Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Ülke menfaatleri neyi gerektiriyor, teknik veriler neyi ifade ediyorsa eminim ki Merkez Bankası o çerçevede kendi kararlarını verecektir" dedi.
Bakan Şimşek, CNBC-e'de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın enflasyona ilişkin açıklamalarının sorulması üzerine Şimşek, kendisinin prensip olarak Merkez Bankası kararlarını yorumlamadığını söyledi.
Merkez Bankası'nın kredibilitesi ve bağımsızlığının Türkiye için büyük önem taşıdığını vurgulayan Şimşek, kredibilitesinin güçlü olmasının, Türkiye'nin itibarının güçlü olması anlamına geldiğini kaydetti. Şimşek, itibarı yüksek bir Merkez Bankası'nın alacağı kararların etkinliğinin de çok daha güçlü olacağını ifade etti.
Türkiye'de bir tarafta liradaki değer kaybı ve gıda fiyatları eksenli bir enflasyon artışı olduğunu belirten Şimşek, diğer bir taraftan da iç talepteki yavaşlama ve Türkiye'nin potansiyelinin altında büyümesi nedeniyle çok ciddi bir atıl kapasitenin ortaya çıktığını ifade etti.
Şimşek, bu duruma "çıktı açığı" dendiğini kaydederek, Türkiye'de bu açığın büyüdüğünü dile getirdi. Şimşek, bu durumun enflasyonun düşeceği anlamına geldiğini vurguladı.
Enflasyonun kalıcı yönünün önümüzdeki aylardan itibaren aşağı döneceğini dile getiren Şimşek, "İşin özü bu konuda Merkez Bankası'nın aldığı kararlara hepimizin saygı gösterip itibarını güçlü tutmamız ve Türkiye'nin bu tür şoklardan en az tahribatla çıkmasını sağlamamız gerekiyor. Ülke menfaatleri neyi gerektiriyor, teknik veriler neyi ifade ediyorsa eminim ki Merkez Bankası da o çerçevede kendi kararlarını verecektir" diye konuştu.
"Büyümeyi dengelememiz lazım" -
Bakan Şimşek, iç talepteki yavaşlama devam etmesi durumunda sektörel bazda ilave teşviklerin gündeme gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine de maliye politikasında manevra alanının bulunduğunu söyledi.
Maliye politikası kanalıyla büyümeyi rahat bir şekilde destekleyebileceklerini belirten Şimşek, Türkiye'nin bütçe açığı ve kamu borç stokunun milli gelire oranı anlamında iyi bir karneye sahip olduğuna işaret etti.
Şimşek, bu noktada ellerini bağlayan durumun cari açık olduğu vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Ekonomiyi canlandıralım dediğiniz zaman aslında tüketimi canlandıralım diyorsunuz. Tüketim de önemli ölçüde ithalat boyutu olan bir husus, bu da cari açığa yansıyor. Bu nedenle Türkiye, cari açık problemini kalıcı bir şekilde daha yönetilebilir seviyelere çekene kadar daha mütevazi bir iç taleple bu işi götürmesi gerekiyor. Geçen sene aldığımız makro ihtiyati tedbirlerin hedefi de buydu.
Bizim büyümeyi biraz dengelememiz lazım. Türkiye genelde iç talep eksenli büyür. Net ihracat büyümeyi aşağı çeken bir faktördür. Biz bir miktar net ihracat bir miktar da iç talep büyümeye katkıda bulunsun diyoruz. Daha dengeli büyüyelim, daha sürdürülebilir bir cari açık olsun diyoruz."
Bakan Şimşek, iç talebi daha kontrollü götürecek bir yaklaşım içinde olduklarını belirterek, bu tedbirlerin etkili olduğunu dile getirdi.
"Kötümser tahminleri destekleyecek bir veri yok" -
Şimşek, Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) Türkiye ile ilgili büyüme beklentisini aşağı yönlü revize etmesi üzerine IMF'nin geçmiş tahminlerinin gerçekleşme oranına bakıldığında, fonun bu noktada zayıf bir performans gösterdiğinin ortaya çıkacağını söyledi.
Bu yılın ilk çeyreğine ilişkin kendisinin de kaygı duymuş olduğunu ifade eden Şimşek, gelen verilerin ilk çeyrekteki büyümenin öngörülenden daha güçlü olduğunu gösterdiğini belirtti.
Şimşek, aldıkları tedbirlerin maksadı aşması durumunda, oturup ince ayarlar yapabileceklerini kaydederek, henüz böyle bir durum olmadığını söyledi. İç talepte bir azalma değil daha ılımlı bir büyüme öngördüklerini söyleyen Şimşek, "Yılın ilk 2 ayındaki sanayi üretimi çok güçlü. Bizim de öngördüğümüzden daha iyi. Dolayısıyla bu türden kötümser tahminleri destekleyecek henüz bir veri yok. Ama biz gelişmeleri yakından takip etmeyi sürdürüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
"Enflasyonda hedefler doğru saptanmalı" -
Şimşek, enflasyona ilişkin öngörüsüne ilişkin olarak ise mümkün olduğunca gerçekçi varsayımlar ile hedeflerle gitmeleri gerektiğini kaydetti.
Enflasyonun sürekli biçimde hedeflenenin üzerinde çıkmasının kredibilite kaybı oluşturduğunun altını çizen Şimşek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye'de mikro düzeyde hala fiyatta katılıklar söz konusu. Yeterince rekabet, verimlilik yok bunların yanı sıra da kayıtdışılık var. Bunu ancak reformlarla aşarız. Bu konuda sürekli iyileştirmeler yapıyoruz. Enflasyonun Türkiye'de tek hanelere inmiş olması muazzam bir başarı. Unutmayalım 80'li yıllarda ortalama yüzde 60'ın üzerinde, 90'lı yıllarda ise ortalama yüzde 80'in üzerinde bir enflasyondan bahsediyorduk.
Ancak bizim esas olarak yapmamız gereken enflasyonu düşük tek haneye indirmek. Yani yüzde 1-3 gibi en azından 5'in altına indirmemiz gerekiyor. Bu hem mikro düzeyde reformlar gerektiriyor hem de hedeflerin doğru saptanması ve ekonomideki aktörlerin buna göre hesabını yapması gerekiyor. Ama geldiğimiz noktayı da küçümsememiz lazım."
- Ankara
Son Dakika › Ekonomi › Maliye Bakanı Şimşek Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?