Mersin'de Narenciye Festivali Coşkusu

Mersin'de bu yıl 4.'sü düzenlenen Mersin Narenciye Festivali'nin açılışı, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan tarafından yapıldı. Renkli görüntülere sahne olan açılışta Bakan Çağlayan, Narenciye Çeşmesi'nden limonata dağıttı.

Mersin Valiliği koordinasyonunda Büyükşehir Belediyesi, Ticaret Borsası, Akdeniz, Toroslar, Yenişehir ve Mezitli ilçe belediyeleri ile çok sayıda kuruluşun desteğiyle düzenlenen festival, Adnan Menderes Bulvarı üzerindeki Kültür Parkı'nda 80 ton narenciye ürünü ile süslenen yaklaşık 1 kilometrelik alanda başladı. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, iki gün sürecek festivalin açılışını Mersin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, AK Parti ve CHP Mersin milletvekilleri ve Festival Komitesi üyeleri ile birlikte kurdele keserek yaptı. Limon ve greyfurtlarla süslenen tören alanında konuşan Çağlayan, Mersin Narenciye Festivali'nin Türkiye ve Mersin için son derece anlam ifade eden bir etkinlik olduğunu söyledi. Dünyanın ve Türkiye'nin birçok yerinde soğuk hava şartlarının yaşandığı bir ortamda birçok ülkede bu festivalin ancak ısıtılmış kapalı salonlarda yapılabildiğini belirten Çağlayan, Mersin'de ise güneşli, güzel bir günde açık alanda yapıldığını vurguladı. Fransa'nın da bu festivali yaptığını, ancak festivalde sergilediği narenciye ürünlerinin önemli bir kısmını İspanya'dan ithal etmek zorunda kaldığını aktaran Çağlayan, Mersin'in ise hiçbir yerden ithal etmeden kendi doğasından elde ettiği narenciyeyle yaptığının altını çizdi. Bunun Mersin'i diğer ülkelerden önemli bir şekilde ayırt eden bir özellik ve kazanç olduğunu ifade eden Bakan Çağlayan, "Narenciyenin başkenti olan bir ilde bu etkinliği gerçekleştiriyoruz. Bugün nasıl bazı ülkelerin petrolü, bazı ülkelerin altını varsa şükürler olsun Mersin'in de narenciyesi var ve Mersin'in narenciyesi Mersin'in altınıdır" dedi.

Türkiye'nin sanayisi, hizmetler sektörü, ihracatta, üretimde, gayri safi milli hasılada son derece önemli kazanımlara sahip olduğunu dile getiren Çağlayan, "Şu anda dünyada krize meydan okuyan bir ekonomiye sahibiz şükürler olsun. İhracatın yarısından fazlasını yapmış olduğumuz Avrupa'da yoğun ekonomik kriz yaşanan bir ortamda bugün Türkiye ekonomisi işvereni, işçisi, bütün katmanlarıyla şükürler olsun ekonomisini bu krize rağmen başarılı bir şekilde götürüyor. Geçen yıl milli gelirimiz 786 milyar dolar olmuştu ve dünyanın 17., Avrupa'nın 6. büyük ekonomisiyiz ve bizim gayri safi milli hasılamızın yüzde 8'i, yani 62 milyar doları tarımdan elde edilen gelir. Nüfusumuzun yüzde 25'i tarım sektöründe çalışıyor. Bu son derece önemli bir kazanım. Yine tarım sektörü 16 milyar dolar ihracat yaparak, Türkiye toplam ihracatının yüzde 10'undan fazlasını gerçekleştiriyor. Tarım sektörümüzü her anlamda destekliyoruz ve desteklemeye devam edeceğiz" diye konuştu.

"ARTIK LİMONU, PORTAKALI, GREYFURDU FABRİKALARDA YÜKSEK KATMA DEĞERLİ HALE GETİRMELİYİZ"

Türkiye'nin bu konuda gelecek dönemlerdeki stratejik avantajını en iyi şekilde koruyup değerlendireceğinin altını çizen Bakan Çağlayan, tarım ihracatı içinde yaş sebze meyve ihracatının çok önemli bir yer tuttuğunu da kaydederek, "Türkiye geçtiğimiz yıl 3 milyon doların üzerinde yaş sebze meyve ihracatı gerçekleştirdi. Senede bazı ürünlerde iki kere ürün almış olduğumuz Mersin'imiz de Türkiye'nin tarımsal ihracatında, yaş sebze meyve ihracatında, narenciye ihracatında çok önemli bir paya sahiptir. 3,1 milyar dolarlık toplam yaş meyve sebze sektöründeki ihracatın yaklaşık 1 milyar doları narenciye ihracatı ve bunun yaklaşık yüzde 40'ı Mersin'den yapılan ihracat" ifadelerini kullandı.

Artık katma değeri yüksek ürünlere ağırlık verilmesi gerektiğinin altını çizen Çağlayan, "Bundan sonra Mersin'in yapması gereken, gerek Akdeniz İhracatçı Birlikleri, gerek Narenciye Tanıtım Grubu ile beraber ve Bakanlığımın büyük desteğiyle yapılan narenciyede yeni ürünler elde etmek. Artık limonu, portakalı, greyfurdu, yaş sebze meyvemizin tamamını fabrikalarda yüksek katma değerli bir hale getirerek, sanayileşme konusunda önemli adımlar atacağımız bir dönemdeyiz" dedi.

Vali Güzeloğlu da, Mersin Narenciye Festivali'nin Türkiye'deki birçok festivalden farklı olarak üreticiden tüketiciye, sektörü belirleyen kurumlardan üretici birliklerine, kültürel etkinliklerden ekonomik alım ve uluslararası değerlendirme kurum ve kuruluş temsilcilerinin katılımına kadar tam anlamıyla hem kültürel hem ekonomik hem de sosyal bir şöleni, bir zenginliği Mersin'e taşıdığını söyledi. Güzeloğlu, festivale katılımın da 4 kıta 30 ülkeye ulaştığını kaydetti.

Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan ise, Narenciye Festivali'nin Avrupa'dan ses çıkartacak bir festival haline geldiğini vurgulayarak, 825 bin liralık küçük bir bütçeyle bu kadar büyük bir festivalin yapılmasının büyük bir özveri olduğunun altını çizdi.

Festival İcra Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir, festivalin birleşmiş ve kenetlenmiş bir Mersin hayalinin gerçeğe dönüşmüş bir göstergesi olduğunu belirterek, "Narenciye ürünlerini bir kuyumcu titizliğiyle işleyerek bu güzel süslemeleri yaptık. Ülkemizde bir ilk olarak meyveyle süsleme konusunda Mersin, dünyanın en başarılı ikinci kenti haline gelmiştir. Dünyada 400 bin adet narenciye ürününe karşılık gelen 80 ton ürün kullanarak süsleme çalışması yapabilen üçüncü bir kent yoktur" diye konuştu.

Konuşmaların ardından Bakan Çağlayan, festival alanında oluşturulan Narenciye Çeşmesi'nden limonata dağıttı. Buradan beraberindekilerle birlikte kortej geçişinin yapılacağı noktaya yürüyerek giden ve yol boyunca gösteri gruplarında yer alan çocuklar ve gençlerle keyifli anlar yaşayan Çağlayan, daha sonra yerli ve yabancı yaklaşık bin 500 kişilik gösteri gruplarının geçişleri ve mini gösterilerini izledi. - MERSİN