Güncelleme - Soma'daki Maden Faciası Davası

Manisa'nın Soma ilçesinde 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasına ilişkin davanın duruşmasında, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, mevcut bilirkişi heyetinin ek rapor hazırlamasına karar verildi.

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Soma Kömür İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdür Ramazan Doğru, İşletme Müdürü Akın Çelik, Teknik Müdür İsmail Adalı, Teknik Nezaretçi Ertan Ersoy ve Emniyet Teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik ile bazı tutuksuz sanıklar, mağdur aileleri ve taraf avukatları katıldı.

Duruşmada Cumhuriyet Savcısı Şükrü Akyıl, mütalaasında son bilirkişi raporunu düzenleyen heyetin "ek bilirkişi raporu" hazırlamasını, ayrıca tutuklu yargılanan sanıkların tutukluluk hallerinin devam etmesini istedi.

Savcının mütalaası sonrası söz verilen tutuklu sanıklardan Soma Kömür İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Soma'daki maden faciasının ideolojik bir mücadeleye dönüştüğünü belirterek, "Bazılarına göre bu ülkede kömür üretmek zaten suç. Biz yaşanan bu olayın varsayımlarla değil, bilimsel gerçeklerle ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Maddi gerçek üzerinden kusur tespiti yapılsın, kusur tespiti üzerinden cezalar verilsin, varsayımlarla değil." diye konuştu.

Tahliyesini isteyen Gürkan, mahkeme başkanı Aytaç Ballı'nın davanın gidişatıyla ilgili bazı korkularının olduğunu öne sürerek, tahliyesini vermediğini iddia etti.

Sanık ve avukatlarının taleplerinin dinlenilmesiyle devam edilen duruşmaya, öğleden sonra devam edilmek üzere ara verildi.

Duruşma 21 Kasım'a ertelendi

Duruşmanın öğleden sonraki oturumunda mahkeme heyetinin ara kararını açıklayan mahkeme başkanı Aytaç Ballı, sanık avukatlarının yeni bilirkişi heyeti oluşturulması, bu heyetin yeni bir bilirkişi raporu hazırlaması ve diğer taleplerinin reddedildiğini bildirdi.

Ballı, son bilirkişi raporunun alanında uzman çok sayıda kişiden oluştuğunu, çok sayıda bilgi, belge ve delili içerdiğini, birçok tanığın dinlenerek hazırlandığını, çelişkili ifadelerin olmadığını, bir önceki bilirkişi raporuyla son bilirkişi raporunun farklı zamanlarda farklı kişilerce hazırlanması dolayısıyla aralarında farklılık bulunmasının olağan bir durum olduğunu belirterek, mevcut bilirkişi heyetinin, bu rapora ek bir rapor hazırlamasına, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, davanın da 21 Kasım 2016'ya ertelenmesine karar verildiğini açıkladı.

Duruşma sonrası anma

Duruşmanın ardından davayı izlemeye gelen madenci yakını aileler, facianın 13 Mayıs'ta meydana gelmesi dolayısıyla her ayın 13'üncü günü Soma'da Beşyol Kavşağı'nda bulunan madenci heykeli önünde gerçekleştirdiği anma etkinliğini, duruşma salonu önündeki meydanda yaptı.

Faciada hayatını kaybeden madenci Uğur Çolak'ın babası İsmail Çolak, aileler adına yaptığı açıklamada, 29 aydır süren hukuk mücadelelerinde sona yaklaştıklarına işaret etti.

Çolak, bu süreçte yakınlarını kaybeden aileler olarak, hesap sormaya ve hak ettikleri cezayı almaları için sonuna kadar da mücadele etmeye hazır olduklarını anlatarak, "Şunu belirtmek isteriz ki bizim yürüttüğümüz bu mücadele sadece Somalı şehit madenci ailelerini değil, tüm Türkiye halkını yakından ilgilendirmektedir çünkü bu hukuk mücadelesinden çıkan olumlu bir sonuçtan sonra bu katiller ve zihniyetindeki kişiler artık para uğruna yeni Somalar yaratamayacaktır." dedi.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de davanın sonuna geldiklerini dile getirerek, vatandaşları dayanışmaya çağırdı.

Olay

Manisa'nın Soma ilçesi Eynez mevkisinde Soma Kömür İşletmeleri AŞ tarafından işletilen ocakta, 13 Mayıs 2014'te saat 15.00 sularında başlayan yangında, 420 metre derinlik ve 3,5 kilometre uzunluğundaki galeriler dumanla dolmuş, faciada 301 madenci hayatını kaybetmiş, 162 işçi kurtarılmıştı.

Açılan davada tutuklu 6 sanık ile 5'inci duruşma sonunda yargılanmalarına tutuksuz devam edilmesine karar verilen vardiya amirleri Yasin Kurnaz ve Hilmi Kazık'ın, "olası kastla öldürme" suçundan 301 kez 20 yıldan 25 yıla, "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama" suçundan ise 162 kez 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyor.

Tutuksuz 38 sanık hakkında ise "taksirle birden fazla kişinin ölümüyle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenirken, bunlardan 25'i hakkında da bu suçları "bilinçli taksirle" işledikleri gerekçesiyle aynı aralıktaki cezanın 3'te birinden yarısına kadar artırılarak uygulanması talep ediliyor.