Ahmet Türk: Açılımı Halkımızın Mücadelesi Gerçekleştirecek

Demokratik Toplum Kongresi Genel Başkanı Ahmet Türk, açılımı gündeme getirenlerin hayal kırıklığı yarattıklarını belirterek, "Açılımı halkımızın mücadelesi gerçekleştirecektir" dedi.

Adana'da Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku'nun düzenlediği mitingde yaklaşık 5 bin kişiye hitap eden Ahmet Türk, konuşmasının ilk bölümlerini Kürtçe yaptı. Destekledikleri bağımsız aday Murat Bozlak'a oy verilmesini isteyen Türk, yüreklerindeki özgürlük ateşinin kimseyi yakmayacağını belirterek, "Bu sizin özgürlüğünüzün ateşi olacak. Yıllardan beri özgürlük ve demokrasi için çaba sarf edildi, bedel ödendi. Kürt halkı bu bedelleri yüreğinde taşıyor" dedi.

Kendilerinin barıştan yana olmalarına karşılık, buna kulak tıkandığını vurgulayan Türk, şöyle konuştu:

'GÖRMEYEN GÖZLERİ KÜRTLERİ GÖRECEK'

"Hep barıştan yana olduk. Ama, görmek istemediler, kulaklarını tıkadılar. Biz onların paslanmış kulaklarını açacağız, görmeyen gözleri Kürtleri görecek. Bugün Kürtler var mı yok mu mücadelesi yapmıyoruz. Artık, hak ve özgürlük mücadelesi yapıyoruz. Bundan sonra çözümü tartışacağız. Halkımızın geleceğini tartışıp, yollara dikeceğiz. Bugün yeni bir gün. Dünya ve Türkiye'nin değiştiği bir gün yaşıyoruz.

Operasyonlar, ölümler, zindanlar... Artık Kürtler bunları yaşamak istemiyor. Barış elimiz havada kalmasın. Demokrasi mücadelesi ile devrimciyi, ezilenleri özgürleştirelim. Ey Türk, Arap, Ermeni kardeşlerimiz. Gelin, birlikte özgür geleceği karşılayalım. Bugün açılımdan yana olanlar hayal kırıklığı yarattı. Açılımda son 2 ayda 37 gencimiz helikopterlerle, kimyasal silahlarla şehit edildi. Açılım derken mezarlar doldu. Açılımı halkımızın mücadelesi gerçekleştirecektir.

Yıllarca din siyaseti yapıldı. Kürt imamlar hutbeyi kendi dillerinde okuyunca bizim alimlerimize sahte dediler. Çünkü, onlara göre Türk-İslam sentezinde değilsen Müslüman değilsin. Kuranı Kerim'de bile her insanın, her ırkın ayrı ayrı yaratıldığı, her rengin ayrı ayrı yaratıldığı, bunların birbirine hürmet etmesi buyrulur. Ancak, bizi yıllarca kandırdılar. Artık bu anlayışı anladık. Bunu tarihe gömeceğiz. CHP'de bir değişiklik oldu. Mantık değişir mi dedik? Ama kendi kimliğine bile sahip çıkamadı. Bırak kimliğini Alevilere bile sahip çıkamadı. "

ERDOĞAN'A; BİZE DİN DERSİ VERMEYE KALKIŞMA

Bağımsız aday Av. Murat Bozlak da, iktidarın Kürt halkını anlamadığını öne sürdüğü konuşmasında, şunları söyledi:

"Sizleri Ankara iyi anlamıyor. Burada sadece bağımsız adayı desteklemek için toplanılmadı. Burada bir halk hareketi var. Kürt halkı var. Özgürlüğe sevdalı yoldaşlarımız var. AKP'nin artık bizi anlaması lazım. Erdoğan, dağdan barış için gelen gençlere, Ankara'da sağdan soldan çevrelerin seslerini yükseltmesi üzerine cezaevinin yolunu gösterdi. İmralı görüşmeleri halkta umut yaratmıştı. (Sayın Öcalan'la görüşme yapıyoruz) dediler, ancak, gönderdikleri heyete yetkiyi vermediler. Mehteran gibi bir ileri, 2 geri gidiyorlar.

Biz savaşı bitirip, barışı sağlamaya yeminliyiz. 'Halk barış istiyoruz, operasyonları durdurun' dedi. Ancak, hem siyasi, hem askeri operasyonlar yapıldı. BDP'nin, 2400 aktif çalışanı şu an cezaevinde. Biz seçime öyle gidiyoruz. Mücadelemizi devam ettireceğiz. Ak Parti'nin bırakın 2400'ü, 400 çalışanı içeride olsa seçime gidemez. Erdoğan, cuma namazı kılan halkın bu çıkışına karşılık Kürt halkına din dersi vermeye kalktı. Bize din dersi vermeye kalkışma. Bizler, Şeyh Sait'in torunlarıyız. Biz dinimizi, dilimizi, Allah'ımızı senden bin kat iyi biliriz. "

Polisin geniş güvenlik önlemleri aldığı mitinge Emeğin Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ender İmrek, Eşitlik ve Demokrasi Partisi Genel Başkanı Ferdan Ergut, BDP Parti Meclisi üyesi Cihan Sincar da katıldı. Ak Parti Adana Milletvekili Ömer Çelik'in miting alanına giden Ziyapaşa Bulvarı üzerindeki seçim bürosu önünde de, olası bir olaya karşı panzerli çevik kuvvet polisleri bekledi. Konuşmaların ardından Kürtçe şarkılar çalınmaya başladı.

Bu sırada, miting alanını gören Cemalpaşa Postanesi'nin paratonerine yıldırım isabet etti. Gürültü katılanları heyecanlandırdı. Yıldırım düşmesinin hemen ardından Kürtçe şarkılar eşliğinde oyunlar oynandığı sırada ise yağmur bastırdı. Sağanak yağmur, katılanların bir anda dağılmalarına yol açtı.