Hsbc Küresel Bağlantılar Raporu

HSBC Küresel Bağlantılar Raporu'nda, Türkiye'nin, Vietnam, Çin ve Hindistan'ın ardından 2021- 2030 yılları arasında ortalama yıllık mal ihracatı büyümesinde 4. sırada yer almasının tahmin edildiği belirtildi.

Oxford Economics tarafından hazırlanan "HSBC Küresel Bağlantılar Raporu", iş dünyasının ticaret yaptığı veya yapmayı planladığı pazarlarda orta vadedeki potansiyel değişimlere ilişkin analiz sunuyor. Rapora göre, ABD ve Avrupa'daki ithalat büyümesi küresel ekonomideki toparlanmanın temelini oluştururken, Çin ekonomisinin istikrara kavuşması bu toparlanmaya ivme kazandıracak.

Küresel ticaretteki toparlanmayı destekleyecek faktörlere ışık tutan rapor, dünya genelinde pozitif etki yaratacak trendleri beş başlık altında topluyor. Bu başlıklar şöyle:  Çin ekonomisinin istikrara kavuşması, gelişmiş piyasalarda ithalat talebini büyütecek yatırım harcamaları, kilit sektörlerde konjonktüre bağlı olarak toparlanma yaşanması, ticaretin serbestleştirilmesine yönelik çabaların artması ve hizmet ticaretinde artış görülmesi.

Türkiye'nin, Vietnam, Çin ve Hindistan'ın ardından 2021- 2030 yılları arasında ortalama yıllık mal ihracatı büyümesinde 4. sırada yer almasının tahmin edildiği belirtilen raporda, gelişmekte olan pazarların yavaşlayan küresel ticaretin itici gücü olacağı öngörüsünde bulunuldu.

Asya ekonomileri küresel ticaretin ana lokomotifi haline gelecek

Önümüzdeki dönemin özellikle Çin ve Brezilya gibi gelişmekte olan öncü pazarlar için kısa vadede zorlu geçeceği belirtilen raporda, bu ekonomilerin orta vadede küresel ekonomik büyüme ve ticaretin öncüleri arasında yer almasının yüksek bir ihtimal olarak görüldüğü ifade edildi.

Raporda, güneyden güneye ticaret akışının en hızlı büyüyen ticaret koridorunu oluşturması ile birlikte, Asya ekonomilerinin küresel ticaretin ana lokomotifi haline gelmesinin beklendiği aktarıldı.

Nakliye ekipmanları gibi konjonktürel dalgalanmalardan etkilenen sektörlerin kısa vadede yukarı yönlü hareketten en çok faydayı sağlamasının öngörüldüğü dile getiren raporda,  "Öte yandan, kimyasal madde ve makine araç gereçleri gibi ara girdilerin küresel yatırımların güçlenmesinden destek bulması bekleniyor. Emtia fiyatlarındaki kademeli toparlanmanın ise ham madde ve mineral yakıt ticaretini değer bakımından destekleyeceği tahmin ediliyor" ifadelerine yer verildi.

Rapora göre, ticaretin serbestleştirilmesine yönelik atılan adımlar, küresel ticaret performansında yukarı yönlü bir hareket yaratma potansiyeli barındırmaya devam ediyor.

Küresel ticaretin serbestleştirilmesine ilişkin son dönemde kaydedilen en önemli ilerlemeler arasında Dünya Ticaret Örgütü'nün Bilgi Teknolojileri Anlaşması'nı genişletmesi ile geçtiğimiz 20 yılın en büyük ticaret anlaşması olan Trans-Pasifik Ortaklığı'nın gösterildiği raporda,  söz konusu anlaşmaların sadece görünen ticaret için değil, küresel kriz sırasında ticaretteki sert gerilemeden daha düşük bir daralma gösteren ve o zamandan bu yana daha güçlü bir yükseliş kaydeden hizmet sektörü için de artarak geçerli olacağı ifade edildi.