
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, " Türkiye, evini düzene soktuğu için kırılganlığı azaldı" dedi.
Şimşek, Euromoney tarafından düzenlenen 3. Türkiye Yapısal Sermaye Piyasaları Zirvesinde, özellikle ABD'de başlayan ve birçok ülkeye yansımaları bulunan global sıkıntıların olduğu bir dönemde Türkiye'nin konumuna değinerek, Türkiye'nin hem geçmişe hem de benzer diğer ülkelere oranla neden çok daha az kırılgan olduğunu anlattı.
Türkiye'nin son 5-6 yılda ekonomik, sosyal ve siyasal alanda yaşadığı transformasyonun itici motorlarından birinin AB perspektifi olduğunu vurgulayan Şimşek, bir diğer unsurun ise halkıyla barışık, reformist, güçlü bir hükümetin başa gelmesi olduğunu ifade etti.
Şimşek, kamu finansman dengelerini çok önemli ölçüde iyileştirdiklerini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Yeni revize milli gelir rakamlarıyla ilgili diğer bakan arkadaşlarımızla dün bir sunum yaptık. O sunumun yeni milli gelire dayandığını bilmeyen bir sürü analist veya uluslararası veya yerli basın kuruluşu 'sağır duymaz uydurur' niteliğinde bazı şeyler uydurdular. Kamu sektörü faiz fazla dengesini sunarken, onlar sanki geçen sene açıkladığımız rakam meğer çok daha küçükmüş, örneğin faiz dışı fazla 4'ün biraz üzerinde değil de 3,5'muş gibi bir takım yazılar yazdılar. Onun için bunu düzeltmek istiyorum."
Son birkaç yıla bakıldığında, 2003 dahil 2003-2006'da ortalama faiz dışı fazlanın milli gelire oranının yeni serilerde 0,2'den 5,1'e çıktığını ifade eden Şimşek, geçen yıl yeni milli gelir serisiyle faiz dışı fazlanın 3,5 olduğunu, dolayısıyla son birkaç yıldır kamu finansmanı alanında çok önemli ilerlemeler sağladıklarını söyledi.
Şu anda içinde dünyanın içinde bulunduğu sıkıntılı ortamda bunun çok önemli olduğunu vurgulayan Şimşek, "Türkiye, evini düzene soktuğu için kırılganlığı azaldı. 2001 öncesine oranla şu anda bulunduğumuz ortamda, yani şoklara karşı biz çok iyi durumdayız. Bazı şoklara karşı 3 kat daha dayanıklı durumdayız" diye konuştu.
Reformları yaparken mali imkanlara da gerek olduğunun altını çizen Şimşek, kayıt dışı mücadelenin sadece yaptırımların artırılmasıyla olamayacağını, mutlaka kayıt dışılığı teşvik eden mali ve idari yüklerin azaltılması gerektiğini ifade etti.
Bunları yaparken bir takım maliyetlerin olabileceğini belirten Şimşek, şöyle devam etti:
"Kamu finansmanı çok iyi durumda. Geçen senenin 3. çeyreği, 4. çeyreğinden itibaren ciddi iyileşme var. IMF'den arkadaşlar da var burada. Onlarla konuşurken son çeyrekte inanmıyorlardı vergi performansının böyle olacağına... Şimdi rakamlar ortada. İlk 2 aydaki faiz dışı fazla 9,5 milyar YTL civarında. Biz aslında öngördüğümüz patikanın da ötesindeyiz."
Bakan Şimşek, bankacılık sektörünün eskiden Türkiye'nin yumuşak karnı olduğunu ve doğru düzgün hiç bir istikrarlı programın sona erdirilemediğini kaydetti.
Şimşek, daha önce IMF ile 17 program yapıldığını ancak kalıcı başarı sağlanamadığını ifade ederek, bunun nedeninin bankacılık sektörünün çok zayıf olması, bu türden programları kaldıramaması olduğunu kaydetti.
Şu an gelinen nokta itibariyle, dünyanın içinden geçtiği sıkıntılı dönemde Türkiye'nin en büyük varlıklarından, kırılganlığı azaltan en önemli faktörlerden bir tanesinin, bankacılık sektörünün şu anda bulunduğu nokta olduğunu söyleyen Şimşek, dünyanın büyük sıkıntılardan geçtiğini ve bu sıkıntıların kendini bankacılık sektöründe gösterdiğini anlattı.
Bakan Mehmet Şimşek, Türkiye'de yatırım ortamını iyileştirdiklerini, Dünya Bankası raporuna göre en fazla reform yapan ülkenin Türkiye olduğunu ifade ederek, (hiç reform yapılmadı) denilen 2007 yılında bile 36 alanda ilerleme sağlandığını söyledi.
Şimşek, ''Ya biz anlatamıyoruz ya da bazıları duymuyor, sağır. Uyduruyorlar...'' dedi.
Son Dakika › Güncel › Ekonominin Patronunun Ağzından Durum - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?