Ankara Tarihi İlçe Beypazarı'nda Kalaycılık Mesleği Tarih Oluyor

Tarihi ilçe Beypazarı'nda kalaycılık mesleği tarih oluyor

ANKARA'nın tarihi ve turistik ilçesi Beypazarı'nda kaybolmaya yüz tutan meslekler arasında yer alan kalaycılık mesleği ayakta kalabilmek için direniyor. Bakırın can dostu kalaycılık mesleği, yakın zamana kadar tarihi çarşı içinde 40 atölyenin olduğu, her atölyede 10 kişinin çalıştığı aktif Kalaycılar sokağı, şimdilerde 3 kişinin mesleği sürdürdüğü ve kalaycılar sokağı olarak sadece tabelası ile geçmişi hatırlatan bir sokak haline geldi.

Bakır eşyaların can dostu kalay ile kalaylanan bakır eşyalar havadan etkilenip paslanmadığı gibi, kimyasal maddelerle aşınmasının da önüne geçiliyor. Bakır kaplara olan rağbet giderek bitme noktasına gelirken, sadece turistik amaçlı süs eşyası olarak kullanılır hale geldi. Bu durumun ise kalaycılık mesleğinin eski görkemli günlerini arattığı belyirtiliyor. Beypazarı'nda kalaycılık mesleğini sürdüren 3 ustadan biri olan Mustafa Tanrıseven, "Ben bu mesleğe 1965 yılında ilkokula giderken çırak olarak başladım. 10 yıl sonra 1975 yılında kendi dükkanımı açıp, halen bu mesleği sürdürüyorum. Eskiden ilçede 40-50 atölye vardı. Kalaycılar sokağında her atölyede 10 kişi 8 kişi çalışırdı. Bakır kazanlar, güğümler, tabak, çanaklar her yıl kalaylanırdı. Bakıra alternatif cam, plastik, aliminyum, çelik, demir eşyalar çıktı. Bakırdan daha ucuz. Bu yüzden bakırcılık azalırken, kalaycılık mesleği de bitmek üzere. Beypazarı'nda Nazmi usta, Sadık Usta ve benden başka kalaycı kalmadı. Çırak olarak insanlar bu mesleğe rağbet etmiyor. Bizler ölünce bu mesleği yapan ve bilen de kalmayacak" dedi.

Kendrisinin emekli olduğunu belirten Tanrıseven, güğümleri 15, tabakları 5 TL'den kalayladığını belirtirken, "Eve ekmek parasını götürecek kadar kazanıyoruz. Son yıllarda insanlar bakır eşyaları turistik amaçlı, vitrinde süs eşyası olarak almaya başladılar. Bakır üzerine işleme yaptırıyorlar. Az da olsa bakıra talep arttı. Dolayısıyla kalaycılık mesleği de bu yüzden canlanmaya başladı. Emekliyim, vakit geçmiyor. Bu yüzden mesleğimi zevkle sürdürüyorum" dedi.