Hak-İş Başkanı Arslan: "Koronavirüs, suyun hayati önemini bir kez daha gösterdi"

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, suyun insan hayatındaki en temel ihtiyaçlardan biri olduğunu belirterek, "Koronavirüs suyun hayati önemini bir kez daha göstermiştir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 'koronavirüs önlemleri' genelgesiyle belediyelerin hiçbir gerekçeyle abonelere yönelik su kesintisi uygulamayacak olmasını son derece yerinde bir karar olarak değerlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.

Arslan, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile bütün kamu kurum ve kuruluşlarının canla başla çalışmalarını sürdürdüğünü aktardı.

Uzmanların virüsün yayılmasını önlemek için kişisel temizliğin önemine ilişkin açıklamalarını anımsatan Arslan, su ile yapılan temizlik ve bol su tüketiminin önemine dikkati çekti.

Arslan, Hak-İş olarak suyu temel ve devredilemez bir insani hak olarak gördüklerini, tüm dünyada suyun ticarileştirilmesine karşı çıktıklarını belirterek, "Koronavirüs suyun hayati önemini bir kez daha göstermiştir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 'koronavirüs önlemleri' genelgesiyle belediyelerin hiçbir gerekçeyle abonelere yönelik su kesintisi uygulamayacak olmasını son derece yerinde bir karar olarak değerlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.

Hak-İş olarak su sektöründeki özelleştirmelere karşı mücadele ettiklerini aktaran Arslan, "Su, bütün boyutlarıyla kamuda yer almalı, bütün su işletmeleri mutlaka kamuya ait olmalıdır. Ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde su politikalarının belirlenmesi ve su kaynaklarının korunması konusunda politikalar temel alınmalı ve geliştirilmelidir." değerlendirmesinde bulundu.

"Su, en temel insan hakkı ve hayatın özüdür"

Hak-İş Başkanı Arslan, her yıl sağlıksız suya bağlı hastalıklardan milyonlarca insanın yaşamını yitirdiğine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Küresel ısınma, kaynakların kirletilmesi, plansız büyüme ve su kaynaklarının azalmasıyla kullanılabilir ve içilebilir temiz suya erişim konusunda yaşanan sıkıntılar artmış, 'su yoksulluğu' kavramı ortaya çıkmıştır. Bu durum, suyu ticari bir meta haline getirmiş ve sorun daha büyük bir boyuta ulaşmıştır. Su, en temel insan hakkı ve hayatın özüdür. Bu yüzden su, ticari bir meta olmaktan çıkarılmalıdır."

Suyun doğru kullanımı konusunda bilincin oluşturulması, tabiatın korunması, su konusundaki farkındalığın güçlendirilmesi, insan, doğa ve su için hassasiyet gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Arslan, "Bu konuda eğitim ve öğretim yoluyla toplumumuzun çevre ve su bilincini arttırmak, suyun doğru şekilde kullanımı ile ilgili bilinç oluşturmak ve doğayı korumak için gerekli çalışmaların hayata geçirilmesini bekliyoruz. Unutulmamalıdır ki 'su' canlı hayatın olmazsa olmazıdır. Suya yapılan her müdahaleyi insana, doğaya ve hayata karşı işlenmiş bir suç olarak görüyoruz. Hak-İş Konfederasyonu olarak herkesi su konusunda duyarlı olmaya çağırıyoruz." ifadesine yer verdi.