Ambulansın Sirenlerini Kadınlar Çalıyor

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :

112 istasyonundan çıkıp ambulansa binmeleri

Kadın sağlık çalışanlarıyla röportaj

Kadın ambulans şoförlerinden detay görüntüler Ambulansın sirenlerini kadınlar çalıyor

Antalya Sağlık Müdürlüğü bünyesinde çalışan ileri, güvenli sürüş teknikleri eğitimi alan 110 paramedik ve acil tıp teknisyeni kadın, 5 yıldır ambulans şoförü olarak görev alıp acil vakalara müdahale etmek üzere gaz pedallarına basıyor

2015 yılındaki 120 bin 276 vakanın yüzde 85'ine ilk 10 dakikada güvenli bir şekilde ulaşan kadın ambulans şoförlerini gören vatandaşlar ilk başta şaşırsalar da alıştıkları kadın şoförleri takdirle karşılıyor

Ambulans şoförü Ümmühan Tulpar:

"Sürücü koltuğunda beni görenler 'o maşallah. Bravo kızım' diyorlar. Vaka yerinde beni alkışlayanlar oluyor. 'Aferin hep böyle olun' diyen de var 'bayana bak bayandan şoför mü olur' diye tepki gösterenler de. Kadın ambulans şoförlerine insanlar alışıyor"

112'den sorumlu İl Sağlık Müdür Yardımcısı Fatih Gülşen:

"İnsanlar gerginlik yaşıyorlar ve ambulanslar geldiği zaman patlıyorlar. Gelenlerin bayan olması ilk tepkiyi azaltıyor. Erkeklerden daha çok saldırı oluyor. Erkek erkeği görünce saldırı gerçekleşiyor ama bayanları görünce saldırı olma olasılığı azalıyor"

SÜLEYMAN ELÇİN - Antalya Sağlık Müdürlüğü bünyesinde çalışan ileri, güvenli sürüş teknik eğitimi alan 110 paramedik ve acil tıp teknisyeni kadın, 5 yıldır kentte ambulans şoförü olarak görev yapıyor.

Sosyal hayatın her alanında etkin bir şekilde kendini gösteren kadınlar, yıllardır erkek mesleği olarak bilinen ambulans şoförlüğünü de başarıyla sürdürüyor. Antalya'da ileri ve güvenli sürüş teknikleri eğitimi de alan 100 paramedik ve acil tıp teknisyeni, kentin sokaklarında ambulansın direksiyonuna geçip acil vakalara müdahale ediyor.

2015 yılındaki 120 bin 276 vakanın yüzde 85'ine ilk 10 dakikada güvenli bir şekilde ulaşan kadın şoförler, en çok endilerine görüp güvensiz bir şekilde bakan vatandaşlardan yakınıyor.

Antalya'da 5 yıldır ambulans şoförü olarak görev yapan Emine Taş, 6 yıldır ehliyet sahibi olduğunu ve çocukken en büyük hayalinin iyi bir otomobil kullanıcısı olmak olduğunu söyledi. Çocukluğundan bu yana arabalara düşkün olduğunu kaydeden Taş, "Bu kutsal mesleği yapmak bana nasip oldu. Yaptığım işten çok mutluyum. Bir hastayı hastaneye yetiştirmek ve güvenli ellere teslim etmek çok güzel bir duygu" dedi.

Ambulans şoförlüğü yaptığını görenlerin kendisini takdir ettiğini anlatan Taş, "Bazıları 'cesaretinize hayranız' diyorlar. Bazıları da 'bu işi de bayanlara bıraktılarsa işimiz zor' diyor. Bize trafikte çok güvenmediklerini söylüyorlar. Bu önyargılar zamanla kırılacaktır. Bilgi ve donanımımızla en güzel cevabı veriyoruz. Kadınlar olarak her işte olduğu gibi bu işin de üstesinden en güzel şekilde geliyoruz" diye konuştu.

Olay yerine çok kısa sürede ulaşmalarına rağmen bazen olumsuz tepkiler de alabildiklerini vurgulayan Taş, "Bayan olmasaydın' diye başlayıp devamını getirenler var. İnsanlar çok stresli oluyor onları anlıyoruz ama bize olay yerinde zorluk çıkarmak yerine yardımcı olmaları gerekiyor. Ambulanstan 3 kadının indiğini görenlerde bazen yumuşama oluyor. Tehditler alıyoruz ama fiziki şiddete maruz kalmıyoruz" ifadelerini kullandı.

Taş, eşinin kendisine sürücülük konusunda çok güvendiğini dile getirerek, "Bazen direksiyonu eşine verdiği zaman erkekler sürekli yola bakıp kontrol etme ihtiyacı hissederler. Eşim gözü kapalı bana veriyor ve gözünü kapatıp uyuyabiliyor" dedi.

"3 kadın niye geldiniz' diyorlar"

Ambulansta çalışmanın, hayat kurtarmanın çok güzel bir duygu olduğunun altını çizen Ümmühan Özdemir ise şöyle konuştu:

"Ambulansta kadın olmanın avantajları var ama bazı hasta yakınları bizi görünce '3 kadın niye geldiniz' diyorlar. Yolda giderken 'bravo, helal olsun' diyenler de oluyor. Sedyeyi inidirip, kaldırabildiğimizi ve erkeklerin yaptığı her şeyi yapabildiğimizi görenler mutlu oluyor ve bize karşı algıları değişiyor."

Meslek hayatında bir kere şiddete maruz kaldığını anlatan Özdemir, "Umarım bir daha böyle bir olay yaşamam. Bazı zorluklar yaşıyoruz, güvensizlikler yaşanabiliyor ama bunlar zamanla aşılacaktır" diye konuştu.

Erkek şoförlerle ambulans kullanma noktasında bir farklarının bulunmadığını kaydeden Ümmühan Tulpar da şunları kaydetti:

"Sürücü koltuğunda beni görenler 'o maşallah. Bravo kızım' diyorlar. Vaka yerinde beni alkışlayanlar oluyor. 'Aferin hep böyle olun' diyen de var 'bayana bak bayandan şoför mü olur' diye tepki gösterenler de. Kadın ambulans şoförlerine insanlar alışıyor. Ambulans kullanmak özgüvenimi de artırdı. Eşim de ambulans şoförü. Bazen ona 'normal arabada değil ama ambulansta seninle kapışırım. Seni geçerim' diye takılıyorum."

Antalya'da 3 yıldır ambulans kullanan paramedik Gamze Seyisoğlu ise, risk barındıran bir iş yaptıklarını ifade ederek, vatandaşlardan kendilerine yardımcı olmalarını istedi.

Mesleğini çok sevdiğini dile getiren Seyisoğlu, "Gücümün yettiği yere kadar mesleğimi yapacağım. Bu mesleğe gönül verdik. Senelerce insanlara yardım etmek istiyorum" şeklinde konuştu.

"Gelenlerin bayan olması ilk tepkiyi azaltıyor"

112'den sorumlu İl Sağlık Müdür Yardımcısı Fatih Gülşen de ambulansı 5 dakika bekleyen insanlara bu sürenin yarım saat gibi geldiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"İnsanlar gerginlik yaşıyorlar ve ambulanslar geldiği zaman patlıyorlar. Gelenlerin bayan olması ilk tepkiyi azaltıyor. Erkeklerden daha çok saldırı oluyor. Erkek erkeği görünce saldırı gerçekleşiyor ama bayanları görünce saldırı olma olasılığı azalıyor. Bize gelen bir istatistik yok ama kadın ve erkek şoförlerden aldığımız geri dönüşler bu yönde."

Paramedik ve acil tıp teknisyenlerinin sürücülük de yaptığını anlatan Gülşen, "Daha önce başka vasfı olmayan ambulans şoförleri vardı. Paramedik ve acil tıp teknisyenlerinin sürücülük yapması diğer ekibin motivasyonunu da artırıyor. Sürücülerin de sağlık tecrübesi olduğu için müdahale yeteneği oluyor. Sürücülerin sağlıkçı olması geçmiş sürücü alışkanlıklarını da değiştiriyor" dedi.

Gülşen ayrıca, İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı 193 de erkek ambulans şoförünün görev yaptığını ifade etti.