Soğuk havaya rağmen katılımın yoğun olduğu söyleşi Yavuz Bahadıroğlu'nun samimi ve nüktedan sohbetiyle keyifli anlara sahne oldu.
Tarihçi-Yazar Yavuz Bahadıroğlu, Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi'nde her ay Tarih Okumaları programı düzenlemeye devam ediyor. Geçtiğimiz ay Osmanlı'nın Avrupalılaşma Serüveni'ni dinleyicilerine anlatan yazar; Ocak ayında Şehit Padişah Murad Hüdavendigar ve Dönemi'ni anlattı. I. Murad kitabını yazarken, Osmanlı'yı dört asır boyunca dünya hâkimi yapan ruhu da tahlil etme olanağı bulduğunu belirterek sözlerine başlayan Bahadıroğlu; " Biz Osmanlı Devleti'ni konuşurken bugüne kadar yalnız gücünü, ordularını, topraklarını konuştuk. İktidarını kurduğu topraklar üzerinde dört asır boyunca hâkimiyet kurmasının altında yatan esas meseleyi; o topraklar üzerinde yaşayan insanlar üzerinde kurduğu insani ve vicdani medeniyeti hiç konuşmadık." dedi.
"Osmanlı Devletinin III. Padişahı, Orhan Gazi'nin oğlu Murad'ın yetişmesinde annesinin rolünü atlamak, dünyaya hükmetmiş bir medeniyetin nasıl inşa edildiğini anlamamaktır. Annesi Nilüfer Hanım'ın evladı üzerindeki emekleri bize bugün toplumumuzda kadınlara düşen görevi anlatıyor. Murad'ın yetiştiği dönem; ailelerin, okulların ve hocaların sorumluluklarını yerine getirdiği bir dönemdir." diyen Bahadıroğlu dinleyicilerine çocuk yetiştirmek hakkında nasihatler de verdi.
I.Murad denildiğinde toplumda sadece Kosova'da şehit olmuş bir padişah olarak hatırlanmasındaki üzüntüsünü de dile getiren Bahadıroğlu; "Murat Hüdavendigar Dönemi'nde ilahi tecelliler coşup taşmış, İstanbul'un fethini hazırlayan köprübaşlarının tutulmuş, Rumeli İslamlaşarak yerli halkın kalplerinin kazanılmış, Anadolu sakinleşmiş, devletin ağırlığı dört bir yanda hissedilmiştir." Dedi.
Murad Hüdavendigar'ın hayatını anlatırken, oğlu Savcı Bey'in isyanına da değinen Bahadıroğlu "I.Murad'ın oğlu ne yazık ki Bizans İmparatorunun oğlu ile işbirliği yaparak babasına isyan etmiştir. Bu kendisi için çok acı bir olay olmuştur. Fakat Osmanlı dönemi boyunca padişah olamayan bütün şehzadeler mutlaka bir şekilde isyan etmiştir. Çünkü padişahların bütün oğulları, anneleri ve lalaları tarafından bir gün padişah olacakmış gibi yetiştirilirler. Salgın hastalıklar veya başka sebeplerden ölümleri göz önüne aldığımızda ne kadar tedbirli hareket edildiğini görüyoruz. Bu bilinçle yetiştirilen bir şehzadenin padişah olamayınca isyan etmesinden tabi bir durum yoktur. Ve o dönemin şartlarına göre, bu tarz isyanlarda karar bellidir; isyan eden bir şehzadenin hayatını kurban etmek, bir devleti kurban etmekten daha evla görülmüştür." dedi.
Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi'ndeki söyleşilerini sürekli olarak takip eden dinleyicilerine soğuk havaya rağmen kendisini dinlemeye geldikleri için teşekkür eden Yavuz Bahadıroğlu; söyleşi sonunda dinleyicilerinin sorularını cevapladı ve kitaplarını imzaladı.
Murad Hüdavendigar Devri, ilahi tecellilerin coşup taştığı, İstanbul'un fethini hazırlayan köprübaşlarının tutulduğu, Rumeli'nin islamlaşarak, yerli halkın kalplerinin kazanıldığı, Anadolu'nun sakinleşerek, devletin ağırlığının her tarafta hissedildiği ve köhnemiş Bizans'ın surlar içinde mahkum bırakıldığı devirdir. Bu devirde, asırlarca akından akına koşan yeniçerinin çekirdeği atılmış, devletin arazi düzeni mükemmel hale getirilmiştir. Elinizdeki kitap bir biyografiden öte Osmanlı'yı, tartışmasız dört asır dünya hakimi yapan ruhun tahlilidir. Biz Osmanlı Devleti'nin bugüne kadar sadece gücünü konuştuk. İnsani ve vicdani medeniyetini konuşmadık
Son Dakika › Güncel › 'Padişah Olamayan Bütün Şehzadeler İsyan Etmiştir' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?