ABD'de Demokrat Parti Aday Adayları Kozlarını Paylaştı

Nafiz ALBAYRAK/ DHA

ABD'de, gelecek yıl 8 Kasım'da yapılacak başkanlık seçimleri için, Demokrat Partili aday adayları, katıldıkları ilk TV tartışma programında kozlarını paylaştı.

ABD eski başkanlarından Bill Clinton'un eşi ve eski ABD Dışişleri Bakanı ile, kendisini 'demokrat sosyalist' diye niteleyen Vermont Senatörü Bernie Şanders arasındaki çekişme, Demokrat Partili aday adayları arasında gerçekleşen ilk tartışmaya damgasını vurdu. Las Vegas'ta yapılan tartışmada, zaman zaman öne çıkan Hillary Clinton, Dışişleri Bakanlığı döneminde, iş konulu yazışmaları özel emailini kullanarak yazdığı için geri adımlar atmak zorunda da kaldı. Clinton'un şimdilik en büyük rakibi konumunda görülen Sanders, bu konuda kendisinin yardımına koşarak, 'ABD halkı, görüşlerimizi ve gerçekleri tartışmamızı bekliyor. Herkes bıktı sizin emailiniz tartışmalarından. Bunları konuşmayalım artık" dedi. Hillary Clinton'un, önümüzdeki ABD başkanlık seçimlerinde 'yumuşak karnı' olarak bilinen, devlet işlerini kişisel email adresi üzerinden paylaşma konusunda, Şanders'ın yaptığı çıkış Hillary Clinton'u son derece rahatlattı ve Clinton, "Bence de, bence de " diyerek Şanders'ın sözlerine sarıldı. Clinton, kendisinin Dışişleri Bakanlığı yaptığı dönemde, etik olmayan çalışma yöntemleri yada başarısız olduğu alanlar yerine, uluslararası alanda başarı sağladığı ve ABD'de de ses getiren çalışmalarını öne çıkarmaya çalıştı.

Sosyal adaletsizliği gündeme getiren Clinton, "Seçim kampanyamın odağında ücretleri nasıl artırabileceğimiz yer alıyor" dedi. Clinton, bu kapsamda asgari ücrette artışa gidilebileceğini, vergi reformu yapılabileceğini ve şirketlerin karlarının daha adil paylaşılabileceğini söyledi. Bu söylemlerine karşın, ABD'de saatlik asgari ücretin 15 dolara çıkarılmasına ilişkin açık bir görüş belirtmeyen Clinton, bu noktada Şanders'ın eleştirilerinin hedefi oldu.

Clinton'ın en güçlü rakibi bağımsız senatör Bernie Şanders, düşük ücretler nedeniyle orta direğin YÖK olduğunu savundu. Clinton'un, ABD Kongresi ve Senatosu'nun, Wall Street üzerindeki denetimini sağlayacağına yönelik sözlerinin ardından, "ABD Kongresi yada Senatosu Wall Strret'i denetlemiyor ki. Wall Street onları denetleyip yönetiyor" diyen Sander, bu sözleriyle yoğun alkış topladı. Şanders'ın, ABD'de işçi, çalışma ve sosyal haklar konusunda, başta Danimarka olmak üzere İskandinavya ülkelerini örnek göstermesine ve "Orada doğum yapan kadınlar en az 6 ay ücretli izin alıyorlar. ABD'de bunun olmaması uluslararası bir utanç kaynağı" sözlerine, Clinton "Ama biz Danimarka değiliz" karşılığını verdi.

Clinton, ile Şanders arasında yaşanan en ateşli tartışmalardan biri de ateşli silahların serbestliği konusunda oldu.

Clinton Sanders'i ateşli silahların denetimi konusunda yeterli çaba harcamamakla suçladı. Şanders ise, belediye başkanlığı, milletvekilliği ve senatörlük yaptığı sürelerde, ateşli silahların denetimi konusunda her türlü çabayı harcadığını savundu.

Şanders ve Clinton arasında yaşanan tartışmalar yüzünden öteki adaylar görece olarak dönük ve sönük kaldı. ABD'nin ulusal güvenliğine yönelik en büyük tehdidin ne olduğu sorusunu, Eski Rhode Island Valisi Lincoln Chafee, 'Ortadoğu'daki kaos', eski Maryland Valisi Martin O'Malley ve Clinton, 'nükleer silahlar' Şanders, 'iklim değişikliği' Virginia eski senatörlerinden Jim Webb de 'Çin' diye yanıtladı.