"Görüşme Sürecinin Durmasının Tek Sorumlu Tarafı Rum Tarafıdır" - Son Dakika
Güncel

"Görüşme Sürecinin Durmasının Tek Sorumlu Tarafı Rum Tarafıdır"

KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu, "Barışçıyız, tavrımız, antlaşma isteğimiz ve önerilerimiz ortadadır ama hakkımızın, hukukumuzun çiğnenmesine de rıza gösteremeyiz." dedi.

21.10.2014 20:14  Güncelleme: 22:26

KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Güney Kıbrıs Rum kesiminin (GKRK) Doğu Akdeniz'de İsrail ve Rusya ile yaptıkları arama-kurtarma faaliyetlerinin diplomatik ve askeri açıdan sürekli takip edildiğini belirterek, "Barışçıyız, tavrımız, antlaşma istekliliğimiz ve önerilerimiz ortadadır ama hakkımızın, hukukumuzun çiğnenmesine de rıza gösteremeyiz" değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, yaptığı yazılı açıklamada, KKTC ile Türkiye arasında "Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması" bulunduğunu belirterek, Barbaros Hayrettin Paşa gemisinin çalışmalarının, hükümetin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına devrettiği yetki devri çerçevesinde olduğunu, Rum tarafının bunu gayri yasal ilan etmesinin gerçeklerle bağdaşmadığını kaydetti.

Güney Kıbrıs'ın İsrail ve Rusya ile Doğu Akdeniz'de yaptıkları arama-kurtarma faaliyetlerinin diplomatik ve askeri açıdan sürekli takip edildiğini belirten Eroğlu, "Barışçıyız, tavrımız, antlaşma istekliliğimiz ve önerilerimiz ortadadır ama hakkımızın, hukukumuzun çiğnenmesine de rıza gösteremeyiz" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Rumların bunları kullanarak yaratmak istediği gerginliğin, diplomatik girişimlerin, alacaklarını iddia ettikleri tedbirlerin takibinde olduklarını belirterek, "Rum tarafının atacağı olası adımlara, yaptığı ve yapabileceği diplomatik girişimlere karşı bizim yapacaklarımız elbette vardır. Anavatan Türkiye ile istişare halinde bunlarla ilgili sürekli çalışma halindeyiz" değerlendirmesinde bulundu.

-"Görüşme sürecinin durmasının tek sorumlu taraf Rum tarafıdır"

Konunun bu noktaya gelmesinin, görüşme sürecinin durmasının tek sorumlusu Rum tarafı olduğunu ifade eden Eroğlu, Kıbrıs Türk tarafı daha önce iki kez Rum tarafına hidrokarbon yatakları konusunun ortak bir komite çalışmasında ele alınmasını önermiş ama olumsuz yanıt aldığını kaydetti.

Rum tarafının masadan kaçma gerekçesi olarak gösterdiği "egemenliğinin ihlal edildiği" iddiasının, müzakerelerde anlaşılan hususlar ve Türkiye ile KKTC'nin 1982 Deniz Hukuku Sözleşmesi'ne taraf olmadıkları dikkate alındığında bir anlam ifade etmediğine işaret eden Eroğlu, açıklamasında şunları kaydetti:

"Rum tarafı ile yapılan müzakerelerde denizlerdeki doğal kaynakların ve petrolün Kıbrıs Türk ve Rumların ortak malı olacağı, bunların işletilmesinin federal devletin yetkisinde kalacağı, işletme ile ilgili antlaşmaların parlamentodan nitelikli oyla geçmesi koşulu getirileceği yani Türk tarafının mutlaka söz hakkına sahip olacağı konusunda uzlaşmış durumdayız. Hal böyleyken Rum tarafının tek yanlı egemenlik iddiasında bulunması bir samimiyetsizlik göstergesidir.

Ayrıca, yerleşmiş Deniz Hukuku prensipleri Doğu Akdeniz gibi yarı kapalı denizlerde, deniz alanlarının sınırlandırılmasının ancak ilgili kıyı devletlerinin bir birleri ile anlaşarak deniz yetki alanlarını belirlemeleri ile söz konusu olabilir. Rum tarafının Türkiye ve bizimle arasında böyle bir anlaşma olmadığına göre yaptıkları doğru değildir.

Kıbrıs Türk tarafı Rumların öteden beri bu konuda uzlaşmaya yanaşmaması dolayısı ile hak ve hukukunun korunması için Anavatan Türkiye ile Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması imzalamış, hükümetimiz Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'na yetki devrinde bulunmuştur.

Barbaros Hayrettin Paşa gemisinin çalışmaları bu bağlamdadır ve Rum tarafının bunu gayri yasal ilan etmesi gerçeklerle bağdaşmamaktadır. Halkımız rahat olsun. Kıbrıs Türk halkının güvenliği, refah ve mutluluğu gözetilmekte, barışçı, anlaşmadan yana vizyonumuzda asla bir sapma olmadan haklarımızı koruma çabalarımız devam etmektedir." - Lefkoşa

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel 'Görüşme Sürecinin Durmasının Tek Sorumlu Tarafı Rum Tarafıdır' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement