Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, terör örgütünün sınır dışına çıkmasıyla ilgili, "Süreç takibimiz altındadır ve bizim için sonuç önemlidir. Bu sonuca yaklaştığımızı hissediyoruz. Ama şu gün, şu saat, şu görüntü itibarıyla bu yapılıyor diyecek noktada değiliz" dedi.
Arınç, Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ve Anadolu Ajansı organizasyonuyla Arap ülkelerinden gelen gazeteci heyetini Başbakanlık Merkez Bina'da kabul etti.
Kabulde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, terör örgütünün bugün sınır dışına çıkacağı yönündeki bazı açıklamalar hatırlatılarak bu konuda somut veri olup olmadığının sorulması üzerine, süreçten beklentilerinin, terör örgütünün eylem yapmaması, ülke dışına çıkması ve silahları tamamen bırakması olduğunu söyledi.
Birinci aşamanın gerçekleştiğini, şimdi silahlı unsurların yurt dışına çıkmasının söz konusu olduğunu belirten Arınç, şöyle devam etti:
"Bu konuda Kandil'in kendi takvimi, belirlediği tarihler olabilir. Biz Milli İstihbarat Teşkilatımız aracılığıyla bunun gerçekleşip gerçekleşmediğini, ne gün hangi saat başladığını takip ediyoruz. Ancak 'bu başladı, işte görüntüler' diye bilgi sunmam mümkün değil. Tabii ki takip altındadır ve bunun elbette arzu ettiğimiz istikamette sonuçlanması bizim hedefimizdir. Mesele sonuçlandığında herhalde bunu ifade edecek Sayın Başbakanımızı veya bizi karşınızda bulacaksınız. Süreç takibimiz altındadır ve bizim için sonuç önemlidir. Bu sonuca yaklaştığımızı hissediyoruz. Ama şu gün, şu saat, şu görüntü itibarıyla bu yapılıyor diyecek noktada değiliz."
Arınç, bir gazetecinin, Anayasa Uzlaşma Komisyonunun çalışmalarıyla ilgili sorusu üzerine, "Bu soruyu bana eski Meclis Başkanı sıfatıyla soruyorsun herhalde ama Meclisin yeni bir başkanı var, ikinci yılını doldurmak üzere. Adı da Sayın Cemil Çiçek. Bu sorunun tam adresi, iadeli taahhütlü Sayın Cemil Çiçek'tir" ifadesini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, terör örgütünün sınır dışına çıkmasına ilişkin sözlerinin hatırlatılmasına karşılık da Arınç, "Değerlendirmeye gerek yok. Bunlar yeni şeyler değil, bayatlamış ifadelerdir. Biz, neyi, nasıl yapacağımızı çok iyi biliyoruz, Sayın Bahçeli'den çok daha fazlasını" diye konuştu.
-Milletvekilleriyle ilgili teklif-
Milletvekilleriyle ilgili teklif üzerinde TBMM'deki tüm partilerin uzlaşmasının eleştirilere neden olduğunun söylenmesi üzerine Arınç, şu andaki veya önceki dönem milletvekillerinin kendilerine ait özel bir kanunları bulunmasının doğal olduğunu söyledi.
AB ülkelerinde milletvekillerinin özlük hakları ve sosyal konumlarıyla ilgili konularda düzenlemeler bulunduğuna dikkati çeken Arınç, "TBMM üyelerinin de kendilerine has bir kanunla bu yetkilerinin, sorumluluklarının, özel halleri ve durumlarının tespit edilmesinde fayda vardır" değerlendirmesinde bulundu.
Milletvekilleri için geçmişte çıkarılan kanunun defalarca değişikliğe uğrayarak tanınmaz hale geldiğini ifade eden Arınç, şunları kaydetti:
"Eğer milletvekillerine has özel bir kanun çıkacak ve özel bir düzenleme yapılacaksa bunu uygun görmek lazım ancak bu kanun içerisinde neler geliyor, neler getiriliyor bunu elbette kamuoyu da tartışır, Meclis Genel Kurulu da tartışır. Yani bir kısmı 'yok bu kadar da olmaz' diyebilir, bir kısmı 'ne kadar doğru haklı' diyebilir. Nihayet Meclis Genel Kurulu gündemine hakimdir, peşinen suçlama yapmaya da gerek yoktur. Unutmayın ki bundan 5-6 ay önce yine Meclis'te bütün partiler arasında bir konsensüs oluşmuş, milletvekillerinin maaşları ve sağlıkla ilgili konular Sosyal Güvenlik Kanununun bir maddesinde değişiklik yapılarak gerçekleştirilmişti. İşin içerisinde CHP, MHP, AK Parti ve BDP 'evet' dediğine göre Meclis'te böyle bir uylaşmanın, oydaşmanın meydana gelmiş olması herhalde önemlidir. Bakınız o gün yapılanlardan bugün bir tek eleştiri bile kalmadı, bugün getirilmek istenen de bugün eleştiriliyorsa yarın unutulacak demektir."
Aslolanın doğru bir düzenlemenin yapılması ve milletvekillerinin görevlerini yapmalarıyla ilgili usul ve esasların yeniden belirlenmesi olduğunu dile getiren Arınç, işin ikinci boyutunun ise çok daha önemli olduğuna dikkati çekti.
Parlamentodaki 4 siyasi partinin daha önce belirli konularda olduğu gibi böyle bir konuda birleşebildiğine işaret eden Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Peki bunlar yapılıyor da niçin Anayasa Uzlaşma Komisyonu kendi görev alanıyla ilgili olarak yeni bir anayasa yapımı konusunda bir araya gelmiyor veya oydaşmıyor veya diyelim ki bu çözüm süreciyle ilgili gelişmeler konusunda bütün siyasi partiler Türkiye'nin gerçeklerini çok iyi bildiklerine göre niye fikir birliği beraberliği yapmıyorlar da iktidarı alabildiğine eleştiriyorlar- Yani ben milletvekilleriyle ilgili 4 partinin iştirakiyle getirilen teklifin, Türkiye'nin temel konularıyla ilgili de bir beraberliğe dönüşmesini arzu ederim. Burada bunu yapıp da diğer konularda yapmamak biraz garip kaçabilir."
- İsrail ile tazminat görüşmeleri-
Arınç, İsrail'in, Mavi Marmara saldırısıyla ilgili Türkiye'den özür dilemesinin ardından başlatılan tazminat görüşmelerine ilişkin sorular üzerine, İsrail'den dönen heyetle bugün görüşeceğini belirterek, heyetin, görüşmelerin olumlu geçtiğini, bazı mutabakatların sağlandığını ancak henüz sonuçlanmadığını ifade ettiklerini anlattı.
Arınç, "İsrail ile tazminat konusundaki çalışmalarımız henüz sonuçlanmış değildir. Önemli birkaç noktada karşılıklı mutabakat henüz hasıl olmamıştır. Bunun, toplantı yapmaya gerek duyularak mı, gerek duyulmadan mı biteceği konusunda ben heyetle görüştükten sonra sizlere ayrıca bilgilendirme yaparım" diye konuştu. - ANKARA
Son Dakika › Güncel › Başbakan Yardımcısı Arınç, Soruları Yanıtladı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?