Almanya'nın Köln kentinde, Türkiye'den gelen İşverenlere, "Almanya'da Yatırım ve Şirket Kuruluşlarında Önemi Hususlar" konulu bir sunum yapıldı. Türk-Alman İşverenler Derneği (TDU) ile Digitour tarafından organize edilen bilgilendirme toplantısına, Ankara Sanayi Odası (ASO) üyelerinin yanı sıra Türkiye'nin farklı kentlerinde Medikal ve Tıbbi Gereçler sektöründe faaliyet gösteren firmaların temsilcileri katıldı. ABC Tower'daki toplantının açılış konuşmasını yapan TDU Başkan Yardımcısı Hasan Cengiz konuklara derneklerinin Türkiye ile Almanya arasında ticari konulara ilişkin yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi.
"Alman firması olmanız size artı değer katıyor"
Düsseldorf'taki Medica 2016 Fuarı için Almanya'da bulunan Türk İşverenlere Mali Müşavir Cevdet Koçaş ise, Almanya'da yatırım yapmanın avantajları ve yollarını anlattı. İşverenlere "Made in Germany" imajının önemini anlatan Cevdet Koçaş şunları söyledi: "Almanya'da üretim yapıyor olmanın önemini bir örnekle anlatmak istiyorum. Konya'da Sanayi Odası'nın düzenlediği bir toplantıya gitmiştim. Toplantıdan sonra bir işadamı bizi fabrikasında misafir etti. Trafik güvenlik levhaları üretilen bir fabrikaydı. Almanya'daki bir Alman firması ile anlaşmış, ona satıyor; Alman firması da Avrupa'ya dağıtım yapıyor. Almanya'da bir resmi kurum ihale açıyor. İşadamı Türkiye'den o ihaleye katılıyor. Almanya'daki şirket ise o firmadan aldığı ürünlerle ihaleye katılıyor. Örneğin Türkiye'deki işadamı 3, lira Almanya'daki 8 lira teklif veriyor. İhaleyi Almanya'daki firma alıyor. Bunun gibi çok örnekler var. Dolayısıyla Alman şirketi olmanız size Avrupa'da ve dünyada bir artı değer kazandırıyor; açılmayacak kapıları açıyor. Neden? Hollandalı bir şirket şunu düşünüyor: 'Ben bir Alman şirketiyle iş yaparsam bir sıkıntı oluştuğunda çok rahat hukuken hakkımı arayabilirim.' Ama bir Avrupalı şirket olarak Konya'nın ilçesindeki bir firmadan hakkınızı aramak çok çok zor. Bir başka örnek İstanbul'daki bir firma Yunanistan'a fren balatası satamıyor. Neden satamıyor? Çünkü Yunan müşterisi KDV ile uğraşmak istemiyor, gümrükleme ile uğraşmak istemiyor, hukuki sıkıntısı olduğu zaman Türkiye ile uğraşmak istemiyor. İşadamı geldi burada şirketini kurdu ve şimdi o müşterisine ürün satmaya başladı."
"Avrupa'nın en büyük pazarı"
Almanya'nın Çin'den sonra en fazla ihracat yapan ülke olduğunu hatırlatan Mali Müşavir Cevdet Koçaş sözlerini şöyle sürdürdü: "Hatta zaman zaman Almanya ihracatta Çin'i bile geçiyor. Çin 2 milyar insan, Almanya 80 milyon kişi. Almanya, Çin ile yarışabiliyor ve Avrupa'nın göbeğinde bir ülke. Bir başka önemli nokta ise, nüfusuyla Avrupa'nın en büyük pazarı oluşu. Köln'ü baz alarak 500 kilometrelik bir daire düşünün 160 milyon tüketiciye ulaşıyorsunuz, o kadar yoğunluğu olan bir bölge. 1990 yılından beri enflasyonun en düşük olduğu ülkelerden bir tanesi Almanya. Yani burada paranızın değer kaybetmesi veya yatırımınızdan zarar etme ihtimaliniz düşük, çok büyük bir hata yapmazsanız eğer. Politik istikrar ise hepimizin bildiği bir konu. Ayrıca Almanya'nın yabancı yatırımcılara açık bir yapısı var. Almanya'da şirket kurmak çok basit. Şirket kurarken yabancı olmaktan kaynaklı sorunlar yaşamıyorsunuz. Eğitim düzeyi yüksek olduğu için yetişmiş eleman bulmak da kolay Almanya'da. Güvenilir ve adil bir hukuk sisteminin olması avantaj. Bir işadamı olarak Almanya'ya yerleştiğinizde çocukların okul sorunu da kolayca halledilebilir."
"Türkiye'de üret, Almanya'da belgele, Ortadoğu'ya sat"
Almanya'da 5 önce şirket kuran Eryiğit Tıbbi Cihaz Anonim Şirketi'nin sahibi Halit Eryiğit ise Almanya piyasasına açılmayı düşünen Türk iş insanlarına şöyle seslendi: "Biz 25 yıllık bir kuruluştuk ve son 5 yıldır stratejik olarak kendimize Almanya'yı yol haritası olarak seçtik. Çünkü Almanya dünyadaki 190 ülke ile ticaret yapıyor. Ben yüzde 100 yerli sermaye ile Goldberg Medikal Teknoloji olarak Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti'ni araştırdım. Burada GmbH olarak bir şirket kurdum, 250 bin Euro'yla. Diğer arkadaşlara da şöyle bir tavsiyem var. Buradaki yüksek teknoloji çalışan arkadaşlar burada üreterek Ortadoğu'ya ihracat yapabilirler. Yani Türkiye'de ürettiğini Almanya'da belgeleyip Ortadoğu'ya, Kuzey Afrika'ya ve Müslüman ülkelere Made in Germany markasıyla satabilirler. Böylece yüksek kar marjları elde edebilirler. Yalnız tavsiyem buraya gelen arkadaşların yüksek teknoloji, C belgeleri, klinik deneyleri bu testlere vakıf uzman ekiplerinin olması."
Görüntü dökümü:
---------------
-Cevdet Koçaş'ın sunumu
-Salondan görüntüler
-Halit Eryiğit ile röportaj - Köln
Son Dakika › Güncel › Made İn Germany' İmajından Faydalanın - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?