MHP'de Çağrı Heyeti'nin pazar günü topladığı olağanüstü kurultayda, yeni olağanüstü kurultayı 10 Temmuz'da toplamakla görevlendirilen heyetin başkanı Müsavat Dervişoğlu, Çankaya İlçe Seçim Kurulu'na başvurduklarını belirterek "Seçim Hakimi, Seçim Kurulu Başkanı, bu kongreyi kimin gerçekleştireceğine hukukun içinde kalarak ve tüzük hükümlerine bakarak karar verecek, sonucunu bekliyoruz." dedi.
Dervişoğlu, heyette yer alan Şefik Çirkin ve Enez Kaplan ile beraber bir otelde düzenlediği basın toplantısında, olağanüstü kurultay sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Pazar günü Çağrı Heyeti tarafından toplanan kurultayın Türk demokrasi tarihine "altın harflerle" yazıldığını belirten Musavat Dervişoğlu, parti tüzüğündeki antidemokratik maddelerin, 656 delegenin oyu ile değiştirildiğini söyledi.
Tüzük değişikliklerine yönelik eleştiriler yapıldığını gördüğünü belirten Dervişoğlu, itiraz sahiplerinden hangi maddelerden rahatsız olduklarını açıklamalarını istedi.
Musavat Dervişoğlu, "Görüyoruz ki ülkücüler, keyfi ihraçları ve teşkilat kapatmaları ortadan kaldıran, hukuksuz tedbirli sevk kararlarını kabullenmeyen, parti içi ilişki ve yönetim biçimine demokratik standart getirmeye çalışan değişikliklerden fazlasıyla memnun olmuştur." diye konuştu.
"Bu üslubu mütenasip bulmuyoruz"
1 Kasım seçimleri sonrası MHP'de başlayan süreçte sona yaklaşıldığını savunan Dervişoğlu, "Genel Merkez'den tek talebimiz, hiç olmazsa bu saatten sonra ülkücü iradeye saygı duymasıdır." ifadelerini kullandı.
Dervişoğlu, şöyle devam etti:
"Kurultayımızın üzerimize yüklediği sorumluluk gereği ifade etmeliyiz ki; dün gerçekleştirilen grup toplantısında Sayın Genel Başkanımızın kullandığı dil, halen delegenin ve ülkücülerin talebinin, iyi niyetinin, beklentilerinin anlaşılamadığını göstermektedir.
'Madrabaz, zavallı, müptezel, paralel kuluçkası, densiz, şuursuz, kahpe' gibi hoş olmayan ifadelerle ülkücü iradeyi yaftalamak, beyefendiliği ile övündüğümüz Genel Başkanımıza yakışmamıştır. Tıpkı demokratik haklar konusunda, Cumhurbaşkanlığı seçiminde, 367 krizinde koyduğu tavır gibi milli iradeden yana bir duruş beklerken, bu kırıcı, ayrıştırıcı, bölücü, ülküdaşlık hukukunu zedeleyici yaklaşımın kendisine yakışmadığı gibi. Bu üslubu sadece eleştirmekle kalmıyor aynı zamanda da yüksek karakteri ile mütenasip bulmuyoruz.
Hakaretlerle, iftiralarla, tehditlerle, zor kullanarak, hukuksuzlukla ülkücü iradenin geri adım atmayacağı, tam tersine her geçen gün büyüdüğü görülmüştür. Aslında bunu en iyi kendisi bilmelidir. Çünkü 1997 yılında benzerlerini birlikte yaşamış, ülkücü iradenin direnciyle kendisini Genel Başkanlığa taşımıştık."
Musavat Dervişoğlu, ülkücü iradeye saygı duyulmasını istediklerini yineledi.
"İfadeler tüm camiamızı yaralıyor"
Dervişoğlu, bir gazetecinin sorusu üzerine, pazar günü yapılan olağanüstü kurultayda delegeler tarafından yetkilendirildiklerini vurguladı ve "Genel Başkanımızın, genel kurul kararlarını tanımamak gibi bir alışkanlığı artık terk etmesi gerektiği kanaati taşıyorum. Bir yanlışlık da olabilir, meseleye farklı bakabilir, hukuki bulmayabilir ama ifadelerinin böyle hakaretamiz anlamlar içermesi hakikaten sadece beni değil, camiamızı da yaralıyor." şeklinde konuştu.
Kurultayda yapılan tüzük değişikliklerini önce Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına ilettiklerini, dün akşam üstü de Çankaya İlçe Seçim Kuruluna müracaatta bulunduklarını bildiren Müsavat Dervişoğlu, "Benzer bir müracaat, genel merkezimiz tarafından da yapılmış. Seçim Hakimi, Seçim Kurulu Başkanı, bu kongreyi kimin gerçekleştireceğine hukukun içinde kalarak ve tüzük hükümlerine bakarak karar verecek, sonucunu bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Dervişoğlu, Çankaya İlçe Seçim Kurulunun, 10 Temmuz takvimine zarar vermeyecek bir karar tarihi belirlemesini dilediğini söyledi.
Bir soru üzerine tüzük değişikliklerinin, tüzüğe işlenmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verildiğini anlatan Müsavat Dervişoğlu, Başsavcılığın söz konusu tadilat içerisinde anayasa ya da yasaya bir uygunsuzluk tespit ederse, bunun ancak Anayasa Mahkemesinde değerlendirilebileceğini vurguladı.
Dervişoğlu, Genel Merkez'den gelen çok sayıda tüzük maddesinin değiştirildiğine ilişkin eleştiriler olduğunun hatırlatılması üzerine, genel kurulların tüzüğe madde ekleme hakkı bulunduğunu ve bunun da delegelerin oyları ile yapıldığının altını çizdi.
Müsavat Dervişoğlu, tüzük değişikliklerinden bir tanesi hariç tamamının oy birliği ile yapıldığını belirterek, "Bahse konu davaya hukuki zemin ayarlayabilmek için, bir tek delege arkadaşımız kararın oy birliğiyle alınmasını engellemek yolunda görüş beyan etmiştir, bu görüşe de saygıyla yaklaşıyoruz." dedi.
Dervişoğlu, diğer genel başkan adaylarından gelen "tüzük değişiklikleri önerilerini salonda öğrendik" yönündeki eleştirileri ise "Bu değişikliklerin hangisinden muzdariplerse onu söylesinler." ifadesini kullandı.
Genel Merkezden gelen tüzük değişikliği kabul oranının 3'te 2 olduğu yönündeki iddialara ilişkin bir soruyu yanıtlarken de Dervişoğlu, Siyasi Partiler Kanunu ve parti tüzüğünde karar yeter sayısının belirlendiğine işaret ederek, Medeni Kanun ve Dernekler Yönetmeliği'nin bazı ifadelerinin arkasına sığınılmaya çalışıldığını savundu.
Müsavat Dervişoğlu, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın görevinden istifa etmesi ile ilgili bir soruyu da yanıtlayarak, karara saygı duyduğunu ve kendisini kutladığını söyledi.
"Ülkücüler sahtekar ordusu mudur?"
Dervişoğlu, bir soru üzerine, "Genel Merkez'in delege listesindeki sayıya bir itirazları var idiyse o zaman yapmalıydılar ama tanımadıkları bir kongrenin sonuçları üzerinde 'geçerli mi geçerli değil mi?' tartışması yapıyorlar, bu da bir tenakuzdur" diye konuştu.
Müsavat Dervişoğlu, noter ile ilgili eleştirilerin hatırlatılması üzerine, "Ülkücü harekete inanmıyor MHP yöneticileri. Ülkücü imza atıyor, 'doğru mu değil mi?' diye tartışıyor. Ülkücü ismini veriyor, 'doğru mudur değil midir?' diye tartışıyor. Biz bunu noter kanalı ile tescil edelim istedik. Orada fiziki şartlardan kaynaklı olarak bu nasıl tespit edilir; gelen kişi kimliğinin fotokopisini verecek. Efendim 'burada sahtekarlık var mı, üçkağıtçılık var mı?' diye ülküdaşlarını itham edecekleri yerde güvenseler ya. Bunların gözünde MHP'liler, delegeler, ülkücü Türk milliyetçileri potansiyel sahtekarlar ordusu mudur?" görüşünü dile getirdi.
"Arena'yı Genel Merkez kiraladı"
Dervişoğlu, bir soru üzerine, kurultayın yapılacağı Ankara Arena'nın MHP Genel Merkezi tarafından kiralandığını belirtti.
Müsavat Dervişoğlu, "Genel Merkez, 'salonu biz kiraladık, kurultayı biz toplayacağız' derse ne yapacaksınız?" şeklindeki soruyu ise "Milliyetçi ülkücü hareketi kendi evlerinde kiracı durumuna düşürmek isteyenler var. Ülkücü irade buna izin vermez. Kendi konağımız dururken onun bunun iki göz evinde kiracı durumuna düşürüldük. Milliyetçi ülkücü hareket artık kendi hanesinde, kendi iradesiyle ülkeyi yönetmeye talip olduğunu ortaya koyuyor. Buna da dilerim ki saygı gösterirler" diye yanıtladı.
Dervişoğlu, kurultaya katılmayan 29 delege hakkında suç duyurusunda bulunulabileceğini belirtti ve MHP'nin siyasi sözcüleri varken vekaletle görevlendirilmiş avukatların açıklama yapmasını yadırgadığını söyledi.
Müsavat Dervişoğlu, "Tosya ve Gemerek'ten karar çıkartarak MHP'nin kongresini bloke edenlerin, 32 kilometre ötede Akyurt'ta kongre yapmamızı ve yer seçimi yüzünden kongrenin iptalinin icap ettiğini ifade etmesi hazin bir durumdur." değerlendirmesini de yaptı.
Son Dakika › Güncel › MHP'de Yeni Olağanüstü Kurultay Süreci - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?