Hukuki Araştırmalar Derneği (HUDER) Kocaeli İl Temsilcisi Halit Çokan, Anayasa Mahkemesinin (AYM), "bireysel başvuru" düzenlemesiyle ilgili tahliyelere ilişkin, "Bu yetkiyle Anayasa'daki 'Hiç kimse kaynağını Anayasa'dan almayan bir yetkiyi kullanamaz' ilkesi direkt çiğnenmiş oluyor. Böyle giderse Anayasa Mahkemesi yerel mahkemelerin yerine geçecek ve tüm yargılamalar onun huzuruna gidecek" dedi.
Çokan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AYM'nin, gazeteci Can Dündar ve Erdem Gül konusunda verdiği kararla ilgili tutumunun hukuki açıdan eleştiriye açık olduğunu söyledi.
Bireysel başvuru hakkının, alt mahkemelerde hukuki hak arayışında olan insanların, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinden önce Türkiye'deki Anayasa Mahkemesine gidebilmelerini ve hak ihlallerinin bertaraf edilebilmesini için 12 Eylül 2010 referandumuyla yüzde 58 oyla kabul edilen bir hak olduğunu anımsatan Çokan, "Bu Anayasa değişikliğine o zaman, bugün ondan en çok yararlanan bir kesim hayır diye diretmişti. Kaderin cilvesi hem Ergenekon, Balyoz, Casusluk ve Can Dündar davalarında bu insanların tahliye edilmesine vesile olan bu düzenleme olmuştur" diye konuştu.
- "Böyle giderse AYM yerel mahkemelerin yerine geçecek"
Bu yetkinin kullanılmasında amacından saptırma durumuyla karşı karşıya olunduğunu vurgulayan Çokan, şöyle devam etti:
"Çünkü, bireysel başvuru yapabilmek için alt derece mahkemelerindeki tüm hukuki yolların tüketilmesi lazım ancak daha iddianamesi mahkemesi tarafından yeni kabul edilen, sanıkların savunması yargılamayı yapacak ve hükmü verecek mahkeme tarafından daha alınmadan, bireysel başvuru yolunu amacından saptırarak ve çokça da yasanın çizdiği sınırların dışına çıkarak, çok genişleterek bu tahliyelerin önü açıldı. Bu yetkiyle gerçekten Anayasa'da "Hiç kimse kaynağını Anayasa'dan almayan bir yetkiyi kullanamaz" ilkesini direk çiğnenmiş oluyor. Böyle giderse Anayasa Mahkemesi yerel mahkemelerin yerine geçecek ve tüm yargılamalar onun huzuruna gidecek."
Çokan, bugüne kadar binlerce başvuru yapılan AYM'nin, bir başvuruyu 3-4 yılda sonuçlandıramadığını veya sonuçlandırmadığını ileri sürdü.
"AYM'nin delilleri değerlendirmek gibi bir yetkisi yok"
"Yerel mahkeme, AYM'nin verdiği karara uymayıp, aldığı karar doğrultusunda direnebilirdi" diyen Çokan, "Çünkü, yerel mahkemenin, AYM kararlarına uymak gibi bir sorumluluğu yok. Yerel mahkeme, AYM'nin kararına uymayabilirdi. AYM, tutuklamanın bir hak ihlali olduğunu söylemenin ötesinde delillerin değerlendirilmesi kısmına geçmiş ki bu tam bir fecaat. Ayrıca, AYM'nin delilleri değerlendirmek gibi bir yetkisi yok" değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tepkisi Anayasa gereğidir
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, AYM'nin tahliye kararına gösterdiği tepkiye de değinen Çokan, şunları kaydetti:
"Cumhurbaşkanı devletin başıdır. 'Cumhurbaşkanı Erdoğan neden bu meselede görüş beyan etti' diyorlar. Cumhurbaşkanının devletin organları arasında birliği bütünlüğü, işleyişi, düzeni ve gözetmek gibi bir yetkisi var. Devlet organlarından biri olan AYM, amacından saptırılmış bir şekilde bir yetkiyi kullandığını görüyorsa Cumhurbaşkanı, bununla ilgili ikazlarını yapması, Anayasa'nın 104. maddesinin kendisine yüklediği bir yükümlülük, bir sorumluluktur. Dolayısıyla Cumhurbaşkanının bu konuyla ilgili serzenişlerini gündeme getirmesinin ayıplanacak bir tarafı yok."
Son Dakika › Güncel › Aym'ye Bireysel Başvuru Hakkı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?