DHA YURT BÜLTENİ - 11 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 11

DHA YURT BÜLTENİ - 11

Uzungöl yolunda heyelan; ulaşım kontrollü sağlanıyorTrabzon'un Dernekpazarı ilçesinde meydana gelen heyelanda, turizm merkezi Uzungöl'e ulaşımın sağlandığı yol kapandı.

01.11.2019 13:18

Uzungöl yolunda heyelan; ulaşım kontrollü sağlanıyor

Trabzon'un Dernekpazarı ilçesinde meydana gelen heyelanda, turizm merkezi Uzungöl'e ulaşımın sağlandığı yol kapandı. Toprak ve kayalarla dolan yolda karayolları ekiplerince çalışma başlatılırken, ulaşım heyelanlı yolun yanında yapımı süren tünelden kontrollü sağlanıyor.

Trabzon'un Çaykara ilçesinde dünyaca ünlü turizm merkezi Uzungöl'e 30 kilometre mesafede bulunan yolda saat 23.00 sıralarında etkili sağanak yağışın ardından heyelan meydana geldi. Dernekpazarı ile Çaykara ilçesi arasındaki D 915 karayolu, Holo Boğazı mevkisinde yapımı süren tünellerin üst kısmında meydana gelen heyelanda; yamaçtan kopan toprak ve ağaç parçaları yolu trafiğe kapattı. İhbar üzerine bölgeye karayolları ve belediye ekipleri sevk edildi. Can kaybı ve yaralananın olmadığı heyelanda karayolları, belediye ve kaymakamlık ekipleri iş makinesi eşliğinde bölgede temizleme çalışması başlattı. Yapılan incelemeler ve alınan önlemelerin ardından, heyelanlı yolun çevresinde yapımında sona gelinen 2 tünelin biri, kontrollü olarak ulaşıma açıldı. Ulaşım tek şeritten kontrollü olarak sağlanırken, karayolları ekiplerince başlatılan çalışmanın sürdüğü belirtildi. Heyelana ilişkin Dernekpazarı Kaymakamlığı da, yazılı açıklamada bulunarak, kontrollü olarak ulaşım sağlanan tünelde sürücüler ve vatandaşlara, dikkatli olmaları konusunda uyarılarda bulundu.

'ALLAH KORUDU SON ANDA KURTULDUK'

Tatil için aracıyla Uzungöl'e giderken yolda heyelan olduğunu anlatan Fatih Başdemir, "Tatil için Uzungöl'e gidiyorduk. O bölgeye 5-10 dakika kala heyelan olmuş. Allah korudu heyelanın altında kalmaktan son da kurtulduk. Gece ekipleri yetkililer geldi. Sonra tüneli ulaşıma açtılar ve bizde yolumuza devam ettik" dedi.

PATLATMALAR HEYELANI TETİKLEDİĞİ İDDİASI

Heyelanın olduğu yerde tünel girişinde işletmesi olan Yılmaz Kumaş da, tünelde yapılan patlatmaların heyelanı tetiklediğini öne sürerek, "Tünel çalışması yapılıyor burada uzun zamandır. Sürekli ateşleme yapıyorlar. Dünde bu çalışmalar oldu. Zannediyorum ki o patlatmaların etkisi ile gevşeyen kayalar yağışın da etkisiyle yola düştü. Şans eseri kimse o esnada yoldan geçmiyordu. Şükür olası bir facia yaşanmandı" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Heyelan olan yamaçtan görüntüler

-Heyelanla yola yuvarlanan kayalardan detaylar

-Heyelanın kapattığı yoldan görüntü

-Heyelanın yenin yapılmakta olan tüneli yıkmış görüntüsü

-Araç tırafiğinin kontrollü şekilde sağllanmasından detay

HABER: SELÇUK BAŞAR KAMERA: ALEYNA KESKİN/DHA-TRABZON

================================

Bursa'da 16 araç birbirine girdi: 6 yaralı (2)

O ANLARI ANLATTILARBursa'da 16 aracın karıştığı, 6 kişinin yaralandığı kazaya karışan otomobil sürücüsü Ramazan Ayçiçeği, İnegöl ilçesinden Bursa şehir merkezindeki Şehir Hastanesi'ne hasta götürdüğünü söyledi. Ayçiçeği, "Virajı döndüğümde yukarıda 4-5 arabanın kaza yaptığını gördüm. Yavaşlamaya çalıştım ama mazot dökülmüş, yerin kaygan olmasından dolayı, hızımızı yavaşlatamadık, tabiri caizse bodoslama dediğimiz bir şekilde arabaların ortasına daldık. Çok şükür emniyet kemerlerimiz takılıydı, aracımızda hastamız da dahil olmak üzere ufak tefek yaralı 2 kişi var. Zaten ambülanslar ve polis ekipleri de olayın hemen ardından bölgeye geldi ve müdahale ettiler" dedi.Görgü tanığı Şaban Vatansever ise, kaza sonrasında panik yaşandığını belirterek, araçtakilerin yaşadığı korku ile camdan çıkmak istediklerini belirtti.

Görüntü dökümü;-Sürücü ve görgü tanığının açıklamaları-Kaza sonrası detaylarHaber: Hüzeyfe ÖZDEMİR/BURSA, - Kamera: Semih ŞAHİN/BURSA,

================================

HDP önündeki oturma eyleminde 2'nci ay geride kaldı

Diyarbakır'da, dağa kaçırılan çocuklarının bulunması için HDP il binası önünde oturma eylemi yapan ailelerin bekleyişinde 2'nci ay geride kaldı. Oturma eylemini 60'ncı günde de sürdüren aileler, zamanın kendileri için önemli olmadığını, çocukları gelene kadar eylemlerini sürdüreceklerini dile getirdi.

Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21) HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, 1 gün sonra, partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı. 60'ncı günde de eyleme katılan 55 aile, HDP il binası önündeki yerini aldı.

'BİZ BURADA OTURDUĞUMUZDA BİR UMUDUMUZ VAR'

Gaziantep'te oturan Şevket-Songül Altındaş çifti, vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm (24) için 5 Eylül günü oturma eylemi başlattı. Baba Şevket Altıntaş, oğluna kavuşmadan oturma eylemini bırakmayacağını ifade ederek, "2 ay değil, 20 yıl da olsa buradayız. Çocuklarımız için buradayız. Ümit ediyorum ki bir an önce bu iş çözülür biz de evimize, işimize, normal hayatımıza döneriz. Beklentilerimiz var. Niçin bir heyet kurulmuyor. HDP'nin veya hükümetin bir açıklama yapmasını bekliyoruz. Zaman bizim için önemli değil. Zaman, mekan, hava şartları ne olursa olsun biz buradayız. Burada beklentimizin sonunda çocuklarımız var. Biz burada oturduğumuzda bir umudumuz var. Biz burayı bırakırsak çocuklarımıza ihanet etmiş oluruz. Biz çocuklarımıza bu ihaneti yapmayız. Çocuklarımız için biz burada bekliyoruz. Umut ediyorum ki yetkililer veya HDP bir şeyler söylerler bize" dedi.

'ÇOCUĞUMU İSTİYORUM'

Mardin'in Derik ilçesinden gelen Emine-Şeyhmus Kaya çifti, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine dönerken, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başladı. Anne Emine Kaya da, HDP il binası önünden ayrılmayacağını dile getirerek, "Kış gelsin kar gelsin buradayız. Buradan gitmeyeceğiz. Çocuğum gelecek sonra gideceğim. Hiçbir şey istemiyorum çocuğumu istiyorum" diye konuştu.

EYLEME KATILAN AİLELER

1- Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde oturan Fevziye- Şahap Çetinkaya çifti, 30 Ağustos'tan beri haber alamadıkları, PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettikleri oğulları Süleyman (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemine başladı.

2- Diyarbakırlı Remziye Akkoyun, 4 yıldır kayıp olan oğlu Azad'ın (14) PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını söyleyerek, 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı.

3- Diyarbakır'da oturan Rauf- Ayşegül Biçer çifti, 10 aydır kayıp olan tek oğulları Mustafa (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı. Kanser hastası Ayşegül Biçer, oğlunun HDP aracılığıyla PKK'lı teröristlere götürüldüğünü iddia ediyor.

4- Mardinli olan ve Diyarbakır'da oturan inşaat işçisi Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, ramazan ayının ilk günü olan 5 Mayıs'ta ortadan kaybolan oğulları Yusuf'un (16) HDP'liler aracılığıyla düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını iddia ederek, 4 Eylül akşamı oturma eylemine katıldı.

5- Gaziantep'te oturan Şevket- Songül Altındaş çifti, vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm (24) için 5 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

6- Mersin'in Anamur ilçesinde yaşayan Rahime Uymaz, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 28 Temmuz 2015'te eşi ve kızının yanında PKK'lı teröristler tarafından aracından indirilerek, kaçırılan yeğeni polis memuru Sedat Yabalak (34) için oturma eylemine katıldı. Polis Sedat Yabalak'ın hasta annesi Ünzile Yabalak ise 8 Eylül akşamı Diyarbakır'a gelip nöbete başladı. Solunum hastası Ünzile Yabalak'a, PKK'lı teröristler tarafından 23 Eylül 1995'te şehit edilen Astsubay Murat Namdar'ın eşi Yıldız Namdar refakat ediyor.

7- Mardin'in Derik ilçesinden gelen Emine-Şeyhmus Kaya çifti, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine dönerken, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başladı.

8- Malatyalı Sadiye Özbey, 17 Eylül 2015'te Rize'den kendisini ziyarete gelirken Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından aracı yakılıp kaçırılan oğlu Astsubay Semih Özbey için 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

9- Bursa'da yaşarken eşini 17 Ağustos depreminde kaybedince Diyarbakır'a taşınan Meryem Savur, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Fırat (22) için 5 Eylül günü oturma eylemine başladı.

10- Diyarbakırlı Sabiha Balta, 5 yıl önce kaybolan oğlu Arafat'ın (25) PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını belirtip, 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

11- Diyarbakır'ın Dokuzçeltik köyünde oturan Aysel Koyun, 5 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını belirttiği oğlu Neşat (22) için 6 Eylül günü oturma eylemine başladı.

12- Diyarbakırlı Güzide Demir, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırılan oğlu Aziz (20) için 7 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

13- Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde 4 yıl önce çobanlık yaparken PKK'lı teröristlerce kaçırıldığı belirtilen Vahit Çur'un (19) anne ve babası Bedirhan-Necla Çur çifti de 7 Eylül günü eyleme katıldı.

14- Diyarbakırlı Hüsniye Kaya, 5 yıldır haber alamadığı ve sonrasında arkadaşlarından Suriye'de olduğunu öğrendiği kızı Mekiye'yi (19) bulmak için 8 Eylül günü oturma eylemine başladı.

15- Ayten-Şadin Elhaman çifti, 2 yıl önce kaybolan oğulları Bayram (21) için 8 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

16- İstanbul'da 5 yıl önce HDP Kağıthane ilçe binasına gittikten sonra dağa kaçırıldığını ileri sürülen Yakup Edizer'in (19) anne ve babası Salim ve Saliha Edizer çifti de 9 Eylül günü eylemdeki yerini aldı.

17- Diyarbakırlı Süleyman Aydın, 4 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

18- Diyarbakırlı Mevlüde Üçdağ, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Ramazan (22) için 9 Eylül günü HDP önüne gelip eyleme katıldı.

19- Mardinli olan, ancak Diyarbakır'da oturan Salih-Mülkiye Aylu çifti, 22 Mart 2019'da kaybolan ve HDP kongresine katılan M.I. tarafından Irak'ın Metina bölgesindeki PKK'lı teröristlerin yanına kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Mehmet (20) için 10 Eylül sabahı oturma eylemine başladı.

20- Aslen Siirtli olan, ancak Ordu'da yaşayan Latife Ödümlü, Dicle Üniversitesi Kimya Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi oğlu Özgür'ün (22), 10 ay önce PKK'lı teröristler tarafından Irak'ın kuzeyine kaçırıldığını söyleyerek, 10 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

21- Diyarbakırlı Mehmet Karaman, 1999'da kandırılarak dağa götürüldüğünü belirttiği oğlu Ercan (40) için 11 Eylül'de oturma eylemine başladı.

22- Diyarbakırlı Fatma Akkuş, 28 Ağustos 2015'te kaybolan ve internette terörist kıyafeti giydiği videosunu gördüğü kızı Songül için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

23- Erzurum'dan gelen Macide Uslu ile Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinden gelen Halime Şehitoğlu, 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğenleri Sedat Sorgun (28) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı. Annesi vefat eden Sorgun'un, Van'da vatani görevini yaparken, izinli olarak Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesindeki teyzesi Şehitoğlu'nu ziyaret edip, memleketi Erzurum'daki akrabalarının yanına giderken Lice'de yol kesen PKK'lılarca kaçırıldığı belirtildi.

24- Diyarbakırlı Nihan Çiçek, 2015'te eşinin akrabaları tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği nişanlı kızı Hatun (23) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

25- Diyarbakırlı Ömer Tokay, 2011'de Şırnak'a pikniğe gidip dönmeyen, 3 yıl sonra da terör örgütüne yakın bir televizyonda gördüğü oğlu Mehmet (22) için 12 Eylül'de oturma eylemine başladı.

26- İstanbul'da yaşayan Şevket-Fatma Bingöl çifti, 2014'te Arnavutköy'de 'Bana iş buldular, işe gidiyorum' diyerek evden çıkıp dönmeyen oğulları Tuncay (19) için 13 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

27- Diyarbakır'ın Hani ilçesinde fırında çalışan oğlu Fatih Demir'in (24), 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırıldığını ifade eden anne Sevdet Demir (55), 13 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

28- Bitlis'te eşinden boşanan Saliha Mert (42), 2015 yılında dağa kaçırıldığını söylediği oğlu Yetiş Top (23) için 13 Eylül günü Diyarbakır'a gelip oturma eylemine başladı.

29- Bitlis'te yaşayan Ubeydullah Yolaçan, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Çetin (31) için 14 Eylül'de Diyarbakır'a geldi. Baba Yolaçan, gelini Gülcemal, torunları Ecrin ve Abdulsamet ile birlikte oturma eylemindeki yerini aldı.

30- Bitlis'in Mutki ilçesinden Diyarbakır'a gelen Hurinaz Omay (83), 24 yıl önce dağa kaçırıldığını söylediği oğlu Rıfat (43) için 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

31- Bitlis'ten Diyarbakır'a gelen Fadıl Kılıç, Ahlat Üniversitesi öğrencisiyken 3 yıl önce dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Faruk için (25) 14 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

32- Elazığ'dan Diyarbakır'a gelen Muhittin Avunan, usta birliğine giderken yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğeni Bingöllü Emrah Avunan (24) için 13 Eylül'de oturma eylemine başladı. Emrah'ın annesi Leyla Avunan, babası Bilal Avunan ve akrabaları da 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

33- Erzurum'un Horasan ilçesinden gelen Mehmet Emin Coşkun (49), Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde 2'nci sınıf öğrencisiyken 29 Aralık 2014'te PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını belirttiği 3 çocuğunun büyüğü olan İbrahim (24) için 15 Eylül'de oturma eylemine başladı.

34- Bursa'dan gelen Türkan Mutlu, 7 yıl önce Balıkesir'de üniversiteyi kazanıp kayıt yaptırmayan ve kandırılarak dağa götürüldüğünü iddia ettiği kızı Ceylan Şeyma Tekin (24) için 16 Eylül akşamı oturma eylemi başlattı.

35- Diyarbakırlı Vahide Sunar, 5 yıl önce Dicle ilçesine gidip PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını düşündüğü oğlu Ahmet (22) için 16 Eylül'de oturma eylemine başladı.

36- Ağrılı Salih Gökçe, 5 yıl önce İstanbul'da çalışırken ve askere gitmek üzereyken terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp Suriye'ye götürüldüğünü söylediği oğlu Ömer (24) için 17 Eylül'de oturma eylemine başladı.

37- Batmanlı Cabir Taş, 4 yıl önce tekstilde çalışırken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği, o dönem 14 yaşında olan kızı Ece için 17 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

38- Diyarbakırlı Üzeyir Nergiz, 5 yıl önce Kars Kafkas Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okurken, 2014'te terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan kayınbiraderi Osman Etik (29) için 17 Eylül'de oturma eylemindeki yerini aldı.

39- Muşlu Selma Kan, 4 yıl önce Muş'ta terör örgütü PKK'ya katıldığını belirttiği oğlu Onur (28) için 18 Eylül'de oturma eylemine başladı.

40- Şirin Sungur, 2015'te Bingöl'de vatani görevini yaparken memleketi Siirt'e bayram iznine dönerken Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan oğlu Süleyman (24) için 18 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

41- Muşlu Halit Altun, 2015'te Malatya'da üniversite öğrencisiyken kaybolan ve terör örgütü PKK'nın elinde olduğunu belirttiği oğlu Muhsin (27) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.

42- Konya'dan gelen Yıldız Ballı, 2014'te İstanbul Esenyurt'ta tekstil fabrikasında çalışırken kaybolan, PKK'lı teröristlerin kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.

43- İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen Fahrettin Akkuş, 2015'te Sultangazi ilçesinde 19 yaşındayken kaçırıldığını söylediği oğlu Erkan için 20 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

44- Kütahya'dan gelen Hatice Levent, 18 yaşındayken, 2015 yılında Bitlis'te üniversite öğrencisiyken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği kızı Fadime için 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

45- Muş'tan Diyarbakır'a gelen Güzel Aslan, 5 yıl önce mobilyacıda çalışırken kaybolan oğlu Turan Aslan (26) için 23 Eylül'de oturma eylemine başladı.

46- Batman'dan gelen Zehra Çak, 5 yıl önce kaybolan oğlu Azat Çak (23) için 26 Eylül'de oturma eylemine başladı.

47- İstanbul Sultangazi'den gelen İmmihan Nilifırka, Ege Üniversitesi Gazetecilik bölümü son sınıf öğrencisiyken, 21 Mart 2015'te kaybolan oğlu Mehmet (22) için 27 Eylül'de oturma eylemine başladı.

48- Gaziantep'ten gelen Cennet Kabaklı, 2015'te usta birliğine giderken Tunceli Pülümür yolunda PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan asker oğlu Adil Kabaklı (24) için 28 Eylül'de oturma eylemindeki yerini aldı.

49- Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinden gelen Sıddıka Tatlı, Mardin Artuklu Üniversitesi Mimarlık bölümü son sınıf öğrencisiyken 2014'te kaybolan, terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını söylediği oğlu Aziz Tatlı (27) için 29 Eylül'de oturma eylemine başladı.

50- Batman'dan gelen Melike Akdoğan, 14 yaşında lise öğrencisiyken geçen yıl ortadan kaybolan ve dağa götürüldüğünü düşündüğü oğlu Abdulkadir için 2 Ekim'de oturma eylemi başlattı.

51- Ağrı'nın Hamur ilçesinden gelen Süheyla Demir, 2014'te lise 3'üncü sınıf öğrencisiyken PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını belirttiği kızı Hayal için 3 Ekim'de oturma eylemine başladı.

52- Muş'tan gelen Süheyla ve eşi Maşallah Yenilmez, 2015'te Bitlis Eren Üniversitesi Sosyal Hizmetler bölümünde okurken, ortadan kaybolan kızları Sümeyye Yenilmez (24) için 5 Ekim'de oturma eylemine katıldı.

53- Diyarbakır'ın Kulp ilçesinden gelen Menfiye Yıldırım, 2017'de kaybolan, dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Mesut Yıldırım (25) için 5 Ekim'de oturma eylemine başladı.

54- Diyarbakırlı Hatice Ceylan 2015'te, 15 yaşındayken Kur'an kursunda hafızlık okurken kaybolan oğlu Cafer için 8 Ekim günü oturma eylemine katıldı.

55- Ağrı Taşlıçay ilçesi Kumluca köyünden gelen Yasin Kaya, kızı Çiğdem Kaya'nın (21) Ağrı Anadolu Lisesi 2. sınıf öğrencisiyken PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını söyleyerek 15 Ekim günü oturma eylemine katıldı.

Görüntü dökümü------------HDP il binası önünde oturan ailelerden detayHDP il binası önüŞevket Altıntaş'ın konuşmasıEmine Kaya'nın konuşmasıGenel ve detay görüntülerHABER-KAMERA: Emrah KIZIL, Selim KAYA, Elif FİLİZ/ DİYARBAKIR,

======================

Park halindeki kamyonete çarpan motosikletli yaşamını yitirdi

Denizli'nin Merkezefendi ilçesinde park halindeki kamyonete çarpan kasksız motosiklet sürücüsü Selim Kaya (35) ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Kaza anının çevredeki bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından görüntülendiği ortaya çıktı.Kaza, dün (Perşembe) saat 22.00 sıralarında Mehmet Akif Ersoy Mahallesi, Hüdai Oral Caddesi'nde meydana geldi. Selim Kaya, kullandığı  20 BEL 93 plakalı motosikletin direksiyon hakimiyetini kaybetti. Kontrolden çıkan motosiklet, park halindeki kamyonete arkadan çarptı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Ağır yaralanan kasksız motosiklet sürücüsü Kaya, ambulansla Denizli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedavi altına alınan Kaya, doktorların müdahalesine rağmen yaşamını yitirdi. Polis kazayla ilgili soruşturma başlattı. Öte yandan kaza anının çevredeki bir iş yeninin güvenlik kameraları tarafından görüntülendiği ortaya çıktı.

Deniz GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -Kaza anı güevinlik kamerası görüntüsü-Motosiklet sürücüsü Selim Kaya'nın fotoğrafıHaber-Kamera: Deniz TOKAT/ DENİZLİ, ================================

Oymakaya şehitleri anıldı

Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Oymakaya köyünde 26 yıl önce PKK'lı teröristlerin düzenlediği saldırıda şehit olan 4 sivil ve 1 güvenlik korucusu, düzenlenen programla anıldı.

Beytüşşebap ilçesine bağlı Oymakaya köyünde 31 Ekim 1993 yılında PKK'lı teröristlerin düzenlediği saldırıda şehit olan güvenlik korucusu Arif Ecer, siviller Bapir Ecer, İsmet Ecer, Aydi Ecer ile oğlu Rahmi Ecer için anma töreni düzenlendi.

Vali Ali Hamza Pehlivan, Beytüşşebap Kaymakamı İsmail Pendik, Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Mustafa Hacıoğlu, Tümen Komutanı Halil Soysal, İl Emniyet Müdürü Mustafa Emre Başbuğ, İl Jandarma Komutanı Tamer Bilecan, Jandarma Komando Alay Komutanı Albay Tahsin Saruhan ile yüzlerce kişinin katımıyla yapılan anma programında, terör saldırısında şehit olanlar için mevlit okutuldu. Şehitleri için ilk kez anma programı yapan Oymakaya köyü sakinleri, terör örgütü PKK'ya lanet okudu.

Şehitleri için yapılan duanın ardından söz alan Vali Ali Hamza Pehlivan, teröristlerin sonlarının geldiğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Bu toprakların her bir çakıl taşı için geçmişte ecdadımız 90'lı yıllarda bu köylülerimizde kan döktü. Milletçe çok bedeller ödedik. Dolayısıyla birilerinin kafasında belki başka türlü senaryolar var, ama çok şükür. Allah'a şükürler olsun yıkıcı senaryolar. Şer odakları tarafından ortaya konan senaryolar tarih boyunca aziz milletimiz tarafından yıkıldı. Şimdide devletimizin gücü milletimizin cesareti yıktı, yıkıyor. Barış Pınarı Harekatı sayesinde sınırlarımız daha da güvenli. Pençe harekatları, Kıran operasyonları devam ediyor. Bu hainlerin sonu geldi. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Bu gölgesinde bulunduğumuz gölgesinde yaşamaktan onur duyduğumuz al bayrağımız şehitlerimizin kanını taşıyor. Burada bulunan şehit ailelerimiz başta olmak üzere tüm halkımıza çok teşekkür ediyorum."

Görüntü Dükümü-------Protkolün köye gelişiKöyden görüntüAnma programına katılanlarŞehitler için yapılan duaVali Pehlivan'ın konuşmasıGenel ve detay görüntülerHaber-Kamera: Emin BAL/BEYTÜŞŞEBAP(Şırnak),

================================

'Ayşenur'a cinsel saldırıda bulunup, intiharına neden olan amcaoğlu tutuklansın'

Antalya'da, amcasının oğlu tarafından 6 yaşından itibaren cinsel saldırıya uğrayan Ayşenur G.'nin (22) 'Ben bi şeytanın eline düştüm' yazılı mektup bırakıp intihar etmesinin ardından 14 yıl hapis cezasına çarptırılan Selahattin S.'nin (30) Yargıtay kararıyla tahliye edilmesi tepki aldı. Ailenin avukatı Müge Gezginci, Yargıtay'ın beraat kararı verilmesini de istediği amcaoğlunun 12 Kasım günü yeniden yargılanacağını belirterek, "Duruşmada bu adamın tutuklanması ve hakettiği cezayı almasını, herhangi bir iyi hal indirimi uygulanmamasını talep ediyoruz" dedi.

Antalya'nın Alanya ilçesinde yaşayan Ayşenur G., çocuk yaşlardan itibaren amcasının oğlu Selahattin S.'nin cinsel saldırısına maruz kaldı. İlk kez 6 yaşında cinsel saldırıya uğrayan Ayşenur G., yaşadıklarından kurtulmak için 18 yaşına girdiği 2015 yılında Mustafa G. ile evlendi. Ancak amcaoğlunun istismarları, Ayşenur'un nişanlı olduğu ve evlendiği dönemde de devam etti. Selahattin S.'nin "Elimde video ve fotoğraflar var" diyerek tehdit ettiği Ayşenur G., 5 Nisan 2017 günü tüm başından geçenleri eşi ile babasına, erkek kardeşine ve dayısına anlattı. 3 gün sonra da eşine mektup bırakıp, intihar etti.

AİLE ŞİKAYETÇİ OLDU, TUTUKLANDIAile, Selahattin S. hakkında kızlarına taciz ve cinsel saldırıda bulunduğu ve intiharına neden olduğu iddiasıyla şikayetçi oldu. Tutuklanan amcaoğlu, Alanya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, 'nitelikli cinsel istismar' suçundan 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

YARGITAY KARARIYLA TAHLİYE EDİLDİİtiraz üzerine dosya Yargıtay'a gitti. Yargıtay 14'üncü Ceza Dairesi de 24 Haziran 2019 günü, olayın tek tanığı olan mağdurenin intihar etmesi sonucu dinlenemediği, Selahattin S.'nin suçu işlediğine dair cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesiyle oy çokluğuyla beraat etmesine karar verdi. Bir üye ise karara, sanığın arama ve mesajları ile ölenin intihardan önce olanları aileye anlatması ve mektubun her şeyin gerçek olduğunu gösterdiğini bildirerek, şerh koydu. Selahattin S. kararla birlikte tahliye edilirken, dosya davanın yeniden görülmesi üzerine Alanya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.

'BİR ANLAMDA ÖLDÜRÜLÜYOR'Ayşenur'un ailesinin avukatı Müge Gezginci, "Dayısı, babası ve erkek kardeşi olayı anlattı, kızın itirafını, erken yaşta evlenmek istediğini ve sebebinin de bu tecavüz ve istismar döngüsünden çıkmak olduğunu çok sonradan anladıklarını söylediler. 'Evlenmek istiyorum' diye birisini göstermiş. Aile 'Yapma yavrum, okuyacaksın' demesine rağmen 17 yaşında nişanlanıyor. 18'inde resmi nikahla evleniyor. Nişanlılık ve evlilik sürecinde tecavüz süreci devam ediyor. Sanık, 'Elimde videoların var' diye tehdit ediyor. Ayşenur bu tehditlere dayanamamış. Bir bedende hem kız çocuğu hem kadın, defalarca tecavüze uğruyor ve bu yüzden intihar ediyor, bir anlamda öldürülüyor" diye konuştu.

'HAKETTİĞİ CEZAYI ALMASINI İSTİYORUZ'Sanığın 14 yıl hapis cezası aldığını, bu cezanın çok az olduğunu vurgulayan Gezginci, "Bu yüzden ölüyor, ölmeden önce de hem ailesine anlatıyor hem de bir mektup bırakıyor. Aile perişan durumda, ensest bir ilişki bu. Amcasının çocuğu, en yakınındaki insanlardan biri. Aile, alabileceği en yüksek cezayı almasını istiyor. 14'ünde duruşma var ve tüm STÖ'ler, siyasi partilerin temsilciliklerine, bütün dernek ve kuruluşlara duyuru yaptık. Bu adamın tutuklanması ve hakettiği cezayı almasını, herhangi bir iyi hal indirimi uygulanmamasını talep ediyoruz" diye konuştu.

'İÇLER ACISI BİR DURUM'Telefon kayıtlarında sanığın genç kadını sürekli taciz ettiğine dair 1612 arama kaydı ve mesaj bulunduğunu anlatan avukat Gezginci, delil olarak ölmeden önce ailesine anlattıkları ile bıraktığı mektubun değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Sanığın, mağdurun kız kardeşine de birkaç kez tacizde bulunduğunu öne süren Gezginci, "Bundan dolayı yargılandığı mahkemede beraat etmiş. Bunların hepsi zaten ortada, ekstra delil sunmaya gerek yok. Telefon aramaları, mesaj kayıtları, mağdurun anlatımları ve mektubu. Duruşmada yerel mahkeme ya kendi kararında direnip cezayı artıracak ya da Yargıtay'ın kararına uyacak. Şu an sanık dışarıda, hatta sağda solda 'Ben suçsuzum, o yüzden serbest bırakıldım' diyormuş. Ailenin ciğeri yanıyor, anne çok kötü durumda. Bir de mağdurun 2.5 yaşında bebeği var. İçler acısı bir durum" dedi.

HALUK LEVENT İSYAN ETTİYargıtay kararıyla Selahattin G.'nin tahliye edilmesi, AHBAP Platformu'nun başkanı sanatçı Haluk Levent'i de isyan ettirdi. Sosyal medyadan yaptığı paylaşımda Ayşenur'un 6 yaşından itibaren amcasının oğlu tarafından tecavüze uğradığını belirten Levent, "Büyüdü biriyle evlendi. Bir de bebeği oldu. Amcaoğlu onun peşini bırakmadı. 'Elimde görüntülerin var' diyerek, evliyken de tecavüz etti. Ayşenur bu olayı babasına eşine anlattıktan 3 gün sonra intihar etti. Ayşenur her şeyi ailesine anlatıp canına kıyıyor. Mahkemeye 'Ayşenur'un bende telefonu bile yok' diyen amcaoğlu 'delil yetersizliğinden beraat' ediyor. Ayşenur'a attığı 1612 mesaj ortaya çıktığı halde. Niye serbest? Niye? Niye? Niye? Ahbap Platformu bu olayla ilgilenecektir. Ayşenur'un davası 14 Kasım'da Alanya'da görülecek. Bu dava için Antalya Barosu Alanya Kadın Çocuk Hakları Komisyonu'ndan gönüllü avukat Müge Gezginci ve Halime Şenli ilgilenecektir. Aile ile görüştük. Yetim kalan çocuğun tüm eğitim masrafını üstlendik" dedi.

'BEN Bİ ŞEYTANIN ELİNE DÜŞTÜM'Ayşenur G.'nin eşine bıraktığı mektubunda ise şu ifadeler yer aldı: "Ben seni çok seviyorum. Seni severek ölüyorum. Bir tek bu bana gurur veriyor. Ben bi şeytanın eline düştüm, beni tehdit, şantajla zorla neler yaptırdı. İnsan namusu için yaşar, ben senin namusunu temizleyeceğim. Boynun bükük gezmeyeceksin. Bir ömür mutlu, huzurlu olacaksın. Oğlum bitaname iyi bak. Sev, ilgi göster. Öp, annesizliği yaşamasın. Ona çok iyi bak. Ben bir hata yaptım, sonucuna da katlanıyorum. Sensizlik, sensiz yaşayacağıma, oğlumsuz yaşayacağıma ölürüm daha iyi. Hakkını helal et, senin ve ailenin üzerimde çok hakkı var. Hepsi çok iyi insanlar, beni her şeyden, herkesten korudular, kolladılar.Seni her şeyden çok sevdim. Beni affet."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------Muhabir ve avukatın konuşmalarından detay görüntülerDava dosyalarından görüntüÖlen Ayşenur'un bıraktığı mektuptan detay görüntüAv. Müge Gezginci'nin röportajıHaber: Mehmet ÇINAR- Kamera: Aslı DURAN/ANTALYA,


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 11 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement