Öcalan Yazın Çalışacak Komisyon Önerdi - Son Dakika
Güncel

Öcalan Yazın Çalışacak Komisyon Önerdi

Duran Kalkan, Öcalan'ın son mektubunun bu yaz döneminde Kürt sorununun demokratik siyasi çözümünün önünü açmaya yönelik bir tedbirler paketi olduğunu açıkladı.

13.07.2013 12:40  Güncelleme: 12:48

PKK'dan Mısır darbesine bakış: "21 KCK Yürütme Konseyi üyesi Duran Kalkan, Abdullah Öcalan'ın son mektubunun bu yaz döneminde Kürt sorununun demokratik siyasi çözümünün önünü açmaya yönelik bir tedbirler paketi olduğunu açıkladı. Kalkan'a göre Öcalan çözümün ertelenmemesi için yaz döneminde hazırlık yapacak 7-8 komisyon çalışması öneriyor.

ANF'ye göre Duran Kalkan demokratik siyasi çözüme hazır olduklarını belirterek, "Son Genel Kurul'da geçmişi de değerlendirdik. Tarih açısından da çıkartılması gereken sonuçları bu süreç açısından çıkardık. Kürt Soykırımı nasıl başlatıldı, Kürt Soykırımı günü neydi, belgesini kim verdi, kimler tarafından nasıl hazırlandı, bunları da açığa çıkardık ve tabi gerekli tutum, irade, karar ortaya çıkardık" dedi.

-"SON MEKTUP ÖNEMLİ"-

Öcalan'ın Kürt ilettiği son mektup konusunda, "Öcalan'ın size iletilen mektubu çözüm sürecinin kaderini nasıl belirleyecek?" sorusunu Kalkan şöyle yanıtladı:

"Son mektup önemli... Son mektubun temel özelliği açısından şunu söyleyebilirim: Bu yaz döneminde Kürt sorununun demokratik siyasi çözümünün önünü açacak şekilde, Türkiye'nin demokratikleşmesi için, yapılması gereken, yapılacak olan hukuki, siyasi değişiklikler, reformlar önünde engel oluşturan çeşitli hususları ortadan kaldırmaya, engel olmaktan çıkartarak da bu süreci çalışma süreci haline getirmeye dönük bir tedbirler paketi aslında."

Öcalan'ın demokratikleşme için gereken hukuki değişikliklerin, yenilenmenin, hazırlıklarını yapacak komisyon çalışmalarını önerdiğini kaydeden Kalkan, "Yedi-sekiz komisyon halinde çalışılır ise o zaman bu tatil ve mevcut süreç ertelemez, demokratik çözüm sürecini engellemez. Bu tür durumlar komisyon çalışmaları ile telafi edilir, her şey hazır hale gelir. Dolayısıyla meclis de görevini yerine getirmede, yapması gerekeni sonuçlandırmada hızla bir sonuca gidebilir. Onun planlaması aslında, biz anlamlı bulduk. Başarısı için üzerimize düşeni yapacağız" dedi.

AK Parti ve BDP'ye büyük sorumluluklar düştüğünü, tatilde olsa bile meclisteki partilerin kendi aralarında bu komisyonları oluşturabileceklerini, eğer yapmazlarsa bunun sürece çok büyük zarar vereceğini belirten Kalkan'ın bazı görüşleri şöyle:

"Aslında böylesi süreçler bir bakıma kişiler üzerinden yürüyor. Birçok ülkede de bu biçimde gerçekleşmiş durumda. Bu anlamda başbakanın çok öne çıkması, her şeyi kendi kararı ile yürütüyor olması bir bakıma anlamlı, anlaşılırdır. Biz buna bir anlam veriyoruz. Eğer doğru yaklaşılırsa başarıya hizmet edeceğine de inanıyoruz. Fakat tabi herşey tek kişiyle yürümez. Bir kişinin iradesi bunu belirlemez. Bu bakımdan öyle çok tekleştirmeyi de uygun bulmuyoruz. Örneğin iktidar partisi olarak AKP'nin bütün yönetim kademesi, milletvekilleri, bu süreçte çok daha etkin, aktif katılımcı olmalılar... AKP, başta BDP olmak üzere diğer partilerle de, sivil toplum örgütleri ile, sendikalar, çeşitlik demokratik kesimlerle, kadın gençlik hareketleri ile azınlıklarla, etnik gruplarla daha yakın, iyi bir diyalog, ortaklaşma içinde olmalı."

"AKP Akil İnsanlar heyeti sonuçlarını ne kadar esas aldı, ona uygun davranacak mı, çok belli değil" diyen Duran Kalkan, geçen günlerde "aydınlar"ın da "kaygılıyız" diye açıklama yaptıklarını belirtti.

-MISIR İÇİN: "SANDIKTA ÇIKTIM BAŞBAKAN OLDUM DEMEKLE OLMUYOR"-

Duran Kalkan Mısırla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

"-Bu olaylar bize şunu gösterdi: öyle Ortadoğu'da çözüm kolay değil. Rejim değişiklikleri kolay değil. Salt iktidar değişimleri ile toplumsal yaşam durulmuyor. Bir sistem haline gelmiyor. O tür değişiklikler kendi başına, Ortadoğu'nun köklü, toplumsal sorunlarını çözmeye yetmiyor. Mısır'da son dönemde gelişen olaylar bunu net olarak gösterdi. Bu bakımdan mücadele devam ediyor. Daha çok devam edeceğe benziyor. Çünkü sorunlar çözülmeden durulma olmaz. Sorunları çözmek de tepede bazı iktidar değişiklikleri ile, ya da seçime girip de "sandıktan çıktım başbakan oldum, hükümet oldum' demekle olmuyor.

-"21. YÜZYILDA DARBE OLMAZ ALGISI YIKILDI"-

-Şimdi bu durum Türkiye'yi nasıl etkiledi? Her şeyden önce şunu söyleyeyim. 21. yüzyılda herşey demokratik olur, ordu devreye girmez, darbeler olmaz, her şey kolaylıkla gelişir gibi bir algı vardı, onu yıktı. İyidir bu aslında. O yanlış bir algıydı. Aslında iktidar sahipleri tarafından halkı aldatmak için pohpohlanıyor, kullanılıyordu. Onun kırılması, her şeyi mücadele ile kazanmak durumunda olmanın çok net ortaya konması, halklar açısından, ezilenler, emekçiler, kadınlar, gençler açısından iyi. Gerçeği daha iyi görür, mücadele yürütürler. Böyle o yanlış algılamayı yıktı bence.

-AKP ürkebilir bundan. Daha fazla muhafazakar, tutucu hale gelmeye, daha fazla askeri, polis tedbirine yönelmeye kalkabilir. İşte "bak böyle olaylar gelişiyor, fırsat vermeyim' diye. Nitekim Gezi Parkı'nda, Lice'de, Amed'de yaşananlar bunun işareti olarak da değerlendirilebilir. AKP tehlikeye doğru gidiyor. Diğeri ise ders çıkarmak olurdu. Bu kadar iktidar çatışması nerede oluyor, topluma zarar veren olayların gelişme nedenleri neler, o nedenleri görerek aşma, giderme olabilirdi. Bunun da yolu demokratikleşme."

Kaynak: ANKA

Son Dakika Güncel Öcalan Yazın Çalışacak Komisyon Önerdi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement