BM'de konuşan Pakistan Başbakanı Navaz Şerif, Filistin devleti bayrağının Birleşmiş Milletler (BM)' de göndere çekilmesine ilişkin, "Bu sadece birinci adım. Filistin'in BM'ye tam üyeliğini sabırsızlıkla bekliyoruz" dedi.
Şerif, BM Genel Kurul'unda yaptığı konuşmada, Filistin ve Keşmir'in yabancı güçler tarafından işgal altında olduğunu hatırlatarak, buralarda yaşayan Müslümanların ayrımcılığa uğradığını ve eziyet çektiğini söyledi.
Şerif sözlerini şöyle sürdürdü:
"Filistin bayrağının göndere çekilmesinden gurur duyuyoruz. Bu sadece birinci adım. Filistin'in BM'ye tam üyeliğini sabırsızlıkla bekliyoruz. Müslümanlar dünyada mücadele içindeler. Filistin ve işgal altındaki Keşmir'de Müslümanlar eziyet görüyor ve ayrımcılığa uğruyorlar. Aşırılıkçı ideolojilere karşı durulmalıdır. Filistin ile İsrail arasındaki iki devlet temelindeki barış yolu, işgalci gücün uzlaşmaz tutumu nedeniyle her zamankinden daha uzaktadır ve Filistin trajedisi daha da yoğunlaşmıştır. Uluslararası toplum Müslümanlara karşı yapılan adaletsizlikleri düzeltmelidir "
Güvenlik Konseyi'nin yapısına eleştiri
Navaz Şerif konuşmasında BM Güvenlik Konseyi'nin yapısına da eleştirilerde bulundu. Konseyin daha şeffaf olması gerektiğini ifade eden Şerif, "Tüm üye ülkelerin çıkarlarını eşit düzeyde yansıtan bir yapının konseye hakim olması gerekir" dedi.
Alınan kararları veto etme yetkisine sahip sadece beş üyenin yer aldığı konseyin seçkinler kulübü hüviyetinden arınması gerektiğinin altını çizen Şerif, "Güvenlik Konseyi'nin güçlü ve ayrıcalıklıların kulübü olmasını değil, daha demokratik, daha temsili yüksek, hesap verebilir ve şeffaf olmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Afganistan ve Hindistan ile ilişkiler
Ülkesinin Afganistan ile olan ilişkilerine de değinen Şerif, bu ülkede geçtiğimiz yıl kurulan ulusal birlik hükümetinin ardından ilişkilerde pozitif bir sürece girildiğini belirtti.
Afganistan'da hükümet ile Taliban örgütü arasındaki barış görüşmelerini kolaylaştırmak için ülkesinin yoğun bir biçimde efor sarf ettiğini dile getiren Şerif, şunları kaydetti:
"Afgan hükümeti ile Taliban arasındaki diyalog süreci başlangıçta çok olumluydu ancak bazı gelişmeler maalesef sürecin durmasına neden oldu. Kesinlikle tasvip etmediğimiz ve kınadığımız militan saldırıları yoğunlaştı. Ancak Afganistan ihtiyaç duyduğu taktirde Pakistan, barışın gelmesi için işbirliği yapmaya devam edecektir."
Konuşmasında ülkesinin kuruluşundan bu yana gerginlikler ve kimi zamanda Keşmir bölgesi nedeniyle savaşlar yaşadığı komşusu Hindistan ile olan ilişkileri ve Keşmir sorununa yönelik olarak şunları dile getirdi:
"BM Güvenlik Konseyi'nin çözümleri uygulanamamıştır. 1997 yılında Hindistan ile çok taraflı görüşmelere başlandığında da Keşmir ve barış ile güvenlik başlıkları masadaydı. Ancak Keşmir'de yaşayan kuşaklar sadece verilen sözlerin tutulmadığına ve acımasızca zulme şahit oldular. Hindistan'a dört başlıkta teklifte bulunuyorum ki iki ülke gerginliklerin daha fazla yükselmesini önlemelidir. Bunlar, Keşmir sınır hattında 2003 yılında imzalanan ateşkes anlaşmasına uyulmalı, hiç bir koşulda güç kullanılmaması noktasında anlaşılmalı, Keşmir'in militarize edilmiş halinden geri adım atılmalı, Siaçen buzulunda karşılıklı olarak güçlerin geri çekilmesinde anlaşılmalı şeklindedir."
İngiltere'den 1947 yılında bağımsızlıklarını kazanan Hindistan ve Pakistan, Keşmir nedeniyle 1948, 1965 ve 1971'de savaşa girmişti. Hindistan, Pakistan'ı, kontrolü altında bulunan Cammu Keşmir bölgesinde saldırı düzenlemeleri için direnişçilere silah desteği vermekle suçluyor.
Keşmir'in Pakistan'a bağlanmasını isteyen grupların 1989'dan bu yana bölgede devam eden silahlı eylemlerinde 70 binden fazla kişinin yaşamını yitirdiği sanılıyor. Hindistan'ın, Keşmir'in kontrolünü sağladığı bölgede 500 bin asker bulundurduğu biliniyor.
Son Dakika › Güncel › Birleşmiş Milletler (Bm) 70. Genel Kurulu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?