HAK-İş Bakanı Mahmut Arslan, "Kamunun bize verdiği rakamlar var. Belediyeler hariç, 660 bin rakamı var. Belediyeleri de dahil ettiğimiz zaman 1 milyon 200 bin rakamına ulaşıyor. Elimizde sağlıklı veriler yok ama biz en iyimser rakamlarla 1 milyon 200 bin taşeron işçisinin kamuda çalıştırıldığını tahmin ediyoruz" dedi.
HAK-İş Bakanı Arslan, HAK-İŞ tarafından gerçekleştirilen "Taşeron İşçisi Gerçeği 2014 Araştırması" sonuçlarına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. HAK-İş Genel Merkezi'nde gerçekleşen toplantıda bu çalışmanın Türkiye'de en yoğun taşeron çalışmanın olduğu belediyeler ve Sağlık Bakanlığı olmak üzere 9 iş kolunda yapıldığını belirten Arslan, "27 ili kapsamaktadır. Bu çalışmaların amacı herkesin bir şey söylediği, kendileri adına bir şeyler yazıp çizdiği, konuştuğu, taşeron işçilerinin yaşadıkları sorunları onların beklentilerini, itirazlarını, feryatlarını, hüzünlerini, beklentilerini, itirazlarını ve bu konudaki kendi bakış açılarından meselelerini değerlendirmelerini öğrenmek açısından önemli bir araştırmadır" diye konuştu.
"TAŞERON İŞÇİLİĞİ SORUNU ÇÖZEMEZSEK TÜRKİYE TOPLUMSAL CİDDİ BİR KRİZLE KARŞI KARŞIYA OLDUĞUNU GÖRMEMİZ GEREKİYOR"
Araştırmanın özetinde gördüklerine ilişkin Arslan, şunları söyledi:
"Gerçekten çok ciddi bir sorunla karşı karşıyayız. Türkiye'de taşeron gerçeği aslında Türkiye'de çalışanların bir bölümünün yani taşeron işçilerin modern köle olarak tanımladığımız, hem çalışma şartlarına hem karşılaştıkları zorluklara baktığımız zaman bu ifadeyi kullanmak gerçekten doğru bir tanımlama olacaktır. Bugün bu modern kölelik anlayışının ortadan kaldırılması için HAK-İŞ'in uzun süredir yaptığı mücadelenin bir araştırmayla da desteklenerek kamuoyuyla paylaşılmasını önemli bir sorumluluk olarak görüyoruz. Taşeron konusunda elimizde somut verilerin olmadığı ifade edilmektedir. Hiçbir veri gerçeği yansıtmamaktadır. O nedenle sayıları konusunda gerçekten net kamuoyunu doğru bilgilendirecek hususta elimizde somut veriler olmaması, bu konudaki çalışmaların Türkiye'de ki taşeron işçilerinin bir bölümünü yok sayarak yapılmış olması, bütün bunlar bizi bu çalışmayı yapmaya teşvik etmiştir. Taşeron işçiliği sorunu çözemezsek Türkiye toplumsal ciddi bir krizle karşı karşıya olduğunu görmemiz gerekiyor. O nedenle sorun sadece ekonomik sorun değil, sorun sosyal, siyasi, kültürel, topyekun bir Türkiye sorunu olarak karşımızda çok derin izler bırakan durumla karşı karşıyayız. Bu sorunun çözümü konusunda Türkiye'nin acele etmesi gerekiyor. Türkiye bu sorunu biran evvel gerçekten çağdaş, demokratik ülkelerde hangi kriterler, esaslar çerçevesinde sürdürülüyorsa bu çerçeveye oturtmak zorundayız. Bugün bu çalışmamızı paylaştıktan sonra TBMM'de grubu bulunan siyasi partilere, plan bütçe komisyonu üyesine, aile sağlık çalışma komisyonu üyelerine, yine siyasi partilere çalışmamızı ulaştıracağız. Bu çalışmamız bilimsel bir çalışma. Araştırmamızı güçlendirmek adına bizatihi 27 ile gidilmiş, buradaki taşeron işçiler davet edilmiş, taşeron işçilerin her biriyle ayrı ayrı 20 dakikalık bir zaman dilimi içerisinde 5 bin 250 arkadaşımızla yüz yüze görüşülerek yapılmıştır. Alanında ilk olduğunu biliyoruz."
"GENELDE TAŞERON İŞÇİLERİNİN GENÇ BİR JENERASYON OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ"
Çalışmanın demografik bilgilerine değinen Arslan, "Dikkatimizi çeken ağırlıklı olarak 32-38 yaş arası yüzde 34.9'luk bir oran. Genelde taşeron işçilerinin genç bir jenerasyon olduğunu görüyoruz. Türkiye'de ki dağılımı da dikkate alarak özellikle belediyelerde kadın çalışanın çok az olmasını, Sağlık Bakanlığı bünyesinde de kadınların fazla olmasını dengeleme açısından araştırmada yüzde 20'si kadın çalışanları kapsamakta, yüzde 80'i erkek çalışanları kapsamaktadır. Taşeron işçilerin eğitim durumuna baktığımız zaman ağırlıklı olarak gördüğümüz rakam lise mezunu işçilerin yüzde 33'ünü karşıladığını, ilköğretim ve ortaöğretimi dahil ettiğinizi zaman yüzde 50'lik bir kısım ilköğretim, ortaöğretim ve lise mezunlarını oluşturmaktadır. Taşeron işçilerde iki çocuk sahibi işçiler yüzde 32,4. Taşeron işçilerin en önemli sorunlarından bir tanesi olan ücret sorunu bu araştırmada bütün çıplaklığıyla ortaya dökülmüş durumda. Yaklaşık yüzde 8.6'sı 800 TL ve altında ücret alıyor. 801 ile bin TL alan işçi sayısı yüzde 41.2. çalışan taşeron işçilerinin yüzde 50'si bin TL'nin altında ücret almaktadır. Bu araştırmanın en temel ve can yakıcı sonucunu oluşturmaktadır" değerlendirmelerinde bulundu.
Taşeron işçilerin öncelikle belediyelerde ve sağlık sektöründe yaygın olduğunu bildiren Arslan, işçilerin taşeron uygulamasının asıl sebebinin ucuz işçilik yaratmak ve yandaşlara para aktarmak olarak gördüklerini kaydetti. Arslan, taşeron işçilerinin yüzde 88.5'lik düzeyde sendikalı olmak istediklerini ifade etti.
"ORADA BİR SENDİKANIN OLMASI GERÇEKTEN UTANÇ VERİCİ"
Gazetecileri sorularını da cevaplayan Arslan, bir gazetecinin taşeron işçilere ilişkin somut verileri olup olmadığını sorması üzerine "Bizim tahminlerimiz yaklaşık 1 milyon 200 bin civarında bir rakam. Bunun daha fazla olması ihtimali yüksek. Kamunun bize verdiği rakamlar var. Belediyeler hariç. 660 bin rakamı var. Belediyeleri de dahil ettiğimiz zaman 1 milyon 200 bin rakamına ulaşıyor. Elimizde sağlıklı veriler yok ama biz en iyimser rakamlarla 1 milyon 200 bin taşeron işçisinin kamuda çalıştırıldığını tahmin ediyoruz" dedi.
Soma maden faciası hatırlatılarak, bazı işçilerin sendikal haklarının korunmadığı yönündeki açıklamalarının sorulması üzerine Arslan, "HAK-İş'e bağlı sendikalarımız yetki aldığı, toplu sözleşme yetkisi aldığı, toplu pazarlık masalarına oturmalarına rağmen taşeron mevzuatının önümüze koyduğu zorluklarından dolayı toplu sözleşmelerin normatif hükümlerle sınırlı kaldığını gördük. Sendikaya bağlı olan arkadaşlarımızın beklentilerini bugünkü mevzuattan dolayı gerçekleştirilemiyor. Biz taşeron firmalarda yasal olarak olmasına rağmen, uygulanamamasının ihale sözleşmesinden kaynaklandığını biliyoruz" diye konuştu.
"Taşeron firmanın işçi üzerinden aldığı ücret nedir" sorusuna Arslan, "Bütün taşeron firmaları en az yüzde 20 kar hedeflediklerini bu çerçevede yüzde 20 kar marjlarının olduğunu, ayrıca kamu idaresinin de bunun dışında fatura kestiği için yüzde 18'lik bir KDV ödediğini dikkate aldığımız zaman gerçekten normal bir sendikalı iş yerinde kadroluların maliyetinden aşağıda olmadığını ama bu maliyetin kamu üzerinden taşeron firmaya aktarıldığını. Taşeron firmalara para kazandırılıyor. Kamuya daha fazla yük getiriyor. Bugünkü taşeronlaşma kamuya daha fazla yük getiriyor" şeklinde konuştu.
Soma'da yaşanan maden faciasına ilişkin ise Arslan, şunları söyledi:
"Soma hadisesi bunun ne kadar can yakıcı olduğunu ortaya koymuştur. Hükümet, devlet, parlamento bu konuda bundan sonra bunların yaşanmaması için köklü, bu sorunu ortadan kaldıracak düzenlemelere imza atarlar. Bu sorumluluğun bize ait olan yönü de var. taşeron firmalarda çalışan arkadaşlarımızı örgütlemek, onların toplu sözleşme haklarını almak için daha çok mücadele etmek, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda daha fazla inisiyatif almak zorundayız. Soma'da ki yaşanan iş cinayetlerinin bizi de sorumluluk altında bıraktığını ifade ediyorum. Orada HAK-İŞ olmalıydı. Orada da örgütlenmeliydi. İş güvenliği şartlarına uymayan işveren iş yerlerine işçileri göndermemeliydik. Ölümleri önlemeliydik. Bura da bizim de sorumluluğumuz var. Bizim gibi başka sorumlularda kendilerinin sorumluluğunu hatırlamalı ve gereğini yapmalılar. Orada bir sendikanın olması gerçekten utanç verici."
"TÜRK-İŞ'i istifaya mı davet ediyorsunuz" sorusuna "Böyle bir yetkim söz konusu değil. TÜRK-İş Konfederasyonu ve Maden-İş Sendikası bu konuyu sorgulamalı. Başkalarının da bu sorumluluğu başkalarının üzerine ihale etmeden üstlenmelerini istiyoruz. Burada atılması gereken adımları, sorumluluğumuzu kabul edersek sorunların çözümünde önemli bir süreci geçmiş olacağız. Başta TÜRK-İŞ olmak üzere gereken dersleri çıkarıp, gerekli sorumlulukla hareket ederek üzerine gitmiş olurlar" karşılığını verdi.
Taşeron yasasının TBMM'ye gelmesine Arslan, HAK-iŞ olarak bu konuda çok ciddi bir çalışma yaptıklarını anlattı. - ANKARA
Son Dakika › Güncel › Hak-İş Taşeron İşçisi Gerçeği 2014 Araştırması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?