Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tüm insanlığı birlikte yaşatma ideali bir yana kendi kardeşleriyle dahi birlikte yaşayamayanları "rahmet yüklü mesajları kalplerinde özümseyememiş olanlar" şeklinde tanımlayarak, "İnşallah önümüzdeki dönem bu bakımdan hepimiz için, tüm insanlık için bir uyanışa, bir silkinişe, bir öze dönüşe vesile olacaktır diye inanıyorum. Yaşadığımız ve fitnenin öldürmekten daha kötü olduğu ilahi mesajının adeta ete kemiğe büründüğü bu dönemi en kısa zamanda geride bırakacağımızı ümit ediyorum" dedi.
Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı'nca "Hazreti Peygamber ve Birlikte Yaşama Ahlakı" temasıyla İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen Kutlu Doğum Haftası açılış programında, bir dönem dünyayı "titreten", "kasıp kavuran" kavimlerin, hükümdarların bir süre sonra geride iz bırakmamacasına yok olup gittiğini dile getirerek, "Biz, sahibi Allah olan bir dinin mensupları olarak böyle bir akıbete asla düçar olmayacağımızı biliyoruz, buna inanıyoruz. Yeter ki haset ve kin gibi geçmişte pek çok toplumu yok eden hastalıkların pençesine düşmeyelim. Yeter ki Hazreti Nebi'nin aydınlık yolundan bir an olsun, bir milim olsun sapmayalım" diye konuştu.
Bir öğüt verici olan Peygamberin, hiç kimseye karşı zor kullanmadığını belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Onun en büyük gücü imanıydı, tebliğiydi. İslam tarihine baktığımızda silah zoruyla Müslüman yapılan hiçbir topluluk göremeyiz. Bugün en büyük Müslüman nüfusunu barındıran Güney Asya ülkelerine İslam, Müslüman tüccarlar aracılığıyla, onların tebliğleriyle ulaşmıştır. Aynı şekilde bizim milletimiz de ilahi tebliğin gücüyle yani gönüllü olarak İslam'la şereflenmiştir. Bakınız burada silah yok, ordu yok, zor yok, baskı yok. Ne var? Sadece Hak yola davet var, Hak sözü anlatmak var. Peygamberimizin yolunu takip etme var.
Bu manzara, bugün mezhepçilik ve bölgecilik fitnesinin pençesine düşenlerin, bu uğurda kardeş kanına dahi girmekten çekinmeyenlerin ne kadar uzağında değil mi? Zahirde Hak'tan yana görünüp, esasta batılın kılıcını çalanlar, bu yoldan ne kadar uzakta değil mi? Tüm insanlığı birlikte yaşatma ideali bir yana kendi kardeşleriyle dahi birlikte yaşayamayanlar, rahmet yüklü mesajları kalplerinde özümseyememiş olanlardır. İnşallah önümüzdeki dönem bu bakımdan hepimiz için, tüm insanlık için bir uyanışa, bir silkinişe, bir öze dönüşe vesile olacaktır diye inanıyorum. Yaşadığımız ve fitnenin öldürmekten daha kötü olduğu ilahi mesajının adeta ete kemiğe büründüğü bu dönemi en kısa zamanda geride bırakacağımızı ümit ediyorum."
Erdoğan, İslam dünyasında Peygamber sevgisinin, Peygamber'e olan saygının, hürmetin, özlemin Türkiye kadar belirgin şekilde görülebileceği pek az yer bulunduğunu kaydederek, "Milletimiz yüzlerce yıldır ilahileriyle, naatlarıyla, mevlitleriyle, hilyeleriyle, miraciyeleriyle, Esma-i Nebileriyle, Gazavat-ı Nebileriyle, Ahlak-ı Nebileriyle, Hicret-i Nebileriyle, şefaatnameleriyle bu sevgisini ortaya koymuştur, koymaya devam ediyor" dedi.
Arif Nihat Asya'nın Naat şiirinden "Yüreklerden taşsın/ Yine imanlar/Itri, bestelesin Tekbirini/Evliya, okusun Kur'anlar/Ve Kur'an-ı göz nuruyla çoğaltsın/Kayışzade Osmanlar/Naatını Galip yazsın/ Mevlid'ini Süleymanlar/Sütunları, kemerleri, kubbeleriyle/Geri gelsin Sinanlar" dizelerini okuyan Erdoğan, "İşte aşk bu. Hazreti Peygamber sevgisinin, Hazreti Nebi'nin tebliğ ettiği dine bağlılığın, O'nun kitabına hürmetin böylesine büyük olduğu bir milletin mensubu olmaktan ancak iftihar ederiz. Allah'a hamdolsun" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına Arif Nihat Asya'nın aynı şiirinden "Neler duydu şu dünyada/Mevlidine hayran kulaklarımız/Ne adlar ezberledi ey nebi/Adına alışkın dudaklarımız/Artık yolunu bilmiyor/Artık yolunu unuttu/Ayaklarımız/Kabene siyahlar/Yakışmamıştır ya Muhammed/Bugünkü kadar/Gel ey Muhammed/Bahardır/Dudaklar ardında saklı/ 'Amin'lerimiz vardır/Hacdan döner gibi gel/Miraçtan iner gibi gel/Bekliyoruz yıllardır/Konsun yine pervazlara güvercinler/'Hu hu'lara karışsın aminler/Mübarek akşamdır/Gelin ey Fatihalar, Yasinler" dizeleriyle son verdi.
Kur'an-ı Kerim, kaside ve ilahi okundu
"Hz. Peygamber ve Birlikte Yaşama Ahlakı" temalı Kutlu Doğum Programı'na katılanlara, girişte aynı ismi taşıyan kitap ve kırmızı gül dağıtıldı.
Program, kısa bir ney dinletisi ile başladı. Dinleti sonrası Fatih Camisi İmam Hatibi Bünyamin Topçuoğlu, Kur'an-ı Kerim okudu. Bu sırada sahnede yer alan dev ekranlardan, okunan ayetlerin meali yansıtıldı. Kutlu Doğum Haftası için özel olarak hazırlanan sinevizyonun gösterildiği etkinlikte, Hafız Ali Tel de kaside okudu. Etkinlikte Mehmet Kemiksiz tarafından Hazreti Peygamber için yazılmış seçkin ilahilerin okunduğu tasavvuf konseri icra edildi. Konser sırasında sahnenin iki tarafında bulunan dev ekranlardan Arapça "Allah" ve "Muhammed" lafızları ile dini simgeler yansıtıldı.
Programa, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, TBMM Başkanı Cemil Çiçek ile eşi Gülten Çiçek, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile eşi Sare Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, eski BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok, İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran, AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci ve çok sayıda davetli katıldı.
Katılımcılar, program sonrası sahneye davet edildi.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, protokol üyelerine gül verdi. Önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, daha sonra TBMM Başkanı Çiçek'e gül sunan Görmez, daha sonra Kılıçdaroğlu'na yöneldi. Kılıçdaroğlu'nun kendisine Başbakan Davutoğlu'nu işaret etmesi üzerine de Görmez, önce Davutoğlu'na ardından Kılıçdaroğlu'na gül verdi.
(Bitti)
Son Dakika › Güncel › Kutlu Doğum Haftası Açılış Programı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?