Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığındaki Ankara'da toplanan Bakanlar Kurulu'nun ardından açıklama yapan Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, toplantıda ele alınan en önemli gündem maddesinin Avrupa Birliği ile ilişkiler olduğunu söyledi.
Arınç, son yıllarda durma noktasına gelen 2005'te başlayan AB'ye üyelik müzakerelerinin canlandırılması ve ilişkilerde yeni bir sayfa açılması konusunda Ankara'nın önümüzdeki dönem yoğun gayret içerisinde olacağının sinyalini verdi. Arınç şöye konuştu:
"AB sürecinin masaya yatırıldığını ve çok önemli kararlar alındığını söyleyebilirim. AB süreciyle ilgili bir eylem planı yapılıyor. Üç aşamalı bir eylem planı hazırlığı yapıyoruz. Bugünden itibaren 2014 yılı sonuna kadar bir eylem planı, 2015 başından Haziran ayına kadar ikinci eylem planı, 2015 seçimlerinin ardından 2019'a kadar da üçüncü bir eylem planı hazırlığı üzerinde duruyoruz. Bizim eylem planımız üzerinde müzakere sürecini siyasal stratejiyi ve algı sürecini dikkate aldığımızı söyleyebilirim."
Eylem planıyla hükümetin bu konuya ne kadar titiz yaklaştığının anlaşılacağını söyleyen Arınç, "Bugünün bence en flaş konusu Türkiye'nin AB konusundaki pozitif yaklaşımının üyeler için de kabul edilir bir noktaya gelebilmesidir" dedi.
"Torba yasa" açıklaması
Arınç, açıklamasında kamuoyunda torba yasa olarak bilinen çok sayıda maddenin içinde yer aldığı yasaların da sona ereceği sinyalini verdi.
"Artık bu kadar yüksek maddeli, çok maddeli tasarılar Meclis'e gönderilmeyecektir. Dünden itibaren 'yeni bir torba yasa çalışması var. Bunun içerisine şu da girecek mi, bu da girecek mi' diye bir tartışma var. Bir torba yasa çalışması veya hazırlığı içinde değiliz"
Suriyeli sığınmacılara kimlik kartı
Başbakan Yardımcısı Arınç, Suriye'den gelenlere nüfus cüzdanı verileceği ve bu kişilerin Türk vatandaşlarının yararlandıkları bazı haklardan yararlanacakları iddiasını da yanıtladı.
Arınç, "Gerçek böyle değildir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına verdiğimiz türden bir nüfus cüzdanı, kesinlikle Suriye'den gelen sığınmacılara verilmemektedir, verilmesi de mümkün değildir" dedi.
Türkiye'de bulunan Suriyeli sığınmacılar için "misafir tanıtma kartı" düzenlendiğini ifade eden Arınç, bu kartın hiçbir zaman nüfus cüzdanı yerine geçmediğini ve "vatandaşlık verildiği" anlamına gelmediğini vurguladı.
Kartın "geçici barınma merkezi içi" ve "geçici barınma merkezi dışı" olarak ikiye ayrıldığını anlatan Arınç, kart düzenlenirken biyometrik kimliklendirme yapıldığını, parmak izlerinin alındığını, böylece sığınmacıların sağlık ve eğitim gibi hizmetlerden yararlanabildiklerini söyledi.
Kürtçe eğitim
Arınç, gazetecilerin sorusu üzerine Diyarbakır'da Kürtçe eğitim vermek amacıyla açılan ancak valilik tarafından mühürlenen okulla ilgili tartışmaya da değindi:
"Son demokratikleşme paketi içerisinde, özel eğitim kurumlarında Kürtçe de dersler verilebileceği kararlaştırılmıştı. Özel eğitim kurumunun tam donanımlı olması gerekir. Oysa bugün kavgası veya münakaşası yapılmak istenen şey yapay bir tartışmadır. Bunlardan bir tanesi, bir yerde bir okul yapımına gidilmiş, tuğlalar üst üste konuyor ama laf arasında buranın, Kürtçe eğitim verecek bir okul olduğu söyleniyor. Bu propagandaya dönük bir çalışmadır ve provokasyona dönük bir çalışmadır."
IŞİD ile mücadele
"Biz bölgesel istikrarı ve refahımızı tehdit eden terör yapılanmaları karşısında, bölgesel eşgüdüm mekanizmalarına önem vermekteyiz çünkü biz terörle mücadelenin bütün dünya için bir ortak platform haline gelmesinin netice alıcı olabileceğini düşünüyoruz. Tehditler karşısında Türkiye, tüm dost ve müttefikleriyle yakın bir işbirliği içinde hareket etmeye her zaman gayret, özen gösterdi."
Son Dakika › Güncel › AB Sürecinde Yeni Sayfa - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?