Suriye'nin Bayırbucak Türkmen bölgesindeki saldırılarda eşlerini kaybeden anne ve kızı, Hatay'ın Yayladağı ilçesinde tek odalı evde hayata tutunuyor.
Rusya'nın savaşa dahil olmasıyla saldırıların arttığı Suriye'de insanlar, evlerini terk ederek kaçıyor. Esed rejimi ve Rus jetleri tarafından yoğun saldırı yapılan Türkmendağı'nda da insanlar, canlarını kurtarmak için Türkiye'nin yolunu tutuyor.
Bayırbucak Türkmen bölgesindeki köylere yapılan saldırılar nedeniyle evlerini terk eden Haddad ailesi de Türkiye sınırına kaçtı.
Savaşta eşlerini kaybeden iki kadın, babasını hiç görmeyen 5 aylık Muhammed bebekle Yayladağı'na geldi.
İlçede kiraladıkları tek odalı evde yaşadıklarını belirten Garibe Haddad, AA muhabirine, eşinin yaklaşık 5 yıl önce Türkmendağı'ndaki saldırılarda şehit olduğunu söyledi.
Eşinin ölümünün ardından 2 oğlu ve 15 yaşındaki kızıyla Türkmendağı'nda yaşamaya devam ettiklerini anlatan acılı kadın, "Başımızda bir erkek olsun diye 15 yaşındaki kızımı gelin ettim. O da eşiyle 2 sene evli kaldı. Çocuğuna 2 aylık hamileyken yaklaşık 1 yıl önce ölüm haberi geldi. O'da Esed'in saldırılarında hayatını kaybetti. 5 aylık torunum Muhammet babasını hiç görmedi" dedi.
Rusya geldi, saldırılar arttı
Tüm bu acılara ve Esed'in saldırılarına rağmen köylerinde yaşamaya devam ettiklerini dile getiren Haddad, Rus savaş uçaklarının saldırılarının artmasıyla daha fazla dayanamadıklarını kaydetti.
Bunun üzerine 10 gün önce Türkiye'ye sığındıklarını söyleyen Türkmen kadın, şöyle devam etti:
"Şu an benim gibi dul kalan kızım ve biri 10, diğeri 13 yaşındaki 2 oğlumla tek odalı eve yerleştik. Çok şükür halimize yaşayıp gidiyoruz. Esed ve Rusya bizi mahvetti. Evlerimizi yıktı. Hayatımızı kararttı. Şu an 17 yaşında dul kalan kızımın çocuğu Muhammed'e ben bakıyorum. Türkiye'de bize elinden geldiği kadar yardım ediyor. Allah'tan ne geldiyse sabredip şükrediyoruz."
Son Dakika › Güncel › Savaş Anne ve Kızını Dul Bıraktı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?