Kamyonet Kasasında 10 Kişilik Yaşam Mücadelesi

Biri 8 günlük, biri 2 aylık ve biri 1,5 yaşında olmak üzere toplam 9 çocuğa bakan 47 yaşındaki Nergiz Özuzdur, tek isteğinin başlarını sokabileceği kırık dökük bir ev olduğunu belirterek “Ağlayarak burada bayram geçireceğiz” dedi.

47 yaşındaki Nergiz Özuzdur’un dramı, 16 yaşındaki kızı Deniz Özduzdur’un iki yıl önce sevdiği adama kaçmasıyla başladı. Deniz Özuzdur’un evden kaçmasının ardından Nergiz Özuzdur’un oğlu, kız kardeşinin evden kaçmasında payı olduğu düşüncesiyle karısını öldürdü. Cinayet suçlamasıyla hapse giren oğlunun ardından küçük yaştaki Deniz Özduzdur’la kaçtığı için damat da cezaevine girdi. Kocası 2004 yılında ölen Nergiz Özuzdur, kızları Deniz (16), Özlem (13), Dilek (10), Sevim (11): Deniz Özuzdur’un çocukları Hakan (8 günlük) ve Nergiz (1,5) ve hapse giren oğlunun Muhammed (5) ve Murat (6) isimli çocukları ile rahatsızlığı bulunan diğer kızının çocuğu 2 aylık Yasemin’e tak başına bakmak zorunda kaldı. Geçimini hurda toplayarak sağlayan ve kirasını ödeyemeyen talihsiz kadın, çareyi iki yıl önce aldığı kamyoneti eve çevirmekte buldu. Brandalarla çevirdiği kamyonette üst üste yatan 10 kişilik aile, tuvalet ve su ihtiyaçlarını camiden karşılıyor. Duşlarını ise kamyonetin içinde alıyor.

“ÇARESİZİM”

Sabahları erkenden kamyonetten oluşturduğu evinden çıkarak hurda toplayan Özuzdur, çevreden gelen yardımlarla ailesinin karnını güçlükle doyuruyor. Tutunacak hiçbir dalının olmadığını söyleyen Özuzdur, “Çaresizim. Bir çocuklarım bir de Allah’ım var. İşi bırakıp bir de çocuklar okula getirip götürüyorum. Param olursa dolmuşa bindiriyorum. Suriye’den gelenler yol kenarlarında dileniyor. Biz dilenmiyoruz. Çocuklarım beni bekliyor. Anca boğazımıza yettiriyoruz. İki senedir bu kamyonda kalıyoruz. Oğlum hapse girince kamyondan ev yaptım. Üst üste hepimiz bir yerde yatıyoruz” dedi.

“NASIL MÜCADELE EDERİM DİYE DÜŞÜNÜYORUM”

Çocukları ve torunlarıyla birlikte elektriksiz yaşayan Özuzdur, sözlerini şöyle sürdürdü: “Oğlum ve damadım hapiste ama burada hiçbir şeyden korkmuyoruz. Balicisi hapçısı gelecek diye korkmuyoruz. Cenab-ı Allah bizi koruyor. Bazen düşünüyorum. Şuradan iki kişi gelse, ben bir kişiyim ne yapabilirim ki? Genç kızlar var küçük çocuklar var başımda biri çocukları kaçırsa nasıl mücadele ederim diye düşünüyorum.”

Tek isteğinin kırık dökük de olsa başlarını sokabilecekleri bir ev olduğunu ifade eden Özuzdur, çocukların üşümemesi için kış aylarında kamyonet kasasını battaniyelerle kapattığını belirtti. 7. sınıfa giden kızı Özlem’e üniforma alamadığı için okula gönderemeyen Özuzdur, diğer iki kızını ise güçlükle okula gönderdiğini söyledi. Kurban Bayramı’nın çaresizlik içinde geçeceğini dile getiren Özuzdur, “Millet evinde bayram yapıyor güle oynaya. Biz ağlayarak burada bayram geçireceğiz” diye konuştu.

Nergis Özuzdur’un torunu 6 yaşındaki Murat, “Doktor olacağım anneannemi koruyacağım. Soğukta üşüyorum. Battaniye yok” derken 10 yaşındaki kızı Dilek “Öğretmen olacağım annemi bu çileden kurtaracağım. Annemle bu kamyonetten gideceğiz” diyerek gözyaşlarını tutamadı.