Egemen Bağış'tan Mısır Açıklaması

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Mısır'da ordunun yönetime el koymasına ilişkin, "Mısır'da yaşananlar hepimiz için çok düşündürücüdür. Bu süreçte, kimsenin şüphesi olmasın, Türkiye demokrasiden yana tavrını, her zamanki gibi sürdürmeye devam edecektir" dedi.

Bağış, Swiss Otel'deki "Mesleki Eğitimde İşbirliği Protokolü ve Leonardo da Vinci 2013 Yılı Hareketlilik Projeleri Açılışı"nda yaptığı konuşmada, kalkınmada nitelikli insanın önemine değindi.

Türk kültüründe nitelikli insan yetiştirmenin ve insanı yüceltmenin önemli bir yeri olduğunu dile getiren Bağış, dünyada kendi insanını önemseyen, standartların yükselten ülkelerin, gelişmiş ülkeler olmasının tesadüf olmadığını belirtti. Türkiye'nin her zaman insanına değer veren bir ülke olduğunu vurgulayan Bağış, "Kendi insanını küçümseyen, hor gören, 'bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam' diyen zihniyetlerin dünyanın her yerinde başarısızlığa mahkum oldukları da ortadır. Ne zaman biz insanların önündeki engelleri kaldırdık, demokratik standartlarını yükselttik, şeffaflaştık, o zaman zenginleştik. Dünyada fakir tek bir demokrasi yoktur. O yüzden bir insana yapılmış yatırım, bir ülke için yapılan en önemli yatırımdır" diye konuştu.

Bağış, Türk Ulusal Ajansı'nın çalışmalarına değinerek, şu bilgileri verdi:

"Kurulduğu 2004 yılında beri 21 bin 93 projeye destek sağlamış. 350 bin vatandaşımız kendi meslek alanlarında Avrupa'da eğitim görme, çalışma imkanı bulmuş. Bugüne kadarki projelere AB'den sağlanan 523 milyon Avro tahsis edilmiş. Bu yıl inşallah 70 bin vatandaşımız bu projelerle Avrupa'ya eğitim görmeye gidecek. Geçen yıl 61 bin vatandaşımızı bu program kapsamında Avrupa'ya eğitim görmeye yolladık. Bu yıl da 70 bin hedefini tutturacağımıza eminim. AB üyesi ve aday ülkeler arasında Türk Ulusal Ajansı 4. sıraya çıktı. Bunların içinde bu programın önemli bir yeri var. Leonardo da Vinci programını Türkiye'de daha popüler hale getirmek için geçen yıl, 'Kamyonu ben sürdüm, Leonardo da Vinci' diye bir espri patlattık. O yüzden çok eleştiri aldık ama iyi ki o eleştirileri aldık, o espriyi yaptık. Çünkü bu sayede bu proje Türkiye'de herkes tarafından biliniyor, bu kadar proje burada karşımıza çıkıyor. Bu yıl da değerlendirme süreci sonunda, 348 mesleki eğitim projesine 23 milyon Avro, bu proje kapsamında hibe ediliyor."

Program kapsamında Avrupa'ya gidenlerin orada kalıcı dostluklar edindiğini dile getiren Bağış, şunları dedi:

"Türkiye'nin AB yolundaki en önemli engeli önyargılardır. Bunu kırmak için adam adama markaj yapmamız gerekiyor. Onun için İSO ve İTO ile yeni bir projeyi daha gerçekleştireceğiz. Türkiye'deki bütün STK'ların Avrupa'daki bazı STK'larla iletişim haline girebilmesi için onları teşvik edeceğiz. Belki de buna benzer programlarla orada meslek toplantıları yapabilmeleri ve kuracakları dostluklarla bu önyargıları kırabileceklerini ümit ediyoruz. İşte Türkiye sizler sayesinde artık daha iyi tanınacak, önyargı denen illeti gençlerle kıracaktır."

"Bizim çılgın, uçuk projelere çok ihtiyacımız var" diyen Bağış, şöyle devam etti:

"Çılgın projeler bizim genetik kodlarımızda var. Sadece onu ortaya çıkarmak lazım. Bu tür projelerle insanlardaki o çılgın projeler yapma potansiyelini ortaya koymamız lazım. Türkiye'nin yükselmesinden, zenginleşmesinden, şeffaflaşmasından, kendi bölgesinde ve küresel anlamda bir güç olmasından rahatsızlanan çevreler, Türkiye üzerinde bir takım çoraplar örmeye kalktılar. Bunu ellerine, yüzlerine bulaştırdılar. Maalesef AB standartlarını benimsememiş, demokrasiyi özümsememiş bazı ülkelerde başarılı dahi olabiliyorlar. İşte bu yaşananlar, AB'ye rağmen AB standartlarını yakalamakta ne kadar önemli bir misyonumuz olduğunu bir kez daha hatırlattı."

AB ülkesi üyelerin ortalama yaşının 46, Türkiye'nin ise 29 olduğunu belirten Bağış, bu genç nufüs potansiyeli ile Türkiye'nin büyüme oranlarının her zaman AB ülkelerinin önünde gideceğini dile getirdi.

-Mısır'da yaşananlar

Bağış, dünyada enteresan olaylar yaşandığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Mısır'da yaşananlar hepimiz için çok düşündürücüdür. Bu süreçte, kimsenin şüphesi olmasın, Türkiye demokrasiden yana tavrını her zamanki gibi sürdürmeye devam edecektir. Bizim tarihi tecrübelerimiz şunu ortaya koymuştur ki, demokrasinin en kötü hali, yavaş hali bile darbe dönemlerinin en iyi halinden çok daha iyidir. Onun için dünyanın her yerinde olduğu gibi, bölgemizde de ülkemizde de demokrasiden yana bir tavır almak, hepimizin ortak vazifesidir. Meclisimizdeki 4 partinin de ortak bir deklarasyonla demokrasiden yana tavır alması da ülkemiz adına gerçekten sevindiricidir."

Konuşmaların ardından, Ulusal Ajans ile İstanbul Ticaret Odası (İTO) ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) arasında, mesleki eğitim alanında özel sektör-kamu işbirliğini geliştirmeyi, yurt dışında staj yapacak proje katılımcılarının istihdamını arttırmayı, özel sektör temsilcilerini AB eğitim ve gençlik proje fırsatları konusunda bilgilendirmeyi ve farklı sektör ve ölçekteki kurumların oluşturacakları ağlar ile uzun vadeli mesleki eğitim ve hareketlilik perspektifi oluşturmayı hedefleyen "Mesleki Eğitiminde İşbirliği Protokolü" imzalandı. - İstanbul