Malazgirt Ruhu Bu Halkı Ayakta Tutacak Yegane Ruhtur"

Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Rektör Yardımcısı ve Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Demirtaş, "Ümmetin ittifak ettiği Malazgirt ruhu, bu halkı ve ümmetin mensuplarını ayakta tutacak yegane ruhtur." dedi.

Demirtaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Malazgirt Savaşı'nın, Anadolu'da yeni bir dönemin ve bir tarihi dönemecin yıl dönümü olduğunu söyledi.

Malazgirt Zaferi'nin, Selçuklu Devleti'nin Anadolu'ya başlatmış olduğu seferlerin önündeki en büyük engelin ortadan kaldırılmasıyla ilgili bir süreç olduğunu dile getiren Demirtaş, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Böyle bir dönemde Alpaslan, İslam adına ve İslam'ın sedasının daha geniş ufuklara ve uzak memleketlere göndermek adına fetih hareketlerine girişti. Bu bölgeye gelindiğinde Kürtler, Müslüman kardeşlerine her türlü yardımı ve desteği vermek suretiyle bir kader birliği yaptı. Dolayısıyla bu 1071'de başlayan ve ümmet fikri etrafında oluşan bir kader birliğidir. Bu kader birliği bin yıldır devam ediyor. Ümit ediyoruz ve inanıyoruz ki ebediyen de böyle sürecektir. Ümmetin ittifak ettiği Malazgirt ruhu, bu halkı ve ümmetin mensuplarını ayakta tutacak yegane ruhtur. Kürtler, Türkler ve bütün ümmet birbiriyle var ve birbirine muhtaçtır. Bin yıl önce başlayan bu birlikteliğin binlerce yıl devamı Türklerin, Kürtlerin ve bütün ümmetin hayrınadır. Başka türlü bir ihtimal ümmetin yok olmasına sebebiyet verir. Bu bilinçle hareket etmekte fayda vardır."

Malazgirt'in, İslam tarihinin bir dönüm noktası olduğunu ve Selçukluların Anadolu'yu yurt edinme, burada Anadolu Selçuklu Devleti'ni tesis etme ve sonrasında bir dünya devleti haline gelen Osmanlı İmparatorluğu'nun temellerinin atılması anlamına geldiğini anlatan Demirtaş, bu olayla Bizans'ın ağır bir darbeyle sarsıldığını anımsattı.

Demirtaş, bu bakımdan Malazgirt Zaferi'nin, sadece Türk-İslam tarihinde değil, Bizans ve Doğu Roma'nın tarihinde de bir dönüm noktası olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"Anadolu topraklarının İslamlaşma sürecinin hız kazandığı bir olayın yıl dönümdür. Bugün Anadolu topraklarında Türkiye Cumhuriyeti Devleti hakimiyetini tesis etmiş ve burada Müslüman unsurlar yaşamaya devam etmektedir. Malazgirt Zaferi, Türklerin ve Kürtlerin ittifakının, kardeşliğinin ve geleceklerini beraber inşa etme iradelerinin de bir başlangıcıdır. Bu açıdan bizler, ümmet, Türkler, Kürtler ve bütün Müslüman unsurlar, Malazgirt Zaferi'ne çok şey borçluyuz. Bu zaferin yıl dönümünü tebrik ediyoruz."