Bakan Atalay: IŞİD'i Terör Örgütü Olarak Tanımladık

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Hakkari'deki ziyareti kapsamında öğle yemeğinde bir otelde STK temsilcilerine, kanaat önderlerine ve esnaflara Cumhurbaşkanlığı seçimi ve çözüm sürecini anlattı.

Hakkari'nin çok eski bir tarihi olduğunu kaydeden Atalay, Hakkarililerin bu tarihi iyi okuması gerektiği vurguladı. Atalay, "Cumhurbaşkanlığı seçimleri Türkiye'de sürekli problemli seçilirdi. Biz cumhurbaşkanını da millete seçtirmeye karar verdik. Bu ülkemiz için büyük bir kazanım. Adaylar kendini tanıtıyor. Biri de Hakkari milletvekili HDP Genel Başkanı ve Türkiye'nin her yerinde seçim çalışması yapıyor. Bunun gerçekleşmesini görmek, demokrasimizin aldığı mesafeyi gösterir. Demirtaş'ın daha bir Türkiyeli olarak siyaset yapmasını önemli buluyorum. Bunlar çözüm sürecinin getirdiği yeni atmosferin kazanımlarıdır. Kendi bölgesinin sorunlarını dile getirecektir. Ama Türkiye'nin genel gündemi içinde dile getirilmesi daha önemili, anlamlıdır." dedi.

Atalay, İhsanoglu'nun ise eski Türkiye temsilcilerinin ve eski Türkiye özlemcilerinin adayı olduğunu belirterek,"Statükonun adayıdır. Küçük, küçük partiler ve parti olmayan pararelel yapı gibi oluşumlar İhsanoğlu'na destek veriyor. Bu görüntü bile MHP ile CHP farkı olmadığını ikisinin de eski Türkiye ve statükonun temsilcisi olduğunu gösteriyor. İhsanoğlu böyle bir konumda çalışma yürütüyor. Komuoyu yoklamaları sonucu ortaya koyuyor. Bizim adayımızda ilgili çok şey söylemeye gerek yok. Büyük demokrasi sınavı veren partimizin adayıdır. 12 yıldır Başbakanlık yapıyor. Parti grubu olarak, teşkilatlar olarak genel başkanımızın artık devletin başına gitmesini uygun gördük. Seçimi ciddiye alıyor ve her yerde çalışmalar yapıyoruz. Hakkarililer'den de başkanımıza oy istiyorum. Tayyip Erdoğn aynı zamanda Türkiye'yi sivilleştiren, yeni Türkiye'nin inşası için eliden geleni yapandır. Başbakınımız her konuşmasında ben köşke gidersem ajandamın en başında çözüm süreci olacak diyor. Erdoğan'ın en önemli özelliklerinden biri cesaretidir. Bu çağda belirgin liderlik çok önemli. Erdoğan mazlumdan, haklıdan ve zor durumda olan insanların yanındadır. Hem bölgede ve dünyada bu bilinir. İnşallah daha yüksek bir oranla seçilmesini arzu ediyoruz. Tayyip beyin bölge üzerinde hakkı vardır. Biz Tayyip Bey'e yüksek oy istiyoruz sizlerden" diye konuştu.

DEVLETE GÜVENİM YOKTU

Bir imparatorluğun mirasçıları olduklarını ve imparatorlukların farklılıkları bir arada yaşatan devlet olduğunu da belirten Atalay, "Ama Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda bu dönemi başarılı yürüttüğümüz söylenemez. Kimi farklılıkları görmezden gelmiş, zaman zaman farklı nedenlerle vatandaşlarıyla sorunlar yaşamıştır. Devlet vatandaşına zulüm yapmış ve bu uzun sürmüştür. Bazen dindar kesimlere, bazen kürtlere, değişik kesimlere adeta haksızlık yapmış. Sonunda onların güvenini kaybetmiştir. Devlete benim de güvenim yoktu. Çünkü adaletli yönetim yoktu. Biz kaldırana kadar bölgede OHAL vardı. İlk icraatımız bunu kaldırmak oldu. Yeni Türkiye dediğimiz 19 Kasım 2002 ilk kabine toplantısıyla başlattık. Burada o eski haksızlıkların hepsini telafi etmeye çalıştık. Vatandaşların devlete güvenlerini kazandırmak için çalıştık. Haklarını kazandırmak için çalıştık. Biz bütün bunların ortadan kaldırılması ve normalleşen Türkiye mücadelesi veriyoruz. Bu mücadele kolay verilmedi. İktidarda olan partiyi kapatma için uğraştılar. Biz başbakımızla birlikte milletin iradesini kimseye ezdirmedik. Bugün Türkiye daha özgür. Türkiye'nin değişik bölgelerinde farklı anlamalar vardı. Türkiye'nin her yerinde insanlar olayı daha iyi anlıyor ve tabular yıkıldı. Bayram havası yaşanıyor. Hakkari'de bu hayatı görmek, ticaretin yaşandığını görmek bizi mutlu ediyor. Ülkenin birliğinin bütünlüğünün garantisiyiz. Biz ülkeyi bütünleştirecek olan bu çalışmalardır. İyi mesafe aldık. Diyalogla konuşarak, tartışarak. Orada ilk husus şiddet ortadan kalkacak sorunlar siyaset ortamında konuşuyacak. İnsanların eve dönüşünü, hayata siyasete dönüşünü sağlamaktar çözüm sürecinin amacı. Bu kardeşlik içinde olacak. Bugün Hakkari sokaklarında yaşadığımız gibi olacak. Birbirimizi öldürmeye, kırmaya gerek yok. Türkiye bunu yaşamıştır."dedi.

Yol haritası hazırladıklarını ve bunun için geceli, gündüzlü çalıştıklarını da anlatan Atalay, "Bütün hassasiyeteri değerlendiriyoruz ve yol haritası somut, acık ve net olacak. Kimin neyi yapacağı belli olacak. Zamanı belli olacak. Bu kendimiz hazırlıkları yaptıktan sonra karşılıklı görüşerek son şekli verilecek ve kamuoyuna açıklanacak. Burada diyaloglar iyi yürüyor. İmralıyla bizim teşkilatımızın görüşmeleri HDP milletvekillerinin ziyaretleri devam ediyor. HDP milletvekileri, Kandil'le başka yerlerle görüşüyorlar. Biz siyaset kisimiyle benim başkanlığımda üçlü hayat olarak bir araya geliyor ve bunları değerlendiriyoruz" dedi

Bu dilaloglar yürürken alanda istenmeyen bazı sorunların olduğunun altını çizen Atalay, çözüm süreci konusunda herkesten hassasiyet beklediklerini ifade etti. Atalay konuşmasını şöyle sordürdü:

MİLİTAN GENÇLER HALKA BASKI YAPIP, HARAÇ İSTİYOR

"Örgüt kesiminde, örgütü temsil ediyor, etmiyor ayrı bir şey. Ama militan gençler vatandaşlara baskı yapıyor, haraç istiyor, oy kullanma konusunda baskı yapıyor. Bunlar yanlış bir şey kazandırmaz ve çözüm sürecine zorluklar getirir. Bunlar olurken jandarma polis müdahale eder. Çözüm süreci var müdahale etmeyin asla demiyoruz. Hiç bir gerekçesi olamaz bu olayların. Türkiye'nin neresinde müdahale ediliyorsa burada da müdahale edilir.Kimse vatandaşı tehdit edemez, haraç alamaz. Bunu yapanlar kendilerini sorgulasın. Onlar çözüm sürecini zedeler. Eskiden jandarma devletin güvnelik birimleri veya görevlileri bu bölgede aynı baskıları uygularmış. Bölgedekiler içten içe delvete kızardı. Şimdi aynı baskıyı militanlar uyguluyor. Vatandaş oraya korkusundan birşey demiyor. Belediye başkanı milletvekili seçmiyorsuz. Bırakın vatandaş özgürce oyunu kullansın. Hükümet olarak ne devlete yanlış yaptırırırız, ne de vatandaşa yanlış yapanlara izin veririz. Devletten çok devletçi olarak, örgütten çok örgütçü olarak çözüm sürecini yürütemezsiniz. Nerede yanlış varsa bunu söyleyecek. Başka türlü sorunları çözemeyiz. Bunu HDP milletvekilli arkadaşlarla görüşürken söylüyoruz. Bölge insanı çözüm sürecine büyük destek veriyor. Türkiye'nin her yerine şehitler gitmiş. Zaman zaman eleştiriler alıyorduk. Ama şimdi herkes yürüsün diyor ve destek veriyor. Sizlerin sahiplenmesi bizim için çok önemli. "