Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, erken seçim iddialarına ilişkin, "Seçimler 2019'da, vaktinde yapılacaktır. Erken seçim yapma AK Parti döneminde zaten olmamıştır. Bundan sonra da olmayacaktır." dedi.
Bozdağ, TRT Haber'de katıldığı programda, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
Bir soru üzerine Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın samimi olduğunu, olduğu gibi de göründüğünü belirtti. Erdoğan'ın halk tarafından sevilmesinin bir başka nedeninin de halkı hiç aldatmaması olduğunu söyleyen Bozdağ, Erdoğan'ın bir konuşmasında kullandığı "racon" kelimesini ne anlamda kullanıldığının herkes tarafından bilindiğini dile getirdi.
Bozdağ, "Sizin adınıza birisi bir şey yapıyor veya bir kişiye, gruplara karşı bir şeyler söylüyor ama sizin bundan haberiniz yok. 'Birisine bir şey söyleyeceksem ben söyleyeyim,' Sayın Cumhurbaşkanımız onu ifade ediyor, 'Benim adıma konuşulacaksa ben kendim konuşurum.' Parti, iktidar adına konuşacaksa orada da konuşacaklar belli." ifadesini kullandı.
Kendi siyasetlerinde her kafadan bir ses çıkmayacağını aktaran Bozdağ, parti, hükümet, cumhurbaşkanı adına konuşacakların belli olduğunu kaydetti.
Erdoğan'ın, "başka kişilerin söylediklerinin partiye, cumhurbaşkanına, iktidara atfedilerek değerlendirme yapılmamasını" ifade ettiğini vurgulayan Bozdağ, bunun da Erdoğan'a yakışan bir tutum olduğunu söyledi.
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "Sayın Cumhurbaşkanımız halkın kendinden beklediğini yapmıştır. Atlet giyerek değil halkın yaptığı gibi yaparak yapmıştır." değerlendirmesinde bulundu.
"Seçimler vaktinde yapılacaktır"
Erken seçim iddialarının sorulması üzerine Bozdağ, AK Parti'nin, seçimlerin zamanında yapıldığı iktidar dönemlerini ifade ettiğini belirtti.
Bozdağ, seçimlerin öne alınması gibi bir durumun söz konusu olmadığını vurgulayarak, "Seçimler 2019'da, vaktinde yapılacaktır. Erken seçim yapma AK Parti döneminde zaten olmamıştır. Bundan sonra da olmayacaktır." diye konuştu.
Kamu çalışanlarının ve memur emeklilerinin 2018 ve 2019 yıllarındaki mali ve sosyal haklarını içeren 4. Dönem Toplu Sözleşmesi'nin imzaladığının hatırlatılması üzerine Bozdağ, memurlara daha çok imkan verilmesinin arzu edildiğini belirtti.
Bozdağ, kamu çalışanları adına toplu görüşmeleri yürüten sendikaya ve diğer paydaşlara hükümetin görüşlerinin, ekonomik durumun, bütçe imkanlarının aktarıldığını bildirdi.
Bütün imkanların zorlanarak azami bir iyileştirmenin yapıldığını anlatan Bozdağ, AK Parti iktidarları döneminde çalışanların enflasyonun altında bir ücret almadığını söyledi.
Sözleşmenin hayırlı olması temennisinde bulunan Bozdağ, 2002'de ortalama memur maaşının 578 lira olduğunu anımsatarak, bu rakamın zamdan önce 3 bin 277 lira olduğunu aktardı. 2002'de 392 lira olan en düşük memur maaşının bugün 2 bin 721 lira olduğunu bildiren Bozdağ, yüzde 96 reel artış yaşandığını dile getirdi.
Bozdağ, 2002'de 184 lira olan asgari ücretin bu yıl bin 404 lira olduğunu söyledi.
"2018-2019 toplu görüşmeleri sonucunda varılan mutabakatın Türkiye'nin ekonomik dengeleriyle uyumlu, gerçekçi, yapılabilir, azami sınırları içerdiğini düşünüyorum." ifadesini kullanan Bozdağ, mutabakatın hayırlı olmasını temenni etti. Bozdağ, "Bir memnuniyetin olduğunu çalışanlardan gördüğümü ifade etmek istiyorum." diye konuştu.
Bozdağ, taşeron işçilere kadro verilmesinin seçim beyannamesinde ve hükümet programında olduğunu hatırlattı.
Bu konuda ilgili bakanlıkların çeşitli toplantılar yaptığını aktaran Bozdağ, çalışılması istenen konularda ilgili de bakanlıkların birlikte çalıştığını, çalışmaların belli bir noktaya geldiğini, önümüzdeki yasama yılında atılması gereken adımın atılacağını bildirdi.
"Arama, fiilen kullandığı telefondan yapılıyor"
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) sözde "hava kuvvetleri imamı" Adil Öksüz'ün ABD Konsolosluğundan aranmasıyla ilgili soru üzerine Bozdağ, Öksüz'ün üzerine kayıtlı iki numara bulunduğunu söyledi.
Söz konusu numaralardan birisinin Öksüz tarafından kullanıldığını, diğer hattın ise fiilen Öksüz tarafından kullanılmadığını belirten Bozdağ, şöyle devam etti:
"Konsolosluktan yapılan arama, fiilen kullandığı telefondan yapılan arama. Şimdi burada merak edilen soru şu? ABD Konsolosluğu fiilen kullanılan bu numarayı nereden biliyor? Numara üzerine kayıtlı gözüküyor ama fiilen kullandığı numara o. İki tane telefon var, yanında olan telefon o. Diğer telefon yanında değil. Başkası muhtemelen kullanıyor veya kullanmıyor da olabilir ama fiilen kullandığı telefon bu. İlginçtir, en son arayan numara da ABD Konsolosluğu, oradan aranıyor. Başka arama da yok. Elçiliğe vize müracaatı var mı? Varsa müracaatta beyanda bulunduğu numaralar vardır. Orada bir numara mı beyan etmiş, iki numara mı beyan etmiş? Beyan ettiği numara Adil Öksüz'ü aradıkları numara mı, yoksa başka numara mı? Bunun açıklığa kavuşması lazım. Vize müracaatı varsa o müracaata ait evrakın açıklanması lazım. O evrakta hangi numarası var, onun açıklanması lazım. Üzerine kayıtlı iki numara var, fiilen birini kullanıyor. ABD Konsolosluğundan yapılan aramada fiilen kullandığı telefon aranıyor. O telefonu fiilen kullandığını nereden biliyor?"
Soruların açıklığa kavuşturulması gerektiğine dikkati çeken Bozdağ, milletin sorduğu sorulara net cevaplar verilmesinin birtakım senaryoları ortadan kaldıracağını söyledi.
Resmi Gazete'de aralarında FETÖ lideri Fetullah Gülen'in de bulunduğu 130 kişi hakkında vatandaşlıktan çıkarılmaya yönelik ilanla ilgili sürenin 5 Eylül'de sona ereceğinin hatırlatılması üzerine Bozdağ, vatandaşlıktan çıkarma yetkisinin Bakanlar Kurulunun takdirinde olduğunu anımsattı.
Bozdağ, Bakanlar Kurulunun bir karar aldığında vatandaşlıktan çıkarılmanın olabileceğini, alınmadığı takdirde vatandaşlıktan çıkarmanın gerçekleşmeyeceğini sözlerine ekledi.
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › Başbakan Yardımcısı Bozdağ: (2) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?