Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Bu çağın yaşadığı sorunlardan bir tanesi, farklı inanç mensuplarının birlikte yaşama konusunda sıkıntılar çekmesidir. Bu sadece bir diyalog meselesi değil, bir ahlak ve hukuk meselesidir" dedi.
Fildişi Sahilleri Yüksek İslam Konseyi Başkanı Ebubekir Fofana ve beraberindeki heyeti makamında kabul eden Görmez, burada yaptığı konuşmada, Afrika'daki bütün Müslüman kuruluşlarla ilişkileri yeniden tesis ettiklerini belirtti.
Görmez, İslam dininin ve dünyasının çok zor bir süreçten geçtiğini, özellikle Afrika kıtasındaki Müslümanların fakirlik, cehalet ve tefrika hastalıklarıyla mücadele ettiğini söyledi.
Özellikle cehaletle mücadelenin önemini vurgulayan Görmez, "Çünkü İslam dini ancak ilimle, bilgiyle, doğru bilgiyle varolacak bir dindir" ifadesini kullandı.
Afrika'daki Müslümanların bu uğurda verdikleri mücadelenin her türlü takdirin üstünde olduğunu belirten Görmez, Başkanlık olarak bu ülkelerde eğitim müesseselerinin açılması ve oralardan öğrencilerin gelip Türkiye'de tahsil görmesi için yoğun çaba içinde olduklarını anlattı. Görmez, bu kapsamda, Fil Dişi Sahilleri'nden 25 öğrencinin Türkiye'de eğitim gördüğünü bildirdi.
-Farklı inanç mensuplarının birlikte yaşama sorunu
Fildişi Sahilleri'nin farklı dinlerden insanların yaşadığı bir ülke olduğuna işaret eden Görmez, konuşmasına şöyle devam etti:
"Yine bu çağın yaşadığı sorunlardan bir tanesi, farklı inanç mensuplarının birlikte yaşama konusunda sıkıntılar çekmesidir. İslam dini bu konuda birlikte yaşama ahlakı ve birlikte yaşama hukuku kriterlerini koymuş, tarih boyunca bunu uygulamış bir dindir. Bu konuda bütün kıtalarda yaşayan Müslüman bilginlere, Müslüman alimlere, entelektüellere büyük vazifeler düşmektedir. Bu sadece bir diyalog meselesi değil, bir ahlak ve hukuk meselesidir. Bu ahlak ve hukukun kriterlerini de Din-i Mübin-i İslam insanlığa rahmet mesajı olarak geldiği günden itibaren koymuştur"
-Göçmenlik ve mülteci sorunu
Mehmet Görmez, göçmenlik ve mülteci sorununa da değinerek, "Aslında hiç kimse kendi ülkesini, vatanını evini bırakmak istemez. Ancak sömürgeler, istibdat rejimleri, adaletsizlikler, gelir dağılımındaki dengesizlikler, insanları zorunlu göçlere mecbur kılıyor. Maalesef dünya bu konuda da adaletli bir sistem geliştiremedi. Akdeniz bir göçmenler ve mülteciler mezarlığına dönüştü. İşin üzücü tarafı, nice ülkelerin resmi makamları bundan haberdar olduğu halde, nice çocuklar, kadınlar, yaşlılar göç yolunda hayatlarını kaybediyorlar. Bu da insanlığın büyük bir ayıbı, büyük bir günahıdır. Bu konuda da Müslüman alimlerin fikirlerini bütün dünyaya ifade etmeleri gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.
"tercümanlar bilgiyle ilgili tarihte büyük bir yanlışa düştüler"
Sadece Afrika'da değil, bugün bütün İslam coğrafyasında bilgi, eğitim ve düşünce sorunu olduğunu belirten Görmez, şunları kaydetti:
"Tercümanlar bilgiyle ilgili tarihte büyük bir yanlışa düştüler. Bilgiyi ikiye ayırdılar. Dini bilgi ve dini olmayan bilgi. Halbuki bilgi, dini bilgi ve dini olmayan bilgi şeklinde ikiye ayrılmaz. Kur'an nasıl Allah'ın ayetleriyse, kainat da Allah'ın ayetleridir. Türkiye'de imam hatip liseleri örneğinin varlığı bu açıdan çok önem arz ediyor. Biz bu okullarda, Kur'an ile fizik ve kimyayı, matematik ve fıkıh bilgisini beraber aldık, çağdaş dünya tarihi ile İslam tarihini, siyeri birlikte aldık. Hüküm bilgisi ile hikmet bilgisini birlikte almaya çalıştık. Bu birbirinden ayrıldığı zaman insanlar tek taraflı, eksik ve ideolojik bir uca doğru itilmiş oluyorlar. İslam'ı bir bütün olarak öğrenemiyorlar. Yani Allah'ın kainata yerleştirdiği ilahi sünnetleriyle, toplumsal hayata yerleştirdiği ilahi sünnetleri birbirinden ayırmamak lazım. Kur'an'ı çok iyi bilen, hatta hafız olan birisi, eğer Kur'an'ın indiği kainatı bilmiyorsa, aynı zamanda Kur'an'ın emrini yerine getirmiyor demektir."
Allah'ın yeryüzüne, semaya yerleştirdiği kanunlar ile peygamberler aracılığıyla insanlara gönderdiği kanunlar arasında bir irtibat olduğunu vurgulayan Görmez, "din, medine ve medeniyetin" birbirinden ayrılamayacağını, bunların aynı kökten geldiğini söyledi.
-"Erdoğan, ülkesini hikmet ve bilgiyle yönetiyor"
Fildişi Sahilleri Yüksek İslam Konseyi Başkanı Fofana da eğitime çok önem verdiklerini ve İslam ülkelerine gençleri eğitim için yolladıklarını kaydetti.
Eğitim faaliyetleri önündeki engellerden en önemlisinin geleneksel İslam okulları olduğunu belirten Fofana, "Son zamanda bu okullar bizim toplulumuzun tüm ihtiyaçlarını karşılamıyor, bizim karşımızdaki sıkıntılar çok büyük. Eğittiğimiz gençlere iş bulamıyoruz. Bu İslam ülkeleri için büyük tehlikedir" dedi.
Fofana, ortaokul ve lise seviyesinde eğitim veren okullarda hem dini hem de modern bilimlerin verilmesi noktasında mücadele ettiklerini kaydetti.
Fofana, ayrıca "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür ederiz, o ülkesini hikmet ve bilgiyle yönetiyor" ifadesini kullandı.
Görmez, ziyarette Fofana'ya Kur-an'ı Kerim, Fofana da Fil Dişi Sahilleri'ne özgü sembollerin bulunduğu tablo hediye etti. - Ankara
Son Dakika › Güncel › Diyanet İşleri Başkanı Görmez Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?