Yeni Türk Ticaret Kanunu merkezinden oynatıldı ve amacından biraz uzaklaştırıldı" dedi. TBMM'nin 6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu ile önemli bir reform gerçekleştirdiğini söyleyen Sanlı, "Yeni Türk Ticaret Kanunu gerçekten reform niteliğinde gördük. Ancak Türk Ticaret Kanunu'nu değiştiren 6335 sayılı yasa bir takım bazı kesimlerin talepleri ve itirazları üzerine ele alınırken Yeni Türk Ticaret Kanunu merkezinden oynatıldı ve amacından biraz uzaklaştırıldı" ifadelerini kullandı. Özellikle Türk Ticaret Kanunu'ndaki Bağımsız Denetim boyutunun kuşa döndüğünü iddia eden Sanlı, "Yok denebilecek bir boyuta getirildi. Halbuki Türkiye'de 800 bin şirketin denetimini öngören bir mantık ve felsefe vardı. Bugün geldiğimiz boyutu ortada. Türk Ticaret Kanunu bir an önce ana felsefesine, dönecek şekilde tekrar hazırlanmalı. Umarız önümüzdeki süreçte o yok edilen unsurlar yeniden düzenlenerek Türk Ticaret Kanunu içerisinde yer alır" dedi.

-"EĞİTİM VEREN KURUMLARDAN BİRİNİN TÜRMOB OLMASINI İSTİYORUZ"-

660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kurulan Kamu Gözetimi Muhasebe Denetim Standartları Kurulu'nun faaliyetlerine işaret eden Sanlı, Kamu Gözetim Uygulamalarının bir dünya uygulaması olduğunu, kurulun oluşturulma sürecine sahip çıktıklarını kaydetti.

Kamu Gözetim Kurumunun her şeyden önce iki tane kurumu öne çıkarttığını anlatan Sanlı, "'Bir tanesi bu KHK ile kurulacak olan Kamu Gözetimi Muhasebe Denetim Standartları Kurumunun kendisi, ikincisi ise Kamu Gözetim Kurumu'nun faaliyetlerine neden olacak ve faaliyetlerini teşkil edecek denetim mekanizmasını hayata geçirecek denetçilerin birliği olan TÜRMOB'tur dedik' dedik. Konuya böylece sahip çıktık ama gelinen nokta ortada. TÜRMOB Denetim Eğitimlerinin özellikle geçici maddelerin uygulanma sürecinde değerlendirmesini ve kabul edilmesini istiyoruz. Eğitim veren kurumlardan bir tanesinin de TÜRMOB olmasını istiyoruz" dedi. Ayrıca sicil, tescil, staj, sınav, sürekli eğitim ve özellikle disiplin konularında dünya örneklerinde kamu gözetim kurumlarının bu yetkilerini hep meslek örgütlerine devrettiğini anlatan Sanlı, bu konuda yetki devri değil işbirliği istediklerini vurguladı.

-"BAŞBAKANA AÇIK MEKTUP YAZDIK"-

Yılbaşı öncesi bütün taleplerine rağmen Bağımsız Denetim Yönetmeliği'nin Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğine işaret eden Sanlı, Başbakana bu işin düzeltilmesi için bir açık mektup yazdıklarını ve bunun 5 tane ulusal gazetede yayımlandığını kaydetti. Sanlı, "Hükümetten bu konuya müdahil olmasını ve düzeltmesini istiyoruz. Çünkü sorunumuz siyasi bir sorundan ziyade bürokratik bir sorundur. bürokrasi ile mücadele ediyoruz. Sesimizi duyuramıyoruz, derdiğimiz anlatamıyoruz, muhatap bulamıyoruz. Derdimiz bu kadar çık ve nettir, siyaset ile bir sorun değildir. Derdimiz mesleki bir sorundur" diye konuştu.

Sakarya SMMMO İl Başkanı Selahattin Çakırsoy, "Odamız ülkenin ve Sakarya'nın sorunları için aktif çalışmaktadır. Odamız tüm ülkede her türlü teknik ve mekanik olarak yayılmıştır. Durmuyoruz; her an kanun ve nizamlara uygun çalışıyoruz. Meslek örgütünün çalışmaları süratli ilerliyor. Odamızın inşaatına 2010 yılında başladık. O gün temelini attık ve bugünlere geldik" dedi. - Ankara