ABD Kongresi'nde Müslüman Olmak

Mehmet Toroğlu - Barışkan Ünal - ABD Kongresi'nin ilk Müslüman üyesi Ellison, "ABD, Müslümanlardan nefret eden ülke değil ama bu ülkede Müslümanlardan nefret edenler var" diyerek, Müslüman karşıtı hareketlerin propagandalarını azaltmak için Amerikalı Müslümanların siyasete daha çok katılması, devlet ve kongre görevleri için daha çok aday olması ve daha çok gönüllülük hizmetlerine girmesi gerektiğini söyledi.

Ellison, "Sivil hayata daha çok Müslüman girdikçe, Müslüman karşıtı nefret düşüyor, hatta Kongre üyelerinin olumsuz açıklamaları bile azalıyor. Bir Kongre üyesi 'Müslümanların terörizmi hiçbir zaman kınamayacağını söydeğinde onu ziyaret edip orduda çalışan oğlumun resmini göstererek, 'Ben Müslümanım, çocuklarım Müslüman ve ABD ordusunda ülkesi için canını feda ediyor' deyince çok şaşırdı" dedi.

ABD Kongresi'nin ilk Müslüman üyesi Ellison, ABD'deki İslamofobi'yi ve bu konuda yapılabilecekleri, Kongre'deki odasında AA'ya değerlendirdi.

ABD'deki İslamofobi'ye yönelik soru üzerine, kendisinin de Müslüman olarak birçok önyargıyla karşılaştığını belirten Ellison, Amerikalı Müslümanların aslında hem birçok başarı hikayesine hem de zaman zaman çirkin deneyimlere sahip olduğunu kaydetti. Ellison, "Amerikalı Müslümanlar için aslında bir asansör yukarı giderken, diğerinin aşağı inmesi şeklinde bir deneyim var, hem tatlı hem acı deneyimler" ifadesini kullandı.

Amerika'nın Müslümanları kabul etmede zorluk çektiği yönünde bazı algılar bulunduğunu ifade eden Ellison, şunları kaydetti:

"Ama şu gerçek ki, ABD Kongresi için dört kez, ondan önce eyalet kongresi için iki kez aday oldum ve hiçbir zaman seçim kaybetmedim, insanlar da Müslüman olduğumu biliyorlardı, rakiplerim de onların bunu bilmesi için ellerinden geleni yapmıştı. Ama bu insanlar bana oy verdi, bunun anlamı nedir? Amerika, Müslümanlardan nefret eden bir ülke değil ama bu ülkede Müslümanlardan nefret eden insanlar var. Bu ülkede bağnazlık var ama çoğunlukta değil, bazı insanlarda."

Nefret tohumları ekenlere karşı tüm dinlerden insanların ve hatta inanmayanların birlik olması gerektiğine dikkati çeken Ellison, "Müslümanlardan nefret edenler her zaman etrafta. Kongre'de 'Bir kez daha terörist saldırı olursa, ABD Mekke'yi bombalamalı' diyen Kongre üyesi bile var. Bu nasıl çılgınlık. 'Siz Müslümanlar hükümetin içine sızıp teröristlerle işbirliği yapıyorsunuz' diyenler var. Bunları söylemekten de vazgeçmeyecekler ama biz de yılmadan yola devam edeceğiz, geri dönmeyeceğiz, inançlıyız" değerlendirmesinde bulundu.

"Oğlum Müslüman ama ülkesi için canını feda ediyor"

Ellison, "Afrikalı-Amerikan olan Trayvon Martin'in öldürülmesi ırkçılık tartışmaları başlattı. Afrikalı-Amerikan toplumu, kendilerine ayrımcılık yapıldığını savunuyor. Benzer düşüncelere Müslüman Amerikalılar da sahip. Hem bir Müslüman hem de Afrikalı-Amerikan toplumu üyesi olarak, ABD'deki etnik veya dini ayrımcılığın düzeyini nasıl görüyorsunuz?" sorusu üzerine, ABD'nin tüm yurttaşlarına eşitlik, özgürlük, yaşam ve mutluluk hakkı sözü vermesine rağmen, bunların hala tam gerçekleşemediğini ve ırkçılığın ve ayrımcılığın hala ciddi  sorun olduğunu söyledi.

"Bir zamanlar beyazlar ve siyahlar şuralara oturabilir, şunları içebilir gibi kurallar vardı" diyen Ellison, ancak bir araya gelerek o dönemleri kapattıklarını, o nedenle ülkedeki Müslüman karşıtlığının da üstesinden geleceklerine inandığını kaydetti. Ellison, "Hala sorunlar olsa da daha iyiye gidiyor. Sivil hayata daha çok Müslüman girdikçe, Müslüman karşıtı nefret düşüyor, hatta Kongre üyelerinin olumsuz açıklamaları bile azalıyor" dedi.

Bu konuda başından geçen ilginç bir hikayeyi anlatan Ellison, Kongre üyesi Mike Pompeo'nın bu yılın başında "Müslümanların terörizmi hiçbir zaman kınamayacağı"na dair sözlerini anımsattı.

Bu sırada yerinden kalkıp ABD ordusunda çalışan oğlunun resmini getiren Ellison, "Kendini bir kardeş olarak ziyaret ettim ve yanıldığını söyleyip, terörizmi kınayan tüm Müslüman gruplara dair bilgileri paylaştım. O da bana bunları bilmediğini söyledi. Ben de ona, 'Ben Müslümanım, çocuklarım Müslüman. Oğlum benim ABD ordusunda çalışıyor, 18 yaşında ülkesini savunuyor, canını feda ediyor ve bir Müslüman' dedim ve kendisi çok şaşırdı" ifadesini kullandı.

"Amerikalı Müslümanlar siyasete daha çok katılmalı"

Müslüman bir Kongre üyesi olarak Amerikalı Müslümanların yönetimle temasını artırma yönünde kendisine de görevler düştüğüne inandığını belirten Ellison, ancak Müslüman Amerikalıların da kendi yönetimleriyle daha fazla diyalog halinde olması gerektiğini söyledi. Ellison, "Onlara söylüyorum: 'Eğer siz kendi hikayenizi anlatmazsanız, birileri sizin yerinize, hoşunuza gitmeyecek hikaye anlatır. Daha çok devlet görevleri için aday olmalılar, daha çok gönüllülük işlerine katılmalılar, ABD siyasetinde daha çok olmalılar" dedi.

Ellison, ilk kez seçimlerde yarıştığında bir imamla diyaloğuna ilişkin şu anısını da paylaştı:

"İlk kez seçimlerde aday olmuştum ve bir imam bana oy kullanmanın haram olduğunu söylemişti. Ben de nedenini sordum. ABD'nin Irak'ta savaştığını, çok sayıda insanı öldürdüğünü ve kendisinin bu savaşı desteklemediğini söyledi. Ona, 'Ben de desteklemiyorum ve oradan çıkmamızı sağlamak için zaten seçimde adaylığımı koydum' dedim. 'Bu yüzden mi seçime girdin?' diye sordu, 'evet' dedim. İkna oldu. Aramızda güzel bir diyalog oldu. Yıllar sonra Hac'ca gittiğimde aynı imamla karşılaştım. Siyaset konusunda farklı sayfalarda tanışmış olmamıza ragmen, yıllar içerisinde aramızda iyi bir dostluk kurduk."

Birçok dinler arası diyalog adımı olsa da daha fazlasının yapılması gerektiğine işaret eden Ellison, "Sorun şu ki, dinler arası diyalogda zaten iyi insanlar bir araya geliyor, asıl diyaloğa ihtiyacı olanlar bağnazlık yapanlar, aşırılık yanlısı olanlar, çünkü onlar iletişimi reddedenler" dedi.

Ellison, diyaloğa açık insanların ise birlik olması, mesela ramazan ayında Müslümanların, Hıristiyan ve Yahudileri mescit ve camilere davet etmesi gerektiğini kaydetti. Ellison, "Geçen yıllarda Yahudi bayramı ile ramazan aynı tarihe denk geldi ve bizim imam ile haham ortak iftar açma programı düzenledi. Çok güzel bir gündü ve birçok insan çok güzel şeyler öğrendi" diye konuştu.

- Washington DC