CHP'li Tezcan'dan Ortadoğu Yorumu

Chp Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Balıkesir'de parti toplantısında yaptığı konuşmada, ülkenin tüm uyarılara rağmen Ortadoğu'daki terör bataklığının ortasına daldığını ileri sürdü. Tezcan, "Bugün diplomatlarımıza doğrultulan silahlar, bu hükümetin verdiği silahlardır. Recep Tayyip Erdoğan'ın gönderdiği silahlardır. 'Şeytanla iş tutan cehenneme hazır olsun' diye bir söz vardır. Ortadoğu'da şeytanla iş tutmaya başlarsanız, Ortadoğu cehenneminin orta yerine düşersiniz. Şimdi, en azından bugün gelinen bu noktada, hızla bu yanlış dış politikayı terk etme zamanıdır" dedi.

CHP'nin Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi gerçekleştirdiği bölge toplantılarının 11'incisi Balıkesir'de düzenlendi. Karesi AVM salonunda yapılan toplantıya Çanakkale, Bursa ve Yalova'dan milletvekilleri, belediye başkanları, il başkanları ve partililerin katıldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, Balıkesir milletvekilleri Namık Havutça, Haluk Ahmet Gümüş ve Ayşe Nedret Akova, Çanakkale milletvekilleri Serdar Soydan ve Ali Sarıbaş, Bursa milletvekilleri Aykan Erdemir, İlhan Demiröz ve Turhan Tayan, Yalova Belediye Başkanı CHP'li Vefa Salman, Çanakkale Belediye Başkanı CHP'li Ülgür Gökhan, Bandırma Belediye Başkanı CHP'li Dursun Mirza, Manyas Belediye Başkanı CHP'li Tancan Barçın, CHP Yalova İl Başkanı Özcan Özel, CHP Balıkesir İl Başkanı Muzaffer Mavuk ve çok sayıda partili toplantıya katıldı.

Açılış konuşmasını yapan CHP İl Başkanı Muzaffer Mavuk, Yalova seçimini kazanan Belediye Başkanı Vefa Salman'ı alkışlatırken, "Bu seçimde ilk mermiyi Yalova'da attık, bunu Cumhurbaşkanlığı seçiminde de sürdüreceğiz" dedi.

TEZCAN'DAN MUSUL DEĞERLENDİRMESİ

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Tezcan, ülkenin her gün yepyeni ve herkesi fazlasıyla üzen bir olayla uyandığını anımsattı. IŞİD'ın Musul'da konsolosluğu ele geçirmesini eleştiren Vekil Tezcan, şunları söyledi:

"Biz ısrarla hükümet yetkililerine 'Ortadoğu bataklığına Türkiye'yi sokmayın' dedik. 'Ortadoğu'da güçlü devletler, devlet niteliğinde siyasal otoriteler ortadan kalktığı zaman yerini kimin dolduracağı belli olmaz' dedik. Suriye'de, Irak'ta ve şimdi yaşanan tabloda bir yanda El-Kaide, El-Nusra, El-Kaide'nin uzantısı IŞİD ve etnik kimlik siyaseti üzerinde Ortadoğu'daki terör bataklığının ortasına göbeğinden dalmış bir Türkiye var. Bugün diplomatlarımıza doğrultulan silahlar bu hükümetin verdiği silahlardır. Recep Tayyip Erdoğan'ın gönderdiği silahlardır. Günlerden bu yana bu eli kanlı terör örgütünü 'Ortadoğu politikasında aktif pozisyon alacağız' diye Türkiye'de eğiten bu hükümet değil mi? Türkiye'deki sığınmacı ya da mülteci kampları diye kurdukları kamplarda, esasen dışarıya kapatıp eğitim kampına dönüştüren bu hükümet değil mi. Bizim milletvekilimiz Hatay'da gidip 'ben bu kampı gezeceğim' dediği zaman o kampın kapılarını CHP'li milletvekillerine niye kapattılar. İnsani yardımın olduğu ve sığınmacıların barındırıldığı bir kampın kapısı ülkenin milletvekiline neden kapatılır. O insanların eline silah verip orada bir ordu oluşturursan, orasını bir eğitim kampı haline getirirsen, ancak o zaman kapatırsın. Korktuğun bir şey, sakladığın bir şey vardır."

Hükümetin ortadoğu politikasını değiştirmesi gerektiğini söyleyen Tezcan, "Ortadoğu'da El-Kaide, IŞİD, El-Nusra gibi ne yazık ki bu çetelerle Türkiye hükümetini kontrol eden çete ittifak yapmıştır. Liderleri Türkiye'de eğitilmiştir. Ellerine silahlar buradan gönderilmiştir, sınır kalbura çevrilmiştir ve bugün Türkiye Ortadoğu bataklığının hedefi haline gelmiştir. 'Şeytanla iş tutan cehenneme hazır olsun' diye bir söz vardır. Ortadoğu'da şeytanla iş tutmaya başlarsanız, Ortadoğu cehenneminin orta yerine düşersiniz. Şimdi, en azından bugün gelinen bu noktada, hızla bu yanlış dış politikayı terk etme zamanıdır. Hükümeti uyarıyoruz, dikkatlerini çekiyoruz. Bir musibet bin nasihatten iyidir. Daha önce birçok şeyi yaşadık. Ne diyordu Dışişleri Bakanı, Emevi Camii'nde namaz kılma hesabındaydı. Emevi camiinde namaz kılma hesabı gütmek yerine Sultanahmet Camii'nde huzurla namaz kılmakla yetinmeyi bileceksin. Dünyada işgalci anlayışla bölgeleri kontrol etmeye kalktığın andan itibaren uluslararası paylaşımda emperyalist bir anlayışla ya taşeron ya da onun bir parçası, aktif bir aktörü olacağım diye düşündüğünde, kendi ülken içerisindeki 72 milletin birbiriyle çatışacağı bir maceranın içerisine düşersin" dedi. Türkiye'nin cumhurbaşkanlığı seçimi sürecine doğru gittiğini anımsatan Tezcan, Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'yi bir diktatörlüğün pençesinde kıvranır hale sürüklemeye çalıştığını iddia etti. Tezcan, sözlerini şöyle sonlandırdı:

"İşte bu tablo içerisinde her zamankinden daha fazla demokrasiye, hukuk düzenine ve adalete ihtiyaç duyduğumuz günleri yaşıyoruz. Gençlerin özgür bir Türkiye özlemini yaşatacağımız, insanlarımızın huzur içerisinde, ekonomik kalkınmayla, sosyal, siyasal, toplumsal gelişmeyi dengeli ve bir arada yürüttüğü geleceği kurma görevi önümüzde duruyor. Bu çerçevede cumhurbaşkanı seçimlerinde Türkiye bu eşiği sağduyuyla aşacaktır. Yetki tecavüzü hevesi içerisinde olanların değil, denge ve suhulet, barış ve huzur hevesi içinde olanların hakim olacağı bir cumhurbaşkanlığı seçim süreci yaşayacağımıza inanıyorum, yaşamayı umuyorum." - Balıkesir