Baro, HDP'ye Yönelik Saldırıları Kınadı

Aralarında Şanlıurfa, Diyarbakır, Adıyaman, Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Tunceli, Hakkari, Iğdır Kars, Mardin, Muş, Siirt, Şırnak, Van ve Ardahan-Kars Barosunun bulunduğu toplam 15 ilin barosu Halkların Demokratik Partisi (HDP)'nin seçim bürolarına ve mitinglerine yönelik yapılan saldırıları ile ilgili ortak açıklama yaptı.

Urfa Barosu ise adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada açıklamayı okuyan Urfa Barosu Başkanı Hikmet Delebe, seçme ve seçilme hakkının temel insani haklardan biri olduğunu hatırlatarak "Halk iradesinin hiçbir etki altında kalmadan hür bir şekilde sandığa yansıması da seçme ve seçilme hakkının vazgeçilemez temel unsurudur" dedi.

Seçim güvenliğinin iki aşamadan oluştuğunu belirten Delebe, "Birinci aşama siyasi partilerin ve adaylarının hiçbir engelle ve provokasyon ile ve halk üzerinde algı operasyonu yapmaya dönük bir faaliyete uğramadan eşit şartlarda seçim çalışmalarına katılmasıdır. İkinci aşama ise halkın iradesinin sandığa ulaşması, oyun kullanılması, sandığın açılmasının hilesiz ve dürüst bir ortamda gerçekleştirilmesidir. Seçim güvenliğini sağlama görevi hükümet ve yüksek seçim kuruluna aittir.7 Haziranda yapılacak Genel Seçimler öncesi Halkların Demokratik Partisi stantlarına, parti binalarına, mitinglerine yaklaşık 60' ye yakın saldırılar yapılmış ve son olarak da Adana ve Mersin ilinde HDP Parti il binalarına eş zamana bombalı saldırılar sonucunda Adana'da 2 sı ağır 3 kişi yaralanmıştır" sözlerini kullandı.

'SALDIRI DEMOKRASİYE YAPILMIŞ BİR SALDIRIDIR'

Fail veya faillerin bir an önce yakalanarak adalet önünde yargılanması gerektiğini de sözlerine ekleyen Delebe açıklamayı şöyle sürdürdü: "HDP'nin seçim bürolarına yapılan bu saldırılar, demokrasiye, halkın iradesine, seçme ve seçilme hakkına yapılan haince bir saldırı olup bölge baroları olarak bunu kınıyoruz. Hükümetten ve adli makamlardan acilen fail ya da faillerin yakalanmasını istiyoruz. Faillerin acilen yakalanıp yargı önüne çıkartılmaması halinde bu durumun yeni provokasyonlara da yol açacağı endişesini taşıyoruz. Halkların Demokratik Partisi stantlarına, parti binalarına, mitinglerine yapılan 60' ye yakın saldırının faili yakalanmış olsaydı bu gün Adana ve Mersin Hinde HDP Parti binalarına bombalı saldırıların olmayacağı kanaatindeyiz. Yine siyasi aktörlerin ve devlet gücünü kullananların söylemlerinin bu saldırılara davetiye çıkardığı kanaatini taşıyoruz.

Bu sebeple hükümeti ve Yüksek Seçim Kurulunu seçim güvenliğinin sağlanması ve seçimin özgür ortam da ve eşit şartlarda yapılması için göreve davet ediyoruz. Yine siyasi partilerin önde gelenlerini ve devlet gücünü kullanan herkesi toplumu ayrıştıran ve ötekileştiren nefret dilini kullanamamaya davet ediyoruz."
(Kaynak: Gazeteipekyol)