Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, " Suriye'ye girerken 'Suriye yönetimi bizi çağırdı, onun için Suriye'deyiz' diyen Rusya, acaba Ukrayna'ya girerken kendilerini kimler oraya çağırdı da Ukrayna'ya girdiler. Bunu uluslararası hukukta acaba nereye yerleştirecekler. 'Güçlüyüm, öyleyse haklıyım' mantığıdır bu. Burada haklılık söz konusu değil" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirdikleri baş başa görüşme ve Türkiye-Ukrayna Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Oturumu'nun ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Türkiye-Ukrayna ilişkilerinin en önemli unsurlarından birinin Kırım Tatarları'nın durumu olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Görüşmelerimizde Kırımlı kardeşlerimizin sıkıntılarını ele aldık ve bu görüşmemizde zaten farklı bir yaklaşım yok. Kırım Tatarları yaşamlarını işgal altında ve güç şartlarda sürdürmek zorunda kaldılar. Kırım'da benzer problemlerle yüzleşen tüm kesimlerin hak ihlallerini uluslararası toplumun gündeminde tutmamız gerekiyor. Bu konuda Sayın Başkan ile hemfikiriz. Kırım'daki yasa dışı durumun aşılması için diplomasi ve hukuk çerçevesinde atılacak adımlarda eşgüdüm içerisinde hareket edeceğiz. Ukrayna'nın doğusundaki krizin de ancak barışçıl ve diplomatik yöntemlerle çözüme kavuşturulabileceğine inanıyoruz. Bu çerçevede Minsk sürecini destekliyoruz."
"Buradan tüm taraflara ateşkese uyulması, ağır silahların temas hattından çekilmesi, Ukrayna topraklarının yabancı askeri unsurlardan arındırılması ve Ukrayna-Rusya sınırının tekrar kontrol altına alınması için bir kez daha çağrıda bulunuyorum" ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Suriye'ye girerken 'Suriye yönetimi bizi çağırdı, onun için Suriye'deyiz' diyen Rusya, acaba Ukrayna'ya girerken kendilerini kimler oraya çağırdı da Ukrayna'ya girdiler. Bunu uluslararası hukukta acaba nereye yerleştirecekler. 'Güçlüyüm, öyleyse haklıyım' mantığıdır bu. Burada haklılık söz konusu değil" değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz yıl Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko ile iki ülke arasında ticaret hacmini 2023 yılında 20 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, "Türkiye ve Ukrayna'nın toplam nüfusu yaklaşık 125 milyon, bu ciddi bir pazar. Demek ki biz bu rakama ulaşabiliriz. Arzuladığımız sıçramayı yapabilmek için serbest ticaret anlaşmasını daha fazla zaman kaybetmeden sonuçlandırmalıyız. Burada bir konu da çok önemli yatırımların karşılıklı teşviki ve korunmasıyla çifte vergilendirmenin önlenmesi anlaşmalarımızı yenilememiz gerekiyor" dedi.
Bu konulardaki mutabakatlarını bugün bir kez daha yinelediklerini dile getiren Erdoğan, özellikle serbest ticaret anlaşmasını bu yıl içinde sonuçlandırmaya önem ve öncelik verdiklerini bildirdi.
Görüşmelerde ulaştırma, turizm, enerji, askeri ilişkiler, savunma sanayi ve kültür alanlarında işbirliğini ilerletebilmek için atılacak adımları da ele aldıklarını ifade eden Erdoğan, ticaret, güvenlik, askeri ve medya alanlarında işbirliğini artıracak belgelerin de imzalandığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İnşallah önümüzdeki dönemde bunların birer birer hayata geçirildiğini özelikle Türk ve Ukrayna halklarının gerek Türkiye'den Ukrayna'ya gerekse Ukrayna'dan Türkiye'ye ciddi bir turizmde sıçramanın olacağına inanıyorum. Bu halklarımızın birbirine çok daha fazlasıyla yaklaştığını ortaya koyacak" dedi.
Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko'yu Türkiye'de görmekten duyduğu memnuniyeti ifade eden Erdoğan, "Ukrayna'nın aydınlık yarınlarına olan inancımı da tekraren yineliyorum" dedi.
" Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Rusya hakkında karar vermesi mümkün mü?"
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukraynalı bir gazetecinin, "Rusya Kırım'ı işgal ettikten sonra bu yarımadayı bir askeri üsse çevirmeye çalıştığını ifade etmişsiniz ve bu tabii ki bizim bölgemize tehdit yapıyor. Bu bağlamda Türkiye'den nasıl bir destek bekleyebiliriz? Askeri savunma alanında işbirliğimizin derinleştirilmesinin detaylarını söyler misiniz" şeklindeki sorusu üzerine, şunları kaydetti:
"Öncelikle Kırım'ın işgalinden sonra Rusya'nın Kırım'da oluşturmakta olduğu üs konusu işgalden hemen sonra başladı ve bu süreç de acımasız bir şekilde devam etti, devam ediyor, hatta hatta bölgedeki biliyorsunuz, tersaneler de şu anda işgal edilmiş durumda ve bunlar tabi sıradan olaylar değil. Kendileriyle bunları konuştuğumuz zamanlarda verilen cevaplar çok daha farklıydı. Tabi siyasetleri dürüstlük üzere kurulu olmayınca bunları konuşmak çok çok rahat oluyor.
Az önce Sayın Başkanın da ifade ettiği gibi işte Suriye'ye girişleri ve Suriye'de zaten daha önce Tartus'ta, biliyorsunuz, bir deniz üssü vardı. Suriye'ye girdikten sonra Lazkiye'nin kuzeyinde de hava üssünü kurdular. Şu anda Lazkiye'deki hava üssünde 50 civarında uçakları var. Hatta şu anda en ileri teknolojide olan 4 tane uçakları da yine bu üste bulunuyor. Rus yetkililere bunu sorduğunuz zaman 'Esed kendilerini oraya davet etmiş' bunu söylüyorlar. Siz her davet edildiğiniz yere girmek zorunda mısınız? 500 bine yakın insanı öldüren, bir devlet terörü estiren kişi var, siz onun davetine uyuyorsunuz. Böyle bir yanlış olamaz ve tüm uluslararası camianın Rusya'nın Suriye'deki yaklaşımını çok farklı bir şekilde ele alıp gereğini yapmalıdır. Gücünü nereden alıyor? Bir, silahtan, iki, 'Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesiyim' diyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Rusya hakkında karar vermesi mümkün mü? Olay bu kadar basit".
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › Erdoğan-Poroşenko Ortak Basın Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?