Ekonomi Beklenmedik Gelişmelere Dayanır

Türkiye ekonomisinin artık beklenmedik gelişmeler olması durumunda bu gelişmeleri aşacak güçte ve dirençte olduğunu belirten Başbakan Tayyip Erdoğan, "Güvenliğimiz, güçlü bir ekonomi için var. Bundan kimsenin endişesi olmasın, aynı şekilde güçlü ekonomi de güvenliğimiz için var. Ne birinden, ne de diğerinden vazgeçmeyiz, geçemeyiz" dedi.

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ekonomisinin, beklenmedik gelişmeler olması durumunda bu gelişmeleri aşacak güçte ve dirençte olduğunu belirterek, "Bizatihi bizim bugün sahip olduğumuz güçlü ekonomik yapı, bizim aynı zamanda siyasi gücümüzdür, diplomatik gücümüzdür. Gerektiğinde bu gücü kullanmaktan da asla tereddüt etmeyeceğimiz bilinmelidir. Gereği neyse yaparız, bundan asla çekinmeyiz" dedi. Erdoğan, "Güvenliğimiz, güçlü bir ekonomi için var. Bundan kimsenin endişesi olmasın, aynı şekilde güçlü ekonomi de güvenliğimiz için var. Ne birinden, ne de diğerinden vazgeçmeyiz, geçemeyiz" dedi.

GÖĞÜS KABARTAN TABLO: Erdoğan, 10. Dış Ticaret Haftası’nın açılışı dolayısıyla düzenlenen törende yaptığı konuşmada dış ticaret konusunda Türkiye’nin göğüs kabartacak bir tablo ile karşı karşıya olduğunu dile getirerek, ticaret haftasının birincisi düzenlendiğinde Türkiye’nin toplam dış ticaret hacminin 73 milyar dolar seviyesinde olduğunu, bugün ise 225 milyar dolara ulaşıldığını kaydetti. İhracatta 100 milyar doların aşılması hedefini koyduklarını ve buna ulaşıldığını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

2023’TE 500 MİLYAR DOLAR: "2002 yılında 36 milyar dolardan aldığımız ihracatı bugün 100 milyar dolara taşımış bulunuyoruz ve şimdi diyoruz ki, ’inşallah amacımız, 2023 yılında Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümünde 500 milyar dolar seviyesinde bir ihracat rakamına ulaşmış olmaktır. Bugün Türkiye’de hemen her alanda elde ettiğimiz çarpıcı başarılar, birbirinden bağımsız olarak gerçekleşen gelişmeler değildir. Bugün eğer ihracatta 100 milyar dolar seviyesini aştıysak, dış ticaret hacminde 225 milyar doları yakaladıysak, 500 milyar dolar gibi iddialı ancak ulaşılabilir bir hedefi önümüze koyduysak bu, ülkemizdeki diğer sevindirici gelişmelerin etkisiyle, aynı zamanda da onları etkileyerek olmuştur. Türkiye son dönemde iddialı, kararlı, ayakları yere sağlam basan bir büyüme sürecine girmiştir."

DUVAR ÖRMEDİK, YIKTIK: İzlenen aktif dış politikanın da bu manzaranın oluşmasına önemli katkı sağladığını belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Düşman üreten değil dost kazanan, etrafına duvarlar ören değil duvarları yıkan, çatışan değil doğru yolda uzlaşan bir politikanın sonucudur bu manzara. Zaman zaman ’Başbakan çok geziyor, Başbakan uçaktan inmiyor’ diyenler, önce bu rakamlara bir bakacaklar. Başbakan da gezecek, bakanları da gezecek ama turistik seyahat için değil, üretmek için. Ülkemize girişimciyi getirmek için. Eğer biz Ankara’da oturup kalsaydık, bırakın İran’la, Rusya’yla, Yunanistan’la ilişkiyi, yanı başımızdaki Çankırı’yla, Eskişehir’le, Konya’yla bile ilişki kuramazdık. Bu iletişimi kuracak, diyalog ortamını sağlayacaksınız ki hem ticari ilişkileriniz gelişsin, hem de yatırımlarınız gelişsin. Öyle, ’Türkiye bölgenin büyük ekonomisi olacak, güçlü devleti olacak’ demekle bu olmuyor. Bu sözün, bu hedefin gereğini yerine getirmek, koşmakla, çabayla, gayretle mümkün."

Tüzmen: İhracat 2008’de 120 milyar doları geçer

DEVLET Bakanı Kürşad Tüzmen, 2008 yılında ihracat 117 milyar dolar, ithalat da 182 milyar dolar olmak üzere dış ticaret hacminin 300 milyar dolar düzeyinde tahmin edildiğini belirtirken, "İhracat hedefinin aşılacağına güvenim tamdır. Kanaatimce 2008 yılı ihracatı 120 milyar doları geçecektir" dedi. Tüzmen, Türkiye’nin dış ticaret hacminin milli gelirinden daha hızlı arttığını, yabancı sermaye hareketlerinin milli gelir içindeki payının ise çok daha hızlı büyüdüğünü anlattı. Türkiye’nin küresel üretim ağına entegre olmuş bir ekonomi olduğunu vurgulayan Tüzmen, Türkiye’nin en çok yatırım çeken 16’ncı ülke, gelişmekte olan ülkeler arasında da Çin ve Rusya’dan sonra 3’üncü ülke konumuna yükseldiğini kaydetti. Tüzmen, bu durumun cari açık kaynaklı krizler açısından ekonominin dayanıklılığını artırıcı bir özellik olduğunu dile getirdi.

Satıcı: Barışın olmadığı yerden ticareti de çekelim

TÜRKİYE İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, son dönemde yaşanan terör olaylarına dikkati çekerek, "madem bölgede barışı ortadan kaldırmaya yönelik bir girişim var, biz de barışın olmadığı yerde ticareti bölgeden çekeriz" dedi. Atatürk’ün "yurtta sulh cihanda sulh" sözlerini hatırlatan Satıcı, uygarlığın temelinin barış olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin de barış içinde yaşamak istediğini kaydetti. Satıcı, "İhracat ordusu barışın yeniden tesisi için, ülkesi için, elinden her geleni yapmaya hazırdır" dedi.