Giresun Ana Arısı En İyiler Arasına Girmeyi Hedefliyor

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :

- Giresun arı ekotipi

-Arı yetiştiricililerinin görüntüsü

-Giresun Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kubilay Elevli'nin açıklaması

-Arı kovanlarından detay Giresun ana arısı en iyiler arasına girmeyi hedefliyor

Giresun Arı Yetiştiricileri Birliği tarafından sürdürülen proje ile Doğu Karadeniz'in iklimine son derece uygun, Kafkas ana arısı özelliklerine yakın Giresun ana arısının, Türkiye ve dünyanın en iyi ekotiplerinden birisi olması hedefleniyor

Giresun Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Elevli:

"Bulunduğu iklime kolay adapte olan, yüksek verim sağlayan ve uysal olan barındıran Giresun arı ekotipi, birçok bölgesel ırka göre üstün özelliklere sahip"

ATAKAN ÇITLAK - Giresun Arı Yetiştiricileri Birliği tarafından sürdürülen proje ile Doğu Karadeniz'in iklimine son derece uygun, Kafkas ana arısı özelliklerine yakın Giresun ana arısının, Türkiye ve dünyanın en iyi ekotiplerinden birisi olması hedefleniyor.

Birlik tarafından 2006 yılında ODTÜ ile ortak başlatılan ve halen Karadeniz Teknik Üniversitesi, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi ve Ordu Arı Araştırma Enstitüsü ile ortak sürdürülen projede, Giresun ana arısının genetik yapısı ve morfolojik özellikleri araştırılıyor.

Giresun Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kubilay Elevli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küresel ısınmaya bağlı olarak yağış dengesizliğinin etkili olduğu Giresun ve yöresinde, özellikle bal rekoltesinde ciddi kayıpların söz konusu olduğunu söyledi.

Dünyanın birçok bölgesinde yağışa rağmen bal üretiminin sorunsuz devam ettiğine dikkati çeken Elevli, yöre yetiştiricisinin geleneksel yöntemler uygulaması ve arıların hasada güçsüz girmesi nedeniyle kötü hava koşullarında istenilen düzeyde verim alınamadığını kaydetti.

Giresun ekotipi doğa ve iklime dayanıklı

Elevli, Doğu Karadeniz'de yağışlı havalarda bal üretimi yapılması için yerli arı ırkının geliştirilmesini sağlama adına ODTÜ ile 2006 yılında ortak çalışma başlattıklarını dile getirerek, "Geleneksel modeli değiştirme şansımız pek olmayınca biz de arı ekotipini nasıl geliştiririz konusu üzerinde durmaya başladık. ODTÜ ile ortak bir proje başlattık. Giresun'un değişik bölgelerinden aldığımız ana ve işçi arı numunelerini incelemeye aldık. Arıların genetik yapısı ile morfolojik özelikleri dediğimiz işte kovan içi temizliği, oğula verme, hastalıklarla mücadele yöntemi gibi konularda araştırmalarımız sürüyor." dedi.

Karadeniz Teknik Üniversitesi, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi ve Ordu Arı Araştırma Enstitüsü ile ortak projenin devam ettiğini kaydeden Elevli, bugüne kadar süren araştırmalar sonucu Giresun arı ekotipinin, bulunduğu iklime kolay adapte olduğunun, yüksek verim sağladığının ve uysal olduğunun tespit edildiğini aktardı.

Ortaya çıkan ilk sonuçların Giresun arısının, Kafkas arısına çok yakın özelliklere sahip olduğunu kanıtladığını belirten Elevli, "Hatta bazı özellikleri bakımından üstün de diyebiliriz. Giresun arı ekotipi, yine bölgesel birçok arıya göre de üstün özelliklere sahip." diye konuştu.

Giresun'daki arı kolonileri ana arılarla ıslah edilecek

Projede özellikle Giresun ana arısı üzerinde durduklarını, arı kolonilerini genetik yapısını korudukları ana arılarla ıslah etmeyi hedeflediklerini söyleyen Elevli, şöyle konuştu:

"Bölge arıcılığının gelişimi yerli arılara, yani yerli ekotiplere bağlıdır. Projemizin en önemli noktalarından birisi de il genelinde bulunan tüm arı kolonilerinin, yöresel ana arılarımızla ıslah edilmesi. Üyelerimize ana arı yetiştiriciliği ve kendi gen kaynaklarını oluşturmaları için yoğun eğitimler, destekler sağlıyoruz. Bugüne kadar da yaptığımız çalışmalarla önemli mesafeler aldık. Birçok üyemiz kendi ana arılarını üretiyor. Şimdi hedefimiz ana arı sayısını artırarak tüm kolonileri ıslah etmek."

Ana arı yetiştiriciliğinin dünyada çiftçilere önemli gelir kaynağı olduğunu, Giresun'da da ana yetiştiriciliğini teşvik ederek üreticilere ekonomik kazanç sağlamak istediklerini aktaran Elevli, "Giresun'da 100-150 bin koloni bulunmakta. 150 bin koloninin her yıl değişim gösterdiğini düşünürsek ortalama 70 bin ana arıya ihtiyacımız var. Birçok arıcımız kendi anasını yetiştiriyor. Biz 70 binin en az yarısının üreticimizin kendileri tarafından üretimi bilimsel olarak yetiştirilmesini istiyoruz, bu yönde de desteklerimiz sürüyor. Ana arı yetiştiriciliği de çok ciddi gelir kaynağı." değerlendirmesinde bulundu.