Mersin Sahil Bandı, Deprem Konusunda En Tehlikeli Bölge - Son Dakika
Son Dakika Logo
Güncel

Mersin Sahil Bandı, Deprem Konusunda En Tehlikeli Bölge

Mersin Sahil Bandı, Deprem Konusunda En Tehlikeli Bölge
18.08.2007 12:24

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Mersin İl Temsilcisi Erkan Demir, Mersin'de Yer Altı Suyu Yüksek Düzeyde Olduğu İçin Zeminde Sıvılaşma Riskinin Arttığını Belirterek, Olası Bir Depremde Sahil Bandının Ciddi Oranda Zarar Görebileceğini Söyledi.

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Mersin İl Temsilcisi Erkan Demir, Mersin'de yer altı suyu yüksek düzeyde olduğu için zeminde sıvılaşma riskinin arttığını belirterek, olası bir depremde sahil bandının ciddi oranda zarar görebileceğini söyledi.

Jeoloji Mühendisleri Odası'nda bir basın toplantısı düzenleyen Demir, Mersin'in depremselliği hakkında bilgi vererek, riskli bölgeleri açıkladı.

Mersin'in jeolojik konumu itibariyle deprem riski açısından, kıta sınırlarının yer hareketlerinden ve aktif faylardan doğrudan etkilenebileceğine dikkat çeken Demir,

Mersin ve yakın civarının Doğu Anadolu Fayı sismik kuşağı ve Ecemiş fay zonu ve Mersin'in doğusunda bulunan Afrika-Anadolu ile Arap-Anadolu plaka sınırlarıyla güneyden kuzeye doğru uzanan Ölü Deniz fayının kesim noktası içerisinde yer aldığını söyledi. Üç aktif kuşağın her birinin Mersin'de bir deprem yapma özelliğine sahip olduğunu ifade eden Demir, "Bunlardan Ecemiş fay zonu üzerinde detay jeoloji, deniz jeolojisi ve modelleme çalışmalarının mutlaka yapılmasını gerektirmektedir. Mersin ve çevresinde

yakın tarihlerde büyüklüğü 4.2'den fazla 13 deprem kaydı alınmıştır'' dedi.

Mezitli beldesinde yer alan Soli Pompeiopolis antik kentinde yapılan kazılar neticesinde buranın büyük bir deprem sonucu yıkıldığının tespit edildiğini anımsatan Demir, ''Mersin'in, taşıma gücü düşük alüvyonal bir zemin üzerinde kurulu olması, yer altı suyunun yüksek olması zeminde sıvılaşma riskini artırdığından olası depremde kentimizde hasar birkaç misli artacaktır. Belediyelerin ve yöneticilerin yerleşim bölgelerinde sondajlı ve laboratuar çalışmalarını içeren mühendislik jeolojisi çalışmalarını

mutlaka yaptırmaları gerekli olup, yerleşimleri mikro bölgelere ayırarak yerleşim açısından risk taşıyan alanlarda, zeminin mekanik ve dinamik özelliklerine yönelik zemin etütlerinin yapılması kentimiz açısından oldukça önemlidir" diye konuştu.

Mersin'de yaşanan göçün beraberinde getirdiği çarpık kentleşmenin ciddi boyutlara ulaştığını ve bunların ova ve dolgu alanlarında yoğunluk kazandığına da dikkat çeken Demir, "Sahil bandı turizm alanı olarak kullanılması gerekirken buralara sağlam olmayan çok katlı binalar yapılması nedeniyle 6 ve üzerindeki büyüklükte bir depremde özellikle sahil hattında büyük can ve mal kaybı yaşanabilir. Doğa olaylarının tümünün afete dönüşmesinin temelinde yatan ana neden ve eksiklik ülke politikalarına, bilimi,

bilgi birikimini, planlanmayı değil, rantı hakim kılan anlayışların yerleşmiş olması ve mühendislik hizmetlerinin uygulanmasında yaşanan güçlüklerdir. Binlerce insanın ölümüne ve yaralanmasına, on binlerce konut ve iş yerinin yıkılmasına veya hasar görmesine neden olan bu depremler yetkililere, insanlarımıza, müteahhitlere ve mühendislere ders olmuş mudur? Dolayısıyla en başta devlet ve yerel yönetimler olmak üzere mühendisinden vatandaşa kadar herkese çok önemli görevler düşmektedir. Önceden yapılacak

sağlıklı bir jeolojik etüt, yer seçimi ve alınacak önlemlerle depremler afete dönüşmeden atlatılabilir" şeklinde konuştu.

(ÖT-MT-MEF-Y)

Kaynak: İHA

Son Dakika Güncel Mersin Sahil Bandı, Deprem Konusunda En Tehlikeli Bölge - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement