Geleceğe Bakış: 21. Yüzyılda Mesleki Beceri, Girişimcilik ve İstihdam" Konferansı

YÖK Genel Kurul Üyesi ve İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü  Prof. Dr. Mehmet Bulut, Türkiye'nin artık yüksek öğretimde dışarıdan tercih edilen bir ülke olduğunu söyledi.

Bulut, British Council ve YÖK işbirliği ile düzenlenen ""Geleceğe Bakış: 21. Yüzyılda Mesleki Beceri, Girişimcilik ve İstihdam" konferansında yaptığı konuşmada, eğitimin, ülkelerin geleceğinde en önemli sektör olduğunu belirtti.

Özellikle yeni gelişmekte olan ülkelerdeki gençlerin eğitiminin, ülkelerin geleceğini belirleyecek temel alan olduğuna dikkat çeken Bulut, eğitilmiş genç nüfusta mukayeseli üstünlüğü elde eden ülkelerin, gelecekte ekonomik yönden çok daha iyi düzeyde olacaklarını bildirdi.

Türkiye'nin, 2023 hedefleri bağlamında en önemli avantajının eğitilmiş genç nüfusu olduğunu vurgulayan Bulut, endüstri ve iş piyasasıyla iç içe geçmiş üniversitelerin teşebbüslerinin, ülkenin geleceğini belirleyeceğini kaydetti.

Yüksek öğretim olarak Türkiye'nin 2023 hedeflerine en iyi şekilde hazırlanması için ellerinden geleni yaptıklarını anlatan Bulut, özellikle yurt dışından gelen öğrenci sayılarının son yıllarda arttığını kaydetti.

Bulut, "2010- 2011 döneminde yurt dışından 1962 kayıt varken, 2011- 2012'de bu sayı 8 bin 410'a yükseldi. 2012-2013'te ise 13 bin 82'ye ulaştı. Bu son üç yılda trendin ne kadar hızlı geliştiğini gösteriyor. Türkiye artık yüksek öğretimde dışarıdan tercih edilen bir ülke. Bu önemli bir gelişme" diye konuştu.

"Türkiye'nin en önemli avantajı genç nüfusu"

Türkiye'nin genç nüfusunun, ekonomilerin en önemli avantajı olacağını anlatan Bulut, bu bağlamda Avrupa'nın en büyük 5 ekonomisinden Türkiye'nin istihdam edeceği genç nüfusun 2050'li yıllarda 5 ülkenin yarısına ulaşacağını vurguladı.

Bulut, "Türkiye eğer genç nüfusunu iyi eğitebilirse, endüstri ile buluşturabilirse mukayeseli üstünlükte çok önemli avantaj yakalayacak. Çin ve Hindistan'ın yükselişini biliyoruz. Gelişmiş Batı nispi olarak durağanlığa girerken, Asya yükselişte. Asya'dan sonra Afrika geliyor. Türkiye de bu  anlamda çok kritik bir bölgede ama Türkiye'nin en önemli avantajı genç nüfusudur. Yapmamız gereken şey genç nüfusun geleceğe en iyi şekilde hazırlanması."

Üniversite yöneticilerine bu anlamda çok önemli görevler düştüğünü kaydeden Bulut, yeni bir YÖK Yasası hazırladıklarını, bunun hükumetin önünde olduğunu bildirdi.

Bulut, "Yurt dışından üniversitelerin kampüs açması bizim üniversitelerinde yurt dışında muadil esasa göre kampüs açmasını ön görüyor bu yasa önerimiz. Gelecekteki dünyaya üniversiteleri en iyi şekilde hazırlamak için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

Bulut, Sabahattin Zaim Üniversitesi'nde bütün öğrencilere İngilizce, Arapça ve Osmanlıca dilini öğretmek için yeni bir program başlattıklarını, öğrencilerini geleceğe iddialı bir ülkenin iddialı lider gençleri olarak yetiştirmek için bir model uyguladıklarını sözlerine ekledi.

Eğitim Direktörü Helen Silvester

British Council Doğu ve Güney Avrupa Bölgesi Eğitim Direktörü Helen Silvester de konferansın, özellikle genç nüfusun istihdamı konusunu uluslararası bir platformda tartışma fırsatı sunduğunu söyledi.

Konferansın, gençlerin hangi mesleki becerilere sahip olduğunu ve çalışacakları endüstrilerde hangi becerilere gereksinim duyulduğunu tartışma fırsatı yarattığını belirten Silvester, "Amacımız aradaki boşluğun nasıl kapatılacağını tartışmak" diye konuştu.

Türkiye'nin yanı sıra ağırlıklı olarak Doğu ve Güney Avrupa ile Orta Asyalı politika üreticileri, özel sektör yöneticileri ve eğitim uzmanlarının katıldığı konferansta, genç nüfusun istihdamını teşvik etmek için öncelikle gençlerin istihdam edilmeye hazır hale geldiklerinden nasıl emin olunabileceğinin belirlenmesi konusunun ele alınacağını ifade eden Silvester, yüksek öğretim kurumlarının mesleki standartların eğitimsel niteliklere dönüştürülmesinde kilit rol oynadığını ifade etti.

Silvester, üniversitelerde geleceğin girişimcilerini yetiştirecek nitelikte eğitim verilmesinin önemli olduğunu sözlerine ekledi. - İstanbul