"Siyasi Anketlerin İstismarından Rahatsızız" - Son Dakika
Güncel

"Siyasi Anketlerin İstismarından Rahatsızız"

"Siyasi Anketlerin İstismarından Rahatsızız"

Türkiye Araştırmacılar Derneği Başkanı Çakır:  "Araştırma sektörüne bir şekilde değmiş birtakım girişimciler talebi görüp  büyük anketler yaptıklarını söyleyerek ortaya çıkmaya başladılar"...

24.11.2013 12:06

MUSAB TURAN - Türkiye Araştırmacılar Derneği (TÜAD) Başkanı Vural Çakır, medyada sıkça yer alan anket sonuçlarının güvenilirliğine dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, "Araştırma sektörüne bir şekilde değmiş birtakım girişimciler talebi görüp büyük anketler yaptıklarını söyleyerek ortaya çıkmaya başladılar. Müşterisi belli olmayan, finasmanını kimin sağladığı belli olmayan binlerce, onbinlerce anket yaptığını söyleyen girişimci ortaya çıktı" dedi.

AA muhabirinin sektöre ilişkin sorularını yanıtlayan Çakır, özellikle seçim tahminleri konusunda kamuoyuna yansıması normal olan araştırmaların bir medya şirketi ile bir araştırma şirketi arasında yapılmış anlaşmaya bağlı olarak gerçekleştiğini belirterek, "Burada hem medya ve hem de araştırma kuruluşu bunun sorumluluğunu alır ve yayınlar. Bunun dışında aslında medyada seçim tahminleri yayınlanmasının işin doğasına uygun bir rasyoneli yoktur. Niye yayınlansın ki? Profesyonel bir araştırma şirketi, hiçbir medya müşterisi olmamasına rağmen  oy oranları ile ilgi bir açıklamayı neden medyaya göndersin? Araştırma, müşterisi ile araştırma şirketi arasındadır. Yani iki taraf arasındadır. Medya kuruluşu müşteri değilse medyada yayınlanmasıyla ilgili bu anlamda bir gerekçesi bulunmaz.

"Anket yaptım diyen herkes kendini kamuoyuna gösterebiliyor"

Son dönemde araştırmaların tarafsızlığı ve kullanılan bilimsel yöntemlerin geçerliliğiyle ilgili ciddi sorunlar ortaya çıktığına dikkati çeken Çakır, araştırmanın özünde bilimsel bir süreç olduğunu kaydetti.

Ortaya konulan siyasi anketlerin istismarından rahatsızlık duyduklarını belirten Çakır, yapılan araştırmaların taraf tutmaması gerektiğini söyledi. Çakır, medyanın araştırmaları yayınlarken ince eleyip sık dokuması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Araştırma şirketi yöneticisinin bireysel siyasi bir eğilimi olabilir. Ama mesleğini yaparken o da politika üstü tutulmalıdır. Bu sorun medyanın aldığı şekille de yakından ilgili. Medyadan bağımsız konuşamayız. Medyada politik saf tutma çok yaygın hale geldi. Kendi görüşlerini destekleyen veriler bazı basın çevrelerinin hoşlarına gidiyor. Bu verileri kaynağının ne olduğunu önemsemeden yayınlamakta tereddüt etmiyor birçok medya kuruluşu.

Konuya yeterince vakıf olmayan politikacıların bir bölümü kendi lehlerine bir veri yayınlanırsa, bunun işlerine yarayacağına inanmış durumdalar. Yeter ki bu şekilde veri olsun, birisi önlerine böyle bir veri getirsin."

Araştırma sektöründe çok az deneyimi bulunan ve siyasi geçmişe sahip bazı kişilerin yanlı çalışmalar yapabildiğini savunan Çakır, şu yorumları kaydetti:

"Araştırma sektörüne bir şekilde değmiş birtakım girişimciler talebi görüp büyük anketler yaptıklarını söyleyerek ortaya çıkmaya başladılar. Müşterisi belli olmayan, finasmanını kimin sağladığı belli olmayan binlerce, onbinlerce anket yaptığını söyleyen girişimciler ortaya çıktı.

TÜAD'ın başkanlığını yapıyorum. Sektörde uzun yıllardır önemli şirketleri yönetiyorum ve benim adını bile duymadığım kişi veya şirketler medyada 'araştırma duayeni' diye duyurulabiliyor. Böylece yumurta–tavuk misali birbiriyle iç içe geçmiş bir sorun yumağı oluşmaya başladı.

Aslında, buna konu olan araştırmalar toplam araştırma sektörünün yüzde 1'i bile değil. Ama, kamuoyunda sanki araştırma tamamen seçim anketleriymiş gibi algılamaya başlandı. Bu ciddi mücadele gerektiren bir sorun. Ama sadece araştırma üzerinden değil medya üzerinden de konuşulması gereken bir durum. Politik etik açısından da sorgulanmalı. Bu süreci besleyen medya... Ben anket yaptım diyen herkes, ilgili medya kuruluşunun politik tercihlerine denk düşüyorsa, kendini kamuoyuna gösterebiliyor."

"Açıklanan bir araştırmaya nasıl güveneceğiz?"

Basında yer alan araştırma sonuçlarının izleyici tarafından çeşitli çapraz filtrelerden geçirilmesi gerektiğini dile getiren Çakır, "Müşteri doğrudan bir medya kuruluşu olmadığı müddetçe zaten araştırma kamuoyuna yayınlansın diye yapılmaz. Okurlar, izleyiciler dikkat etmeli. Araştırmanın müşterisi kim, bu belli mi, niye sonuçların medyada yayınlanmasını istemiş? Araştırma şirketi niye bu sonuçları medyada yayınlıyor? Bu belirtilmiş mi? TÜAD üyesi mi, Güvenilir Araştırma Belgesi sahibi mi? Bunları görürse çok daha rahat olabilir. Zaten ilgili şirketin web sitesine bir göz atsanız hemen durum kendini size anlatır" değerlendirmesini yaptı.

Yanlı şirketlerin araştırmalarına yönelik TÜAD bünyesindeki denetleme faaliyetlerinde yeniden yapılanacaklarını dile getiren Çakır, medya kuruluşlarına çağrıda bulunarak, "Özdenetimi hızla çok güçlü hale getiriyoruz. Aslında,  bahsi geçen yanlı firmaların önemli bir bölümü sektör içinde değil. Ben tanımıyorum. TÜAD Yönetim Kurulu tanımıyor. Bu şirketler sektör içindeymiş gibi sunuluyor ve onun üzerinden araştırma sektörü konuşuluyor. Tehlike burada.

O yüzden, yeniden medyaya rica etmek durumundayım. Araştırmasını yayınlayacağınız şirket, bu araştırmayı kime yapmış sorun. Müşterisi gizli, sonuçları  serbest olamaz. Bu kendi başına büyük bir sorundur. TÜAD web sitesine bakın. Güvenilir Araştırma Belgesi sahibi mi, üye mi. TÜAD profesyonel yöneticilerinden bilgi isteyin" ifadelerini kullandı.

Dünyada araştırma sektörünün ciro büyüklüğünün 50 milyar dolar, Türkiye'de ise henüz 400 milyon lira düzeyinde olmasına karşın sektörün ciddi bir gelişim sürecinde olduğunu belirten Çakır, sözlerini şöyle tamamladı:

"Siyasal anketler, araştırma sektörünün toplamı içinde çok küçük bir paya sahip. Her gün yüzlerce araştırma tamamlanıyor ve müşterilerine sunuluyor. Bunlar da ilgili müşteri firmaların gelişimine büyük katkı yapıyor. Sektör bu çerçevede gelişerek büyüyor. Bizim asıl sorunumuz, sektöre dışarıdan enjekte edilen ve sanki sektör içinde imiş gibi medyada sunulan taraflarla ilgili.

Bu alandaki faaliyetlerin daha iyi kontrol edilebilmesi için Olağanüstü Tüzük Kurultayımız 21 Kasım'da gerçekleşti ve yeni TÜAD tüzüğü onaylandı. Tüzük bir anlamda sektörel devrim niteliğinde. TÜAD üyeliğini yüksek standartlara, denetlenebilir ve hesap verebilir olmaya bağlı kılıyor. Böylece yüksek kalite sağlama ve istismarları önleme konusunda Yönetim Kurulu ve Etik Kurul çok daha yetkili hale geldi." - İstanbul

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel 'Siyasi Anketlerin İstismarından Rahatsızız' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement