Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi Açılışı

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, terör örgütü DAİŞ'in insanları öldürdüğü gibi, insanlığın birikimi olan medeniyet eserlerini de yok ettiğini söyledi.

Çelik, işadamı Yüksel Erimtan'ın girişimiyle kurulan Özel Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, özel sektör tarafından sivil girişimle arkeoloji ve medeniyet eserlerine sahip çıkılmasının çok büyük öneminin olduğunu belirtti.

DAİŞ ismindeki bir terör örgütünün tüm insanlığın mirası olan medeniyet eserlerini herkesin gözü önünde yok ettiğine dikkati çeken Çelik, "Çevremizde belki de Ortaçağ'dan bu yana görülmeyen bir barbarlık var. Etrafımızda 7-8 ülke şu anda yönetilemez durumda. DAİŞ, insanları öldürdüğü gibi, insanlığın birikimi olan medeniyet eserlerini de yok ediyor. Nemrud kentinden sonra, Musul'daki El-Hadar antik kentindeki eserleri de yok ettiler" dedi.

Geçen ay da Musul Müzesi'ndeki kıymetli sanat eserlerinin balyozla parçalandığını hatırlatan Çelik, bu olay öncesinde de Osmanlı, Abbasi, Eyyubi dönemlerine ait elyazması kitapların da bulunduğu Musul Kütüphanesi'ndeki 8 binden fazla tarihi kitabın bu terör örgütünce yok edildiğini kaydetti.

"Tek başına kuru milliyetçilikten hiç bir şey çıkmaz"-

Bakan Çelik, "Böyle bir terör örgütü, böyle bir vahşeti gerçekleştiriyor, üstelik dinimize ait sloganları da kullanarak. Böylesine bir barbarlık ortaya koyarken, ülkemizde böyle bir yer açmamız gerçekten bu gelişen olaylar karşısında da çok büyük bir mesaj teşkil etmektedir" diye konuştu.

Bir ülkenin medeniyet eserlerine sahip çıkmanın büyük bir medeniyetçilik olduğunu vurgulayan Çelik, şunları kaydetti:

"Bir millet, milliyetçilik ve medeniyetçilik biraraya geldiği zaman tarihe damgasını vurur. Tek başına kuru milliyetçilikten hiçbir şey çıkmaz, kendi eserlerini korumayan bir medeniyetseverlikten de hiçbir şey çıkmaz. Milliyetçilik ve medeniyet biraraya geldiği zaman bu tip bu eserleri koruyan güçlü hayat izleri ortaya çıkar. İnsanlığın ortak tarihi ve kültürel mirasına barbarca saldırılar yapılırken, ortaya koyduğumuz bu çalışmalarla, bu eserlerle bir daha Anadolu topraklarından tüm dünyaya bu toprakların sahip olduğu barış ve hoşgörünün sesini iletmiş oluyoruz."

"Ankara kültür-sanatta daha kıymetli hale geldi"

Ankara Kalesi'nde bulunan yeni müze hakkında bilgiler de veren Çelik, müzede, Anadolu'nun arkeolojik ve Osmanlı dönemlerine ait eserlerin sergilendiğini, Ankara'nın bu müzeyle kültür sanat anlamında daha kıymetli bir yer haline geldiğini kaydetti.

Çelik, müzecilik ve kolleksiyonculuk çalışmalarına çok önem verdiklerini dile getirerek, "Çünkü tarihi değeri olan sanatsal ürünlerin sadece devlet müzelerinde kalması ve korunması mümkün değil. Aksine bu eserlerin yasal bir çerçevede sanatseverler tarafından korunması çok önemlidir. Bu kültürel birikimin yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması, Anadolu'nun tüm dünyaya verdiği mesajın yaşatılması anlamına gelir" dedi.

Bakan Çelik,verilen desteklerle bakanlığın denetimindeki özel müze sayısının 208'e ulaştığı bilgisini de paylaştı.

İstiklal Marşı'nın kabulünün 94. yıldönümünün kutlandığını da anımsatan Çelik, ayrıca vatan şairi Mehmet Akif Ersoy'u rahmetle andıklarını söyledi.

İşadamı Yüksel Erimtan ise kolleksiyonerlik merakının 1960'lara kadar uzandığını belirterek, müzenin her yaştan tarih severin ilgisini çekecek şekilde dizayn edildiğini söyledi.

Konuşmaların ardından Bakan Çelik, işadamı Erimtan ve davetliler, müzeyi gezdi.

Bu arada, müzede, Tunç, Hitit, Bizans, Roma, Urartu ve Hellenistik dönemlere ait sikke, cam, damga mühürler, kemer tablet, aynadan oluşan 2 bin parça eser sergilenecek.