2015 Yılı Bütçesi Genel Kurul'da

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam,  "Hükümet ve bakanlık olarak bu konudaki tedbirler yüzde 100 netice verinceye kadar 'kadına yönelik şiddet' adı verilen bu insanlık suçuyla mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.

İslam, TBMM Genel Kurul'da, Dışişleri Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile bağlı kuruluşların 2015 yılı bütçelerinin görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, bakanlık olarak toplumun tüm kesimlerini hak temelli hizmet anlayışıyla, her türlü ihmal, istismar ve dışlanmadan korumaya, muhtaçlıklarını ve mağduriyetlerini gidermeye çalıştıklarını söyledi.

Son 13 yılda çıkarılan kanunlarla, Türkiye'nin sosyal devlet niteliğini takdir edilen bir düzeye ulaştırdıklarını belirten İslam, bakanlığın kapsayıcı ve tematik sosyal yardım programlarına genel olarak bakıldığında, yine son 13 yılda rekor seviyede bir artışa imza atıldığının görüleceğini kaydetti.

Kamunun sosyal yardım ve hizmet harcamalarının 2014 yıl sonu itibarıyla 26 milyar 561 milyon liraya ulaşmasının beklendiğini ifade eden İslam, böylece 2002'de gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı yüzde 0,5 olan sosyal yardım ve hizmet niteliğindeki transferlerin, 2014 yıl sonu itibarıyla yüzde 1,51'e çıkmasının sağlanacağını kaydetti.

İslam, Kalkınma Bakanlığıyla iş birliği içinde "İnsani Gelişmeye Geçiş Stratejisi" adı altında Türkiye'nin ilk ulusal yoksullukla mücadele strateji belgesi hazırlıklarının tamamlanmaya çalışıldığını bildirdi.

Sosyal yardım alanını topyekün düzenleyen bir temel sosyal yardım kanunu hazırlandığını ifade eden İslam, bu düzenlemeyle, sosyal yardım türleri, yardımlardan yararlanma kriterleri, finansman kaynakları, denetim usulleri ve sosyal yardım teşkilatının yeniden düzenleneceğini söyledi.

Hane muhtaçlığının tespitinde ve makro anlamda yoksullukla mücadele politikalarının belirlenmesinde, hanelerin ölçülemeyen sosyal verilerinin ve yaşadıkları bölgeye has özelliklerinin dikkate alınması gerektiğini vurgulayan İslam, bu çerçevede, hazırlıkları süren sosyal yardım karar destek sistemini gelecek dönemde hayata geçirmeyi planladıklarını belirtti.

Arz odaklı hizmet sunumunun yoksullukla mücadelede de temel yaklaşımları olduğunu ifade eden İslam, "Hanelerin yoksulluk durumlarının iyileştirilmesinden öte, proaktif bir yaklaşımla sosyal risklerinin tespit edilerek ilgili kurumlar tarafından müdahale edilebilmesinin ve sonuçlarının takip edilebilmesinin sağlanması için vaka yönlendirme sistemini hayata geçiriyoruz" dedi.

İslam, toplumun, ailelerin ve bireylerin mağduriyet ve sorunlarını tespit etmek, sosyal riskleri belirlemek, önleyici tedbirleri almak ve arz odaklı bir hizmet sunumuyla, vatandaşlara ulaşmak amacıyla planlanan Aile Sosyal Destek Programı'nın hazırlık çalışmalarının büyük ölçüde tamamlandığını kaydetti.

Bakan İslam, Aile Sosyal Destek Programı'nın Bakanlığın hizmet sunum anlayışının bel kemiğini oluşturduğunu vurguladı.

Madde kullanımı sorununa büyük bir hassasiyetle eğiliyoruz"

Son yıllarda madde kullanım sorununun herkesi üzen boyutlara ulaştığını belirten İslam, soruna büyük bir hassasiyetle eğildiklerini söyledi. İslam, bu sorunun, birçok kurumun ve medya başta olmak üzere özel sektör ve STK'lerin sorumlu ve duyarlı olmaları gereken bir mahiyet arz ettiğini, bakanlık olarak kendilerininde tüm imkanlarıyla uyuşturucu madde kullanımıyla mücadelede yer aldıklarını söyledi.

İslam, afet ve acil yardım durumlarında da vatandaşların yardımına koştuklarını, bu çerçevede, Bakanlık merkezde ve 81 il müdürlüğünde psikososyal müdahale ekiplerinin, afet ve acil yardım durumlarında ve sonrasında vatandaşlara verilen psikososyal destek ile rehberlik ve yardımların koordinasyonu hizmetlerinin başarıyla yürüttüğünü ifade etti.

Çocuk politikalarının temel eksenini aile yanında bakım olarak belirlediklerine dikkati çeken İslam, kurumun bakımında bulunan çocuklar için koğuş sistemi ve toplu bakım yerine, ev tipi bakım sistemine geçtiklerini, bu kapsamda kuruluşlardaki hizmet dönüşümünü yüzde 90 oranında tamamladıklarını söyledi.

Bakanlık bünyesinde çocuklara hizmet veren çocuk destek merkezlerinde, suça sürüklenen, suç mağduru olan, madde bağımlısı veya sokak geçmişi olan çocukların rehabilitasyonunu tam anlamıyla sağlamaya çalıştıklarını vurgulayan İslam, 2015'te ülke genelinde yaygınlaştıracakları ve  "Anka" ismini verdikleri program sayesinde, çocukların rehabilitasyonunda daha etkili ve başarılı sonuçlara ulaşacaklarını belirtti.

Koruma ve bakım altındaki çocukların akademik ve sosyal başarılarını artırmak için ayrılan kontenjan dahilinde özel okullara ücretsiz olarak gönderdiklerini belirten İslam, 2013-2014 eğitim öğretim yılında üniversite sınavına giren çocukların başarı oranını yüzde 67'ye ulaştırdıklarını, TEOG sınavına giren çocukların başarı oranının ise bu yıl yüzde 93 olduğunu vurguladı.

"Sözünü ettiği çocuk evleri bizim ülkemizde değil"

Görüşmeler sırasında bir milletvekilinin bir ütopya ülkesinden bahsettiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Türkiye olmayan bir yerden ve oradaki çocuk evlerinden bahsetti. Oradaki çocuk evlerinde yapılan mezalimden bahsetti. Orada, bu çocuk evlerinde hiç cereyan etmemiş bir durumdan bahsetti. Bunun Türkiye olduğunu iddia etti. Sözünü ettiği çocuk evleri bizim ülkemizde değil, sözünü ettiği kurumlar bizim kurumlarımız değil, sözünü ettiği bakan ben değilim. Düğme başından itibaren o kadar ters bağlandı ki şimdi burada ne kadar doğrultmaya çalışsam bunu yapmaya muvaffak olamayacağım. Sadece bir tek cümlesini düzeltmekle iktifa etmek istiyorum.

Sayın milletvekili, benim, çocuk evliliklerine, erken yaşta ve zorla yapılan evliliklere 'masumane' dediğimi iddia etti, başından beri bu iddiasını sürdürüyor. Her seferinde de ben geliyorum, buradan, böyle bir şey söylemediğimi söylüyorum. Herhalde unutkan, onun için unutuyor ve sürekli aynı şeyi tekrar ediyor. Erken yaşta, çocuk yaşta ve zorla evlilikler insanlık suçudur. Ben bunu söylüyorum, masumane olduğunu söylemiyorum. Erken yaşta ve zorla yapılan evlilikler insanlık suçudur. Ancak, sözünü ettiği konuşmada şunu söyledim ben, 'erken yaşta ve zorla evlendirilen çocukların bir kısmının anneleri de erken yaşta ve zorla evlendirildikleri için bunun hayatın olağan akışı içerisinde bir şey olduğunu zannediyorlar. Yaptıklarının bir suç olduğunun farkında değiller. Masumane olduğunu zannediyorlar. Önce o anneleri bilinçlendirmekten başlamak lazım.' Bunu söyledim ben. Bu sözü sadece düzeltiyorum, arkaya doğru boşlukları doldurmayı değerli milletvekillerine bırakıyorum."

- Çocuğa Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı

2015 yılında da 0-18 yaş grubundaki çocuklara yönelik politikalar geliştirmeyi planladıklarını ifade eden İslam, bu kapsamda "çocukların yetiştirilmesi, madde bağımlılığı, özel yetenekli çocuklar, göçmen çocuklar, çocuk işçiliği, sokakta yaşamak zorunda kalan çocuklar" başlıklarında ayrı strateji ve eylem planlarının oluşturulmasını hedeflediklerini vurguladı.

Çocukların yetenekleri doğrultusunda sosyal, kültürel ve sportif alanlardan en az birine yönlendirilmelerini amaçladıklarını belirten İslam, Çocuğa Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı'nın hayata geçirilmesini ve takibinin yapılmasını sürdüreceklerini kaydetti.

Kadına yönelik şiddet

Bakan İslam, kadının, insan haklarının ve toplumsal statüsünün korunması, geliştirilmesi, kadına karşı ayrımcılığın ve kadına yönelik her türlü şiddet ve istismarın önlenmesinin, bakanlığın öncelikli politikalarının başında geldiğine işaret ederek, kadın alanında son 13 yılda Anayasa ve yasa düzeyinde çok önemli düzenlemeler gerçekleştirdiklerini söyledi.

Ancak tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de toplumsal şiddetin ve kadına yönelik şiddetin halen çok önemli bir toplumsal sorun olmaya devam ettiğini belirten İslam, "Hükümet ve bakanlık olarak bu konudaki tedbirler yüzde 100 netice verinceye kadar 'kadına yönelik şiddet' adı verilen bu insanlık suçuyla mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu konunun tüm taraflarını, bir an önce bağcı dövmekten vazgeçip bizimle, sizinle birlikte çalışmaya davet etmenizdir. Toplumsal şiddetle, kadına yönelik şiddetle etkin mücadele için 77 milyon el ele vermek zorundayız. Bunu bir toplumsal proje olarak ele alıp birlikte çalışmak zorundayız" diye konuştu.

İslam, 2002'de 8 kadın konukevi bulunduğunu anımsatarak, Kasım ayı sonu itibariyle bakanlığa bağlı 95, sivil toplum kuruluşlarına ait 3 ve yerel yönetimlere bağlı 33 olmak üzere toplam 131 konukevinin hizmet verdiğini söyledi.

Şiddetle mücadelede mekanizmalarına değinen İslam, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) pilot uygulamalarının bu yıl biteceğini belirtti. İslam, "Bütün eksikliklerini tespit etmiş olacağız. Önümüzdeki yıldan itibaren bütün Türkiye'ye yaygınlaştırarak, inşallah o eksikliklerin de giderilmiş şekliyle hizmete girmelerini sağlayacağız" dedi.

Kadın-erkek eşitliği, erken yaşta zorla evlilikleri önleme ve kadına yönelik şiddet konulu eğitim seminerleri verdiklerini, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele ders kitabının basımını gerçekleştirdiklerini, eğitimlere de başlama aşamasında olduklarını bildirdi.

Kadına yönelik şiddet konusunda AB ile ortak projeleri olduğunu belirten İslam, 26 ilde 9 milyon 601 bin avro bütçeli, 36 ay süreli, Aile İçi Şiddetle Mücadele Projesi'ni devam ettirdiklerini ifade etti. İslam, "35 bin sağlık çalışanına ve 140 bin emniyet personeline ulaşacağımızı bu proje bittiğinde düşünüyoruz. Yine aynı projenin içerisinde, 11 ilde 19 STK'ye yaklaşık 3 milyon avro hibe desteği sağladık ve onların da bu konuyla ilgili mücadelelerini sürdürmelerini destekliyoruz" şeklinde konuştu.

Engelsiz bir Türkiye

İslam, engelsiz bir Türkiye için engelli vatandaşların hakları olan sosyal hayata tam katılımları önemsediklerini kaydetti.

Yatılı, gündüzlü, engelli ve yaşlı kurum ve kuruluşların kapasitelerinin iyi olduğunu ama 2015 yılında bunun sayılarını artırmak üzere çok ciddi politikaları bulunduğunu ifade eden İslam, 2015'de yatılı kuruluş sayısının 108'e ulaşmasını, kuruluş kapasitesinin 8 bin 146 olmasını, bakılan engelli sayısının 7 binin üzerine çıkmasını, umut evi sayısının 150'ye yaklaşmasını, özel bakım merkezinde bakılan engelli sayısının da 13 bine yaklaşmasını beklediklerini söyledi. - TBMM