BURSA'nın Saitabat Köyü'nde yaşayan ilkokul mezunu Sermin Cakalıoğlu, İİlkokul mezunu kadınlar isterse her şeyi yapar diyerek çıktığı yolda kendisi gibi ilkokul mezunu olan köy kadınları ile büyük bir başarıya imza attı.
Önce 9 köy kadını ile dernek kurup Türkiye'de bir ilke imza atan Sermin Cakalıoğlu daha sonra evlerinde yaptıkları salça, reçel ve makarnaları satarak para kazanmaya başladılar. Köylerindeki meralık alanı alıp buraya tek katlı bina yaptırıp kahvaltı servisi yapan Saitabatlı ilkokul mezunu kadınlar, daha sonra işlerini büyütüp burayı 2 kat lı bir restoran haline getirdiler. Müşterilerine kendi yaptıkları yiyecekleri kendileri sunan Sermin Cakalıoğlu, bu başarısı ile yabancı gazete ve dergilere de konu oldu.
Davet edildiği Üsküdar Üniversitesi ve bir çok belediyede verdiği konfrenslarla başarısını anlatan Sermin Cakalıoğlu, kendilerine imrenen diğer köy kadınlarının kurdukları dernekleri birleştirerek federasyon oluşturdu.Sermin Cakalıoğlu, Bursa'nın Kestel ilçesine 5 kilometre uzaklıkta olan Saitabat Köyü'nde çiftçilik yapan Rabia ve İsmail çiftinin 4 çocuğundan ikincisiydi. Çok istemesine rağmen ekonomik sıkıntılar yüzünden ilkokulu bitirdikten sonra eğitimine ara veren Sermin Cakalıoğlu, Ali Cakalıoğlu ile evlendi. İş adamı olan eşinden 4 kız çocuğu dünyaya getiren Sermin Cakalıoğlu'nun en büyük özlemi köyde yaşayan ve en tahsillisi ilkokul mezunu olan kadınların isterlerse herşeyi yapabileceklerini kanıtlamaktı. Bu konuda kolları sıvayan Sermin Cakalıoğlu önce 2002 yılında ilkokul mezunu olan 9 kadın ile Türkiye'de bir ilki başarıp Saitabat Köyü Kadınları Kalkınma Kooperatifi'ni kurdu. Denrneklerine para kazanmak için evlerinde yaptıkları salça, reçel ve makarnaları satan Sermin Cakalıoğılu, daha sonra ikna ettiği muhtardan köy meydanında bulunan araziyi derneklerine alıp eşinden aldığı ödünç para ile bu alana tek katlı restoran yaptırdı. Burada evlerinden getirdikleri yumurta, tereyağı, reçel ve diğer yiyecekler ile misafirlerine kahvaltı sunan Sermin Cakalıoğlu, üzerine kayıtlı evi ipotek ettirip bankadan aldıkları kredi ile tek katlı olan restoranlarının üzerine tamamen Osmanlı mimarisine örnek bir kat daha çıktı. Burada köyde bulunan 45 kadın özlemesinden muhlamasına, çeşitli peynir ve zeytinlerden yağ, bal ve reçeline kadar kendi ürettikleri yiyeceklerle müşterilere kişi başı 35 liraya kavhaltı vermeye başladı. Kısa sürede kaliteleri duyulan ve kamu oyu oluşturan Saitabat Köyü Kadın Derneği'nin sahip olduğu şu andaki değeri 2.5 milyon lira olan rerstorantta hafta sonrları kahpvaltı yapmak isteyenler uzun kuyruklar oluşturuyor. Bazı günler gelen müşterilerine fiş vererek sıraya aldıklarını söyleyen Sermin Cakalıoğlu, yakaladıkları başarısının uluslararası gazete ve dergilere de manşet olduğunu belirti. Yurt dışından kendilerini görmek, kahvaltı yapmak ve görüntü almak için misafirlerinin geldiğini söyleyen Cakalıoğlu, başarısını anlatması için Üsküdar Üniversitesi'nde arkadasları ile konferans verdiklerini, bir çok belediyeden ise düzenlenen etkinliğe konuşmacı olarak katılması için davet aldığını söyledi.
FEDERASYON KURDULAR
Bursa'da kendilerini örnek alan 26 köy ve mahalledeki kadınların dernek kurduklarını, bunlar ile federasyon oluşturduklarını ifade eden Sermin Cakalıoğlu, Artık köy kadınlarının ilkokul mezunu da olsa neler yapabileceğini çok güzel kanıtladık. Saitabat Köyü'ndeki arkadaşlarım ilkokul mezunu olmasına rağmen gelen yabancı turistlerle konuşmak için İngilizce kursuna katıldılar, ayrıca diksiyon eğitimi aldılar. Köyümüzdeki restoranımız görenleri büyülüyor. Müşterierimizin sayısı artıyor. Aynı zamanda federasyon oluşturduk, bu federasyonda merkezinde de benzer kahvaltı veriyoruz, organik ürünler satıyoruz. İlkokul mezunu olarak üniversite kürsüsünden başarının sırrını anlatmamız, öğretim üyeleri ile öğrencilerin sorularını yanıtlamamız bizi çok mutlu ediyor dedi.
Son Dakika › Güncel › İlkokul Mezunu Sermin Hanıma Üniversitede Konferans Verdirten Başarısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?