Gürcan, Aa Editör Masası'na Konuk Oldu

Aile ve Sosyal Politikalar Bakana Ayşen Gürcan, basıldığı anda ulaşılması belli bir süre gerektirdiği için güvenlik butonunun kullanımında sorunlar çıktığını belirterek, "Ondan dolayı elektronik bilekliğe dönüştürdük. Onun daha uygun olduğunu düşünüyoruz. Mahkeme kararı ile veriliyor. Şu ana kadar dört karar verilmiş. Dört vakada da takip ediliyor" dedi.

AA Editör Masası'nda gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Gürcan, bakanlık görevine getirilmesine ilişkin bir soru üzerine o gün kızıyla Kudüs'te olduğunu anlattı.

Mescid-i Aksa'dayken gelen bir telefonla Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kendisiyle görüşmek istediğini öğrendiğini aktaran Gürcan, şöyle devam etti:

"Bana bir şey sorulacak zannediyorum ya da Kudüs'te olduğumuz öğrenildi, Kudüs ile ilgili bir şey sorulacak diye düşünüyorum. Gerçekten hiç beklemediğim bir şeydi. Uzunca bir süre, anlıyorum Aile Bakanlığı ama ne için? Süreçten de çok haberdar değildim. Sonra öğrenince 6 görüşmeden sonra hiç kimseye bir şey söyleyemedim. Kıble mescidine gittim, iki rekat namaz kıldım. Çok heyecanlandım ama ne diyeceğimi bilmiyorum, kime nasıl? Ülke dışındayım, ne yapmam gerekiyor, onu bilmiyorum. Sadece böyle bir teklifi kabul ettiğime dair onay vermiş oldum. O ara açıklamalar başlamış, telefonum susmuyor. Çok özel bir gündü. Ben hala Kudüs'teyim diyebilirim. Benim için sürpriz oldu."

"Elektronik kelepçeyi önemsiyoruz"

Gürcan, "Kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında başlatılan elektronik bileklik uygulamasında son durum nedir? Daha önce uygulanan ve etkinliği düşük görülerek vazgeçilen güvenlik butonuna göre elektronik bileklik uygulamasının etkisi nedir?" sorusunu yanıtlarken 6284 sayılı Kanun gereği "Elektronik Destek Sistemi"nin getirildiğini belirtti. Bu sistemin şiddet tehdidi altında olan kişilerin kendilerini koruma amaçlı olduğunu ve özellikle can güvenliği için geliştirildiğini ifade eden Gürcan, önce güvenlik butonu ile başlandığını dile getirdi.

Pilot uygulama ile Adana'da 150, Bursa'da 146 olmak üzere toplam 296 kişiye güvenlik butonu verildiğine işaret eden Gürcan, "Bu vakalarda çok sorun yaşanmadığını aktardı. Gürcan, şunları söyledi:

"Fakat güvenlik butonunun kullanımında sorunlar çıktı, takip sisteminde. Çünkü basıldığı anda ulaşılması belli bir süre gerektirdiği için. Ondan dolayı elektronik bilekliğe dönüştürdük. Onun daha uygun olduğunu düşünüyoruz. Mahkeme kararı ile veriliyor. Şu ana kadar dört karar verilmiş. Dört vakada da takip ediliyor. Biz, elektronik bilekliğin kullanımı ile ilgili araştırmalar da yapıyoruz, destekliyoruz da. Bu sadece kadın değil, kim olursa olursa olsun can güvenliği tehdit altında olan kişinin korunması devlet güvencesindedir. Böyle de olmak durumundadır. Sizin kendinizi rahat ve güvende hissedebilmeniz için. Cinayetlere baktığınızda hep bir aile yakını, eski eş ya da nişanlı tarzında aileden birisinin olması da korumayı zorlaştırıyor. O yüzden bu elektronik kelepçeyi önemsiyoruz. Bunun kullanımı ile ilgili belki aplikasyon uygulamalara geçebiliriz, mobil yazılımlara da geçebiliriz. Bununla ilgili araştırmalar da Ar-Ge çalışmaları da devam ediyor. Şunu unutmamak gerekiyor. Biz, aslında bu noktaya gelinsin istemeyiz ama bu noktaya gelindiğinde devlet olarak elimizden gelen her şeyi yapmakla yükümlüyüz. Bu yükümlülüğü yaparken de buna teşebbüs edebileceklere de uyarı olsun isteriz. Yani yaptığı şeyin karşılığında göreceği sonuçları bilsin isteriz ya da yapamayacağını bilsin isteriz. Bu anlamda da bunun basın aracılığıyla da tanıtılmasını önemsiyorum."

"ŞÖNİM'lerden 85 bin kişi yararlandı"

"Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) uygulamasının sonuçlarına ilişkin rakamsal veriler nedir? ŞÖNİM'lerde kaç kişiye eğitim verildi? Öfke kontrolü konusunda neler yapıldı?" sorusu üzerine Gürcan, "36'ya çıkarttık bu yıl. İki yıl önce 14 pilot ille başladık" dedi.

Daha evvel şiddeti önleme konusunda spesifik kurumlar olmadığına işaret eden Gürcan, ev içinde yaşanan sıkıntıların "Kol kırılır yen içinde kalır" paradigması ile kültürel bir koruma ile çok fazla dışarıya aksettirilmediğini, aksettirilse bile "O senin kocandır" diyerek geçiştirildiğini vurguladı. Gürcan, şunları kaydetti:

"Şimdi bir kültürel paradigma değişimi yaşandı. Yaşanıyor mu yaşanıyor ve yaşanması da gerekiyor. O yaşam sırasında gidip başvurabilecekleri, rehberlik de alabilecekleri, yeri geldiğinde onların güvenliğini sağlayabilecek kadın konukevine yönlendirecek merkezlere ihtiyaç vardı. ŞÖNİM'ler bu amaçla kuruldu. Şu an yönetmeliği bitmek üzere, Sayıştaya gönderilmek üzere hazırlandı, son aşamaya getirildi. Biter bitmez zaten 36 ilde tamamen girecek. Yaklaşık 85 bin kişi yararlanmış, bunun 65 bini kadın, 18 bini de çocuk. 2 bin kişi kadar da erkek yararlanıcımız var şu günlerde. Sadece eğitim değil buradakiler, psikososyal destek alma, oradan işlem yapılması. Bir şekilde oradaki uzmanlarımızla, meslek elemanlarımızla irtibat halinde olunması sürecindeki kişi sayımız bu."

(Bitti)