Bdp: Tuncel Hakkındaki Yargıtay Kararı Demokratik Siyaset Hakkına Bir Saldırıdır

BDP, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin HDP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel'e terör örgütü üyeliğinden verilen 8 yıl 9 aylık hapis cezasına tepki göstererek, "Sayın Sebahat Tuncel hakkındaki hukuki dayanağı olmayan hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmış olması siyasi bir karardır" açıklamasında bulundu.

BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak ve BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş tarafından yapılan açıklamada, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'e ceza verilmesine gerekçe gösterilen suçun tamamen düşünce ve demokratik siyaset özgürlüğü kapsamında olduğu belirtilerek, "Halkın seçilmiş temsilcisi hakkında verilen bu haksız ve hukuksuz kararı bozması gereken Yargıtay'ın tam tersine onama yoluna gitmiş olması, demokratik siyaset hakkına yönelik bir saldırıdır. Tuncel, bir kadın siyasetçidir. Verilen karar bu yönüyle aynı zamanda kadının demokratik siyaset içerisindeki rolüne yönelik de bir saldırı olarak ortaya çıkmaktadır" ifadelerine yer verildi.

-"YARGI, ROBOSKİ KATLİAMININ SORUMLULARINDAN HUKUK ÖNÜNDE HESAP SORMADI"-

Açıklamada, alın karaların siyaset alanına müdahale niteliği taşıdığı belirtilerek, "Bu kararların alınmasında Terörle Mücadele Kanunu'na, düşünce örgütlenme ve siyaset özgürlüğü önünde engel teşkil eden TCK'ya sahip çıkan, her defasında Kürt siyasetçileri hedef göstererek yargıyı göreve çağıran siyasi iktidarın tutumu da teşvik edici olmuştur" denildi.

Bu kararların adalete ve hukuka olan güveni yok ettiği savunulan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Roboski katliamının üzerinden iki yıl geçmesine rağmen tek bir sorumludan hukuk önünde hesap soramayan yargının, konu muhalif demokratik siyasetçiler olunca cezalar yağdırması, dava üstüne davalar açması, halen tutuklu milletvekillerini ve siyasetçileri serbest bırakmaması, bu ülkedeki hukuksuzluğun, adaletsizliğin, çifte standardın en açık göstergesidir." Tuncel hakkında verilen bu kararı hukuki ve meşru bulmadıklarını belirten Kışanak ve Demirtaş, "Demokratik kamuoyu ve halkımız bilmelidir ki; demokratik siyaset hakkını engellemeye yönelik bu tür hukuk dışı kararlar ve baskılar karşısında sessiz kalmayacağız, demokratik zeminde mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Bu noktada tüm demokrasi güçlerini de duyarlı olmaya ve ortak tavır almaya çağırıyoruz."