Grafikli - Ramazana Abluka Altında Giriyorlar

İç savaşın 6. yılında Suriye'de yaklaşık yarım milyon kişi oruç ayı ramazana abluka nedeniyle açlık ve sefalet içinde girecek.

Suriye'de 27 Şubat'ta yürürlüğe giren kısmi ve geçici ateşkes niteliğindeki çatışmaların sonlandırılması anlaşması, abluka altındaki bölgelere insani yardım girişine izin verilmesini öngörüyordu.

Ancak ülkede başkent Şam'a bağlı Madaya beldesi, Muaddamiye ilçesi, Doğu Guta ilçesi (Kafr Batna, Ayn Terma, Duma ve Cobar beldeleri), Yermük Kampı, Zebadani ilçesi, Cayrud, Ruhaybah, Kanakir ve Tadamun beldeleri, Hacer el Esved Mahallesi ve Dareyya ilçesi; Humus'a bağlı Telbise ve Rastan ilçeleri, Hola bölgesi ile Vaer ilçesi rejim ve Hizbullah militanlarının kuşatması altında bulunuyor.

Terör örgütü DAEŞ, rejimin kontrolündeki Deyr ez-Zur il merkezini kuşatmada tutarken, Esed yönetimi havadan buraya ikmal yapabiliyor.

Muhalifler ise İdlib il merkezinin kuzeydoğusundaki Fua ve Kafraya beldelerini tamamen çevrelemelerine karşın buralara insani yardımların girmesine izin veriyor.

AA muhabirlerinin yerel kaynaklardan derlediği bilgilere göre, rejim birlikleri ve Hizbullah militanlarının kuşatması altındaki Madaya'da 50 bin, Doğu Guta 325 bin, Muaddamiye ile Dareyya'da toplam 40 bin, Şam'ın güneyindeki Yermük Kampı ve Hacer el Esved Mahallesi'nde 60 bin, Humus'a bağlı Vaer ilçesinde ise 15 bin kişi yaşıyor.

Deyr ez-Zur il merkezinde 20 bin, muhaliflerin kuşatmasındaki Fua ve Kafraya'da 25 bin kişi mevcut.

Toplam 535 bin kişinin kuşatma altında olduğu ülkede Birleşmiş Milletler geçen ay 1 milyon kişiye acilen insani yardım ulaştırmayı planlamış ancak yalnızca 160 binine yardımda bulunabilmişti.

BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura'nın Danışmanı ve Norveç Mülteci Konseyi Genel Sekreteri Jan Egeland, 26 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, "Muaddamiye'ye ulaşamazsak açlık tehlikesi ile karşı karşıya olan çocuklar ölecek." ifadelerini kullanmıştı.

BM, son olarak 1 Haziran'da abluka altındaki Dareyya ilçesine 4 yıl aradan sonra yardım ulaştırıldığını duyurmuş ancak rejim güçleri gıda, aşı ve hijyen malzemelerinin girmesine izin vermemişti.

Daha önce de rejim kuşatmasındaki bazı bölgelere gönderilen yardımlarda tırların üzerinde yazan içerikle tırlardan çıkan malzemelerin örtüşmediği görülmüştü.

Havadan yardım başlamadı

Eş başkanlığını ABD ve Rusya'nın yaptığı Uluslararası Suriye Destek Grubu, 17 Mayıs'ta Cenevre'de yaptığı toplantıda, Esed rejiminin, abluka altındaki bölgelere 1 Haziran'a kadar insani yardımların girmesine izin vermemesi durumunda havadan yardım yoluna gidileceğini duyurmuştu.

İngiltere Dışişleri Bakanı Philip Hammond, sürenin dolduğu 1 Haziran'da konuya dikkati çeken bir açıklama yapmıştı. Hammond, Suriye'de havadan insani yardım operasyonlarının artık son çare olduğunu belirterek, Esed rejimi üzerinde etki sahibi olan Rusya ve İran'ın bu yardımların güvenliğini temin etmesi gerektiğini söylemişti.

BM Suriye Özel Temsilci Yardımcısı Remzi Ezzeldin Remzi ise 2 Haziran'da, Suriye'de karadan yardım ulaştıramadıkları bölgelere havadan yardım yapılması için rejimin onayını beklediklerini açıklamıştı.

ABD ve Rusya yönetimleri, havadan insani yardımların başlatılması konusunda sessizliklerini koruyor.