Başbakan Yıldırım Birbirimizi Üzmeye, Ayrışmaya Hiç İhtiyaç Yok

Başbakan Binali Yıldırım

Ülkemizde o kadar güzel şeyler varki. O kadar paylaşacak şeyler varki; Birbirimizi üzmeye, ayrışmaya hiç ihtiyaç yok. Paylaşacak çok şeyimiz var. Ülkemizin geleceği çok parlak. Onun için terör örgütünün telkinlerine gençlerimiz asla ve asla itibar etmesinler.

Haber Erhan TEKTEN Kamera Yaşar KAÇMAZ İstanbul DHA

Başbakan Binali Yıldırım karne dağıtımın ardından okulun bahçesinde basının sorularını yanıtladı. Kasımpaşa'daki Piri Reis Ortaokulu'ndaki törenin ardından bahçede soruları yanıtlayan Başbakan Yıldırım, okuluna geldiğini, sınıfına gittiğini, sırasını oturduğunu belirterek, 48 yıl önce yaşadığım o güzel günleri hatıladım. Anlatması zor bir duygu. Hakikaten çok güzel bir duygu. dedi. Bir basın mensubunun 'Nasıl bir öğrenciydiniz sorusunu ise esprili bir şekilde Orayı karıştırma, fena değil diyerek cevapladı.

Başbakan Yıldırım Öğrencilerle tavsiyelerde bulundunuz mu Öğrencilerle neler paylaştınız sorusunu ise şöyle yanıtladı; Öğrenciler çok ilmi nutuklar sevmez. Öğrenciler onların dünyasında anlam ifade eden sözlere kulak asarlar. Onlara Türkiye'nin geleceğinin gençlere ait olduğunu; bunu bilmeleri gerektiğini söyledim. Benim onlar için bir örnek olabileceğimi ifade ettim. Ben de burada sizin olduğunuz sıralardaydım. Azmedince, çalışınca, Allah nasip ediğince bütün istedikleriniz olabiliyor. Yeter ki azmedelim. Kararlılıkla çalışalım çabalayalım. Ülkemizde o kadar güzel şeyler varki. O kadar paylaşacak şeyler varki; Birbirimizi üzmeye ayrışmaya hiç ihtiyaç yok. Paylaşacak çok şeyimiz var. Ülkemizin geleceği çok parlak. Onun için terör örgütünün telkinlerine gençlerimiz asla ve asla itibar etmesinler. Onlar bizim geleceğimiz. Onların geleceğini hazırlamak da bizim görevimiz. Boynumuzun borcu. Hükümet olarak, Milli Eğitim Bakanlığımız olarak gençlerimizin en güzel şekilde yetiştirilmesi için her türlü imkan, her türlü fedakarlık yapılacak çünkü bunun telafisi yok. Bu yaşlarda öğrencilerimiz öz güvenini kazanırsa, modern çağın gerektirdiği bilgiyle, beceriyle, tecrübeyle donatılırsa, büyük Atatürk'ün bize işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesine gençlerimizle emin adımlarla gitme fırsatını yakalamış oluruz.